~Kerem'den
Bütün evi geziyordum, yok! Sanki kız kaybolmuş gibiydi!
"Yunus yok! Her yeri aradım yok işte!"
Gergince etrafımda dönerken Yunus kolumdan tutup durdurmuştu, o sırada yukarı kattan Barış indiğinde bakışlarım ona dönmüştü.
"Yok abi valla yenge yok"
Gergince nefes verirken neler olduğunu anlamaya çalışıyordum.
"Aradın mı oğlum tekrar"
"Hat çekmiyor, bu saatte nerede olacak Yunus!"
Beynim durmuş gibiydi, sanki nefes alamıyormuş gibi hissediyordum. Beynime oksijen gitmiyordu!
"Nereye gitmiştir? Gece gece başına bir şey gelmiş olmasın?"
"Dur Kerem, korkunca mantıklı düşünemiyorsun!"
Barış kolumdan çekip beni koltuğa oturttuğunda ellerimi alnıma koymuş kara kara napacağımızı düşünüyordum.
"Kerem dur bi sakin ol, aramaya devam et elbet hat çekecek tanıdık arkadaşlarım var konumu İPden bir şeyden buluruz"
"Bulur muyuz gerçekten Yunus?"
"Buluruz tabi sinyal vs alırsak buluruz heralde, kalkın arkadaşımı arayacağım oyalanmadan gidelim"
"Yunus çok korkuyorum yemin ederim çok korkuyorum! O piç Halil bu gün ortalıkta yoktu ya Nisa'ya bir şey yaptıysa?"
Barış'la Yunus anlık bakışıp tekrar bana dönmüştü.
"Kerem kardeşim kötü düşünme nolur"
Sadece söylemekle olmuyordu işte! Sevdiğim kadın ve bebeğim tehlikede olabilirdi, gecenin bu saatinde hat çekmeyecek nerede olabilirdi ki..aklıma kötü senaryolardan başka bir şey gelmiyordu!
~~
Nisa'dan▪︎
Oflayarak sindiğim koltuktan kalktığımda susuzluktan ölecektim neredeyse!
"Ulan gerizekalılar tıktınız beni buraya susuzluktan öldüreceksiniz!"
O sırada lavabodan çıkan Halil bana ters ters bakarken sinirle göz devirmiştim.
"Çocuklar birazdan gelir onlar burada beklerken ben alışveriş yapar gelirim"
"Ya sizin derdiniz ne benimle? Salsanıza beni!"
Ayağımla sehpaya sertçe vurduğumda Halil'e doğru gitmişti, Halil sehpayı tuttuğunda bakışlarını bana çevirmişti.
"İstediğin kadar inkâr et, karım olacaksın. Bana alışsan iyi edersin"
Sinirle sabır çektiğimde tekrar tiksinç bakışlarımı ona çevirmiştim.
"Halil sen harbi şizofrensin he, ulan mal karnımda çocuk taşıyorum ben! Bende utanmıyorsan şu çocuktan utan!"
"Kerem'in çocuğundan ne utanıcam be"
Aptal aptal bana bakarken koltuktaki yastığı alıp ona fırlatmıştım.