HanZehler'e Duyurulur

259 48 179
                                    

Keyifli okumalar dilerim 🤍

Hande, Mina ve Zehra arabaya geçmiş, Zehra'nın onları götürdüğü yere doğru merak içinde ilerliyorlardı. Zehra'nın yüzünde keyifli bir gülümseme vardı. Çok fazla heyecanlıydı bir yandan da çok huzurluydu. Gülümseyerek Hande'nin avuç içine bir öpücük bıraktı. Kısa bir süre sahilin önünde durup arabayı park etti. Diğerleri arabalarını biraz daha uzağa bırakmıştı, fark edilmemek için. Naz, Cenk, Yiğit, Saliha, Elif, İlkin, Ebrar, Derya, Cansu, Mert, Ayça, Furkan, Simge, Berkay, Aslı, Tuğba, Ece, Yaren, Beyza ve birkaç arkadaşları daha ikiliyi ve Mina'yı bekliyordu. Furkan, kardeşi İrem'i de görüntülü arayıp ortama dahil etmişti. Yoksa yıllarca bu anı başlarına kakardı İrem. Zehra, Mina'yı önden yollayarak, onları bekleyen arkadaşlarının yanına gitmesini sağladı. Hande'ye dönüp gülümsedi.

"Hazır mısın bakalım balım?"

"Neye hazır olmam gerek bilmiyorum ama sanırım hazırım. Zaten yanımda sen varsın, hazır olmasam da bir şey olmaz hayatım."

Zehra sırıttı ve Hande'nin dudaklarından ufak bir öpücük çaldı. Sevgilisinin dudaklarından ayrıldığında ellerini birleştirerek parmaklarını birbirine kenetledi. Yavaş adımlarla sahilden kumsala doğru yürümeye başladılar. İkili kumsala adım attığında tanıdık bir şarkının melodisi duyulmaya başlandı. Hande şarkıyı hatırlayınca yüzünde geniş bir gülümseme belirdi. Çocukluklarından onlara kalan bir şarkıydı, yıllar sonra ilk karşılaşmalarında söyledikleri şarkıydı, onlar için belki de şu ana kadar dinledikleri en özel şarkıydı. Melodi yerine sözlere bıraktığında ikili fotoğraflar ve anılarıyla dolu geniş anlana ulaşmıştı.

🎼🎼
Hiç özlemediğim kadar özlüyorum bu aralar seni
Niye bilmiyorum ama ben sadece senle mutluyum
Ah şu gönül gözünden görmek dedikleri var ya
Seni her hâlinle seviyorum

Beraber uyansak
Bütün gün sarılsak
Bana yetmez
O ana dünyaları değişmem

Küçücüğüm, her şeyim
N'olur çok uzaklara gitme
Gidersen öleceğim
Karanlığa döneceğim, of
🎼🎼

Şarkının ilk kısmı geride kalıp yeniden intro girdiğinde Zehra, Hande'nin yanında durmayı bırakıp karşısına geçti. Hande etraftaki resimlerini inceliyordu. Zehra onun bu dikkatli ve bir o kadar da tatlı haline gülümsedi. Sevgilisinin elini tutup hafifçe okşadı, bir bakıma dikkatini kendi üzerine çekmek istedi. Hande bakışlarını fotoğraflardan ayırıp sevgilisine çevirdi. Zehra derin bir nefes alacak heyecanının getirdiği o tatlı gerginlikle gülümsedi.

"Bu şarkı bizim hem çocukluğumuz hem de ilk gençlik yıllarımız. Çocukken birbirimize telefondan dinletirdik bunu, aradan geçen onca yıldan sonra Eczacıbaşı'nın salonunda ilk kez karşılaştığımızda yine bu şarkı vardı. Bizim için öylesine bir şarkı değil birçok şeyi paylaştığımız özel bir şarkı. Bugün de bizim için en az bu şarkı kadar özel olacağı için bu şarkının bize eşlik etmesini istedim. 'Beraber uyansak, bütün gün sarılsak, bana yetmez, o ana dünyaları değişmem' diyor. Biz beraber uyuyoruz, beraber uyanıyoruz, bazen bütün gün sarılıyoruz ama gerçekten bana yetmiyor. Seninle geçen zamanları hiçbir şeye değişmem. Seni hiçbir şeye, hiç kimseye değişmem."

Zehra duraksayıp şarkıya kulak verdi. Hem de biraz nefes almak istemişti, heyecandan bayılması an meselesiydi.

"Şimdi de 'Küçücüğüm, her şeyim nolur çok uzaklara gitme gidersen öleceğim, karanlığa döneceğim' diyor. Biz hem çocukluğumuzda hem de kısa bir zaman önce çokça uzak kaldık. Çok uzaklara gittik, çok ayrı kaldık. Ben senden bir daha uzak kalırsam ölürüm balım. Karanlığa dönerim ve oradan çıkamam. Ben artık sensiz bir saniyem bile geçsin istemiyorum. Her an her saniye birlikte olalım, yan yana olalım, el ele olalım istiyorum. Ben bütün bir ömrümün ortağı sen ol, senin tüm ömrünün de ortağı ben olayım istiyorum. Ben seninle aile olmak, büyümek, büyütmek istiyorum. Sana aşığım, seni seviyorum."

BANA SEN LAZIMSIN  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin