Bir Ufak 'Karım' Meselesi

306 46 108
                                    

Kadının, çocuğun, hayvanın canice katledilmediği, her bir karış toprağı için milyonlarca canın verildiği ülkenin ona buna peşkeş çekilmediği, hukuk fakültesindeki en temel öğretisi olan 'Hukukun üstünlüğünün' paraya ve mevkiye göre el değiştirmediği, değişmediği, suçlu olanın sokakta değil cezaevlerinde olduğu bir ülkeye yeniden dönebilmek umuduyla... Kadının sokakta özgürce, korkmadan gelebildiği, 70'lerde 80'lerde ve hatta 90'larda olduğu gibi çocukları rahatça sevebildiğimiz, yanlış anlaşılmaktan korkmadığımız, sokaktaki hiçbir hayvanın zarar görmediği onların dostumuz olduğunun bilincinde olduğumuz yıllara kavuşmak umuduyla.

Kadının direnişi kadına mirastır! Alınan her bir canın hesabı; en tepedekilerden başlayıp onlara kulluk eden herkesten sorulmadan durmak yok. Öfkeni, kinini diri tut, sorulacak çok hesap var!

Keyifli okumalar dilerim 🤍

Derya ve Ebrar evde oturmuş televizyon izlemeye çalışıyorlardı. Bu bir çabaydı çünkü Ebrar açtıkları filme odaklanmak yerine sık sık Derya'ya sırnaşıyor, öpüyor, sarılıyordu. Derya tabii ki de bu durumdan şikayetçi değildi ama bir yandan filmi de merak ediyordu. Derya Ebrar'ın göğsüne sokulup filmi izlemeye çalışırken Ebrar da onun boynuna sokulup birlikte oldukları anın tadını çıkarıyordu.

...

Demir ve İlkin sabah kendi evlerine geçtiğinde Demir bugün boş günü olduğu için biraz daha uyuma kararı almıştı. İlkin ve Elif biraz dün geceyi konuşup Demir'in uyuması için zaman tanıdılar. Yaklaşık 1 saatin sonunda ikili mutfağa geçip kahvaltıyı hazırlamaya başladı, bir yandan da hâlâ Hande ve Zehra'nın durumunu konuşuyorlardı. Elif yüzünde muzip bir gülümsemeyle İlkin'e döndü. İlkin bu bakışların altından yine saçma sapan bir şey çıkacağından emindi yine de gülümsedi.

"Hadi gönder bakalım yine ne geliyor aşkım?"

"Aşkım şimdi biz de böyle ayrılmış olsaydık sonra işte bir şekilde barışsaydık ve sen de böyle bir şey yaşasan ne yapardın?"

İlkin gülerek gözlerini devirdi, biliyordu saçma sapan bir şey geleceğini ve yanılmamıştı.

"Ne yapacağım aşkım söylerdim olanı. Saklamamın pek bir anlamı yok senin o gözlerinden bir şey kaçmaz."

"Pekii tam tersine ben böyle bir şey yaşamış olsaydım ve Zehra gibi panik yapıp yalan söyleseydim ne yapardın?"

"Sanırım ben de Hande gibi yapardım. İnsan sevdiği kişinin ona yalan söylemesini istemez sonuçta. Hem de böyle bir bağı varken böyle bir şeye hiç gerek yok yani. Ya oturup bunun nedenini öğrenmek isterdim ama bunun için pek vakitleri yoktu yapan kişi çok iyi düşünüp yapmış, kutlama sabahı bunu yaptığı için konuşma şansları çok yoktu. Zehra direkt doğruyu söylese her şey yolunda gider ve akşam kutlama yapılırdı ama işe yalan girince Hande de normal bir tepki vermiş oldu."

Elif kafasını salladı. Yüzünde büyük bir gülümsemeyle sevgilisine sarılıp boynuna bir öpücük kondurdu.

"Haklısın aşkım. Olması gereken tepkiler de böyle zaten."

İlkin de sevgilisine bir öpücük kondurup kahvaltının son eksiklerini halletti ve Demir'i uyandırmaya gitti. İlkin ve Demir mutfağa gelince Elif çay servislerini yaptı ve kahvaltıya başladılar. Demir kahvaltısını yaparken bir taraftan da mesajlaşmakla meşguldü, Demir'in gözünü açar açmaz telefonla ilgilenmesi pek alışılmış bir durum olmadığı için şaşırdı İlkin.

BANA SEN LAZIMSIN  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin