BANA SEN LAZIMSIN

Ömrümü Ömrüne 💍

Keyifli okumalar dilerim 🤍

Aradan geçen birkaç günde tüm detayları halletmişti Hande. Birkaç saat sonra gelecek İrem ile de tüm hazırlıkları tamamlanmış olacaktı. İçinde tatlı bir heyecan vardı. İlk teklif Zehra'dan gelmiş olmasına ve bunun tamamen formalite olmasına rağmen içindeki heyecan tarifsizdi.. .

Elif bu geçen günlerde boyunca İlkin'le birlikte kalmıştı. Şu an İlkin'in odasında oturmuş akşam için ne giyeceklerine bakıyorlardı.

"İlkin, hani geçen gün Demir; 'siz düşünüyor musunuz evlilik' tarzında bir soru sordu ya."

"Evet hayatım sordu. Ne olmuş bakalım o soruya?"

"Acaba diyorum hani biz de düşünsek mi evliliği? Fena mı olur?"

İlkin, sevgilisine bakıp ciddi olup olmadığını anlamaya çalıştı.

"Sen ciddisin aşkım."

"Evet sevgilim, ciddiyim. Öyle Zehra gibi şak diye teklif etmek istemedim. Önce seninle konuşmak istedim; ister misin istemez misin, erken diye mi düşünürsün bunları bilmek istedim. Tabii böyle de saçma gibi gelecek ama bir anda teklif etsem üzerinde bir baskı hissedersin diye düşündüm. Zehra ve Hande kadar uzun bir geçmişimiz olmasa da standartlara baktığımızda uzun bir ilişkimiz var, ilişkimizi yavaş yavaş ciddileştirmek ister misin?"

"Elif ya cidden çok tatlısın. Yani haklısın bir anda teklif etsen kendimi tuhaf ve baskı altında hissederdim. Hazır mıyım değil miyim bilemezdim, öncesinde konuşmak istemiş olman iyi olmuş. İlişkimiz standartlar için epey uzun haklısın, yaşlarımız daha ufak ama hemen yarın evlenecek değiliz. Yavaştan bu yola girebiliriz. İşte teklif, yüzük, söz gibi sıra sıra ilerleriz. Acele etmeden tadını çıkartarak."

"Olur hayatım, sen nasıl istersen o şekilde ilerleriz."

Elif sevgilisinin boynuna bir öpücük bırakıp gülümsedi. Sevgilisi evlenme fikrine sıcak bakıyordu bu onun için dünyalara bedeldi. Hande'nin organizasyonu için epey zamanları olduğu için İlkin'e sokulup biraz uyumak istedi Elif. İlkin sevgilisinin istediği şeyi anlayınca gülümseyerek ona sarıldı ve saçlarıyla oynamaya başladı. Elif memnuniyetle mırıldanırken bir süre sonra uykuya dalmıştı. İlkin bir süre sevgilisini izledikten sonra saçlarına ufak bir öpücük kondurup yavaşça odadan çıktı.

Her zaman yemekleri Elif yapıyordu, internetten birkaç yemek tarifi inceledikten sonra görece daha kolay olanlarını hazırlamaya başladı. Sık sık yaptığı şeylerin tadına bakarak eksik ya da yanlış bir şey olmasını engellemeye çalıştı. Büyük bir özenle yemekleri hazırlarken Demir antrenmandan gelmişti. Üzerini değiştirip mutfaktaki seslere bakmaya gelince ablasını büyük bir ciddiyetle yemek yaparken görmek Demir'i gülümsetti.

"Hayırdır İlkin Aydın, sen mutfağa girer miydin?"

"Ay sen ne zaman geldin?"

"Az önce geldim, buradan ses gelince annemler döndü sandım ama sen varmışsın."

"Ne o beğenemediniz mi Demir bey?"

"Yani öyle demeyeyim de beklemiyordum. Hem neden yemek yapıyorsun ki? Siz akşam gitmiyor musunuz?"

"Gidiyoruz da seninle yemek yer öyle gideriz hatta sen de gelirsin yani istersen. Hande seni de çağırdı. İrem, Mina falan da geliyor."

"Bakarız ablacım. O an canım isterse gelirim."

Demir yemek tencerelerine doğru gidip kapaklarını açıp kokladı. Zehirlenmek ile ilgili çeşitli şakalar aklına gelmişken burnuna gelen güzel kokularla hepsini silmek zorunda kalmıştı. Şaşkınlınla bir yemeklere bir ablasına baktı. Çekmeceden kaşık alıp yemeklerin tadına baktı. İlkin tek kaşını kaldırmış bir şekilde kardeşine bakıyordu.