Bölüm 10- Deltanın Kızgınlığı

1K 91 14
                                    


Merhaba,

Yeni bölümle geldim.

Bakalım bu bölüm nasıl gidecek.

Umarım beğenirsiniz.

Keyifli okumalar dilerim...

---

Gözlerimi açtığımda hava aydınlanmıştı. Yatağın içinde hala yalnızdım; yatakta oturduğumda iki kişilik koltukta Taehyung, kol koyma kısmına kafasını koymuş bacaklarını diğer kısımdan sarkıtıyordu. 

Delta olsa bile şu an çok sevimli gözüküyordu. Yataktan çıkıp yorganı kucağıma aldım. Onun üzerine örtmek için yaklaştığımda bir anda bileğimden tutup sırtımı koltukla buluşturdu.

"Ohh." Bir anda olduğu için korkuyla bağırdığımda canımın acıdığını sandı. Kucağımda ki yorganı telaşta yere atıp elini sırtımda gezdirdi.

"Özür dilerim, uyurken sen olduğunu anlamamıştım. İyi misin? Çok mu acıdı? Bilerek yapmadım." 

"Sorun yok, acımadı. Sadece bir anda olduğu için öyle oldu." 

"Emin misin? Revire gitmek ister misin?" 

"İyiyim." 

"Kızarmadı ya da morarmadı değil mi?" İç çekip oturur pozisyona geldim. Ona arkamı dönüp tişörtümü sıyırdığımda parmaklarını gezdirdi.

"Acımadı değil mi?" 

"Taehyung, koltuktayız. Yerde değiliz." 

"Olsun." Tişörtümü düzeltip arkamdan sıkıca sarıldı; "Canının acımasını istemiyorum." 

"Uyurdun bilerek yapmadın. Hem neden üzerine hiçbir şey almadın?" 

"Kızgınlıkta daha sıcak oluyor bizim bedenimiz bebeğim." 

"Hmm, siz kimsiniz? Benim bildiğim bir tane delta var." Kıkırdayarak kendine çekti bedenimi.

"Alfalarıda katmıştım ama haklısın, onlar seni alakadar etmiyor." Boynumda soluklanırken burnunu gezdirdiğinde huylandığım için omuzlarımı kendime çekerek gülmeye başladım. Gülmemle beraber kollarını gevşeterek biraz geri çekildi. 

"Huylandım." 

"Hmm." Dağınık saçları, yeni uyandığı için boğuk sesi, kızarık gözleriyle çok tatlı görünüyordu. Kızgınlıkta olduğu için ister istemez bende etkileniyordum. 

"Eğitme gitmemiz gerekmiyor mu?" 

"Ben kızgınlıktayım ve sende resmi olarak ruh eşim olduğunu doğruladın. İstersen gidebilirsin tabi ki de ama eğitimlere katılma zorunluluğun yok." Eğitimler için fazla tembel bir insanım...

"Ben tembelim." Arkama yaslanarak tüm tembelliğimi ortaya serdiğimde kıkırdayarak bacağıma kafasını koydu. Ellerimi tutarak birini saçlarının üzerine bıraktı; diğer elimi göğsüne getirip tutmaya devam etti. 

Saçlarını okşamaya başladığımda gülümseyerek biraz daha yanaştı. Birkaç dakika sonra düzenli nefesleriyle uykuya daldığını anlamam zor olmadı. Saçları pamuk gibi yumuşacıktı ve feromonları gerçekten huzurlu hissetmemi sağlıyor.

Kendimi güvende ve huzurlu hissediyorum feromonlarını aldığımda. Kimsenin bilmediği cennetin gizli bahçesinde gibi hissediyorum. Odanın içerisinde benim çilek feromonlarımla karıştığında gerçek bir bahçe hissiyatı veriyor. 

Kafamı koltuğun yaslanma kısmını yaslayarak gözlerimi kapattım. Onun feromonları ve yumuşak saçlarıyla bende uykuya daldım. 

"Kook." Saçlarımda gezen parmaklar ve Taehyung'un derin sesiyle seslenmesiyle beraber gözlerimi açtığımda gülümseyerek anlımı öptü.

Black Eyes✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin