Black Eyes✔️

Bölüm 15- Otel

Merhaba,

Yeni bölümle geldim.

Artık yeter!

Bazı şeylerin olması gerekiyor.

Umarım seviyorsunuzdur...

Beğenmeniz dileği ile;

Keyifli okumalar dilerim...

---

Bacağımda hareketlenen elle beraber yanağımıda bir el okşadığında gözlerimi araladım;

"Uyan güzelim." Taehyung'un kısık ve nazik çıkan sesiyle omzuna yanağımı sürterek ona döndüm;

"Hmm." Gözlerimi tekrar kapattığımda kıkırdayarak anlımı öptü.

"Hadi güzelim, sana göstermek istediğim bir manzara var. Yakınlarda bir otel bulup oraya gideriz." Omuzlarımı esnetirken dizlerimi indirdiğimde benden hızlı davranarak eğilip ayakkabılarımı giydirmeye başladı. Bacaklarıma değen göğüsleriyle ona bakarken ellerimi sırtına koydum. 

Bağcıklarımı bağladıktan sonra doğrulup yanağımı öptü. 

"İnelim mi?" Olumlu mırıltılar çıkardığımda kemerimi çözdüğünde önümde ki büyük camdan etrafıma baktım. Sahil kenarında olduğumuzu gördüğümde gülümseyerek indim araçtan. 

Taehyung, benden önce indiği için benim yanıma gelmişti bile. Elini belime koyarak denize yaklaştırdığında kumlara batmayı umursamadan koşmaya başladım. Arkamı dönerken ondan uzak kaldığımı sanmıştım ama ben koşunca o da koştuğu için hemen dibimdeydi. Dönmemle beraber belime ellerini koyarken kare gülümsemesine kaydı gözüm. 

"Bu kadar sevdiğini bilseydim daha önce getirirdim seni." Parmak uçlarıma çıkıp burunlarımızın temas etmesini sağladım.

"Daha önce gelmezdim."  Yandan sırıtışıyla beraber dudaklarını dudaklarıma bastırdığında omuzlarına çıkarmış olduğum ellerimi ensesine taşıdım. Parmak ucunda durmaktan yorulduğum için ayak yabanlarımı kuma düşürmemle dudaklarımız ayrılmış oldu. Bu sefer göz temasımızı hiç ayırmamıştık.

"Jungkook." Burnunu yanağıma sürterken gözlerini kapatmıştı.

"Efendim." 

"Sevgilim olur musun?" Kıkırdarken yanağımda gezen burundan uzaklaşıp yanağını öptüm;

"Olurum Tae." Gülümseyerek dudaklarıma minik bir öpücük bıraktığında bende gülümseyerek omuzlarına indirdim ellerimi.

"Güzelim." Fısıltı gibi çıkan sesinle beraber yanağımı göğsüne koyarak dalgalı mavi denize baktım. 

Kolları beni sarmalarken çenesini saçlarımın arasına koyarak hafifçe sallanmaya başladığında biraz daha yanaştım bedenine. Bir süre orada öyle kalsakta deri ceketime rağmen esen rüzgardan üşümeye başladım. Üşüdüğüm kollarımı sıkılaştırdığımda saçlarımı öperek geri çekildi. Onun boşluğu ile beraber daha çok üşüdüğümü hissettim.

"Hava serinledi. Gel hadi." Elimi sım sıkı tutarak tekrar arabaya yönlendirdi.

"Araban kum olucak hep." 

"Denizi gördüğünde ki gülüşün için tüm zeminini kumla kaplarım." 

"Saçmalama." Gülerken koluna sarıldığımda saçlarımı öptü tekrardan. 

Arabaya bindiğimizde klimaları açtı hemen. 

"Şimdi ki yolumuz restoran mı otel mi olsun güzelim?"