Bölüm 18; İlk Gün

26 1 0
                                    

Bazı insanlar kendilerini başkalarından üstün görme eğiliminde ve bu tavır beni rahatsız ediyor. Bakugo'da ise tam olarak bu var. Sadece teşekkür etmek istemiştim fakat anlaşılan buna bile nezaketi yok. Herneyse, zaten onunla bir daha diyalog kuracağımı sanmıyorum. Zorunda olsam belki...
.
Kapının açılmasıyla birlikte herkes kapıya baktı. Gelen yeşil saçlı çocuğu görünce heyecanlandım. Evet, midoriya gelmişti. Demek onunla da aynı sınıftaydık. Midoriya herkesin ona baktığını fark edince utanmıştı.
.
Daha az önce tanıştığım Tenya onu görünce yanına doğru ilerledi fakat Midoriya onu durdurdu. Anlaşılan ona karşı hala kırgındı, gerçi ben olsam ben de öyle yapardım. Daha sonra kahverengi saçlı kız geldi, bu kız Midoriya'nın kurtardığı kızdı. Midoriya'nın yüzü kızı görünce kızarmıştı. Onları görünce gülümsedim. İkisi de çok tatlı insanlardı ve birbirlerini görünce mutlu oluyorlardı. Vay be bu muhteşem...
.
Tenya, midoriya ve kahverengi saçlı kız konuşurken öğretmenler kelimesini duydum.
.
Sahi ya? Kim öğretecekti acaba bize kahraman olmayı... daha öğretmenimizin görmemiştik. Midoriya'nın arkasından gelen kalın sesle tüm sınıf kafasını oraya çevirdi.

"Çocukça oyunlar oynamak istiyorsanız başka yere gidin."
.
Konuşan kişi Sarı bir tutumun içinde yerde yatan siyah saçlı 30lu yaşlarda bir adamdı.

"Burada kahramanlık eğitimi veriyoruz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.
"Burada kahramanlık eğitimi veriyoruz."
.
Adam tutumun içinden bir meyve suyu çıkardı ve onu içti. Daha sonra ayağa kalktı ve yavaş yavaş tutumun fermuarını açtı.
.
"Pekala, 8 saniyede sustunuz. Zaman sınırlıdır. Siz çocuklar pek akıllı değilsiniz yani."
.
Öğretmen mi? Yani bu adam profesyonel bir kahraman mıydı? Daha önce bu kadar yorgun bir kahraman görmemiştim.
.
"Ben, sınıf öğretmeniniz Shota Aizawa... Memnun oldum."
.
Sınıf öğretmeni mi? Nasıl yani.
.
"Biraz ani olacak ama, bunu giyin ve sahaya çıkın."
.
Elinde tuttuğu lacivert eşofman kaydı gözlerim. U.A'nın klasik formasıydı bu. Bunu ilk defa giyecektim. Bedenimize göre yapılan formaları giymek için soyunma odasına gittik.
.
Eşofmanlarımızı giydikten sonra sahaya indik ve öğretmenimizin yanına ilerledik.
.
Shota bize Özgünlük değerlendirme sınavı yapacağını söylediğinde tüm sınıf şaşırmıştı. Daha ilk günden bir sınava girmek... üstelik daha bilgilendirme bile yapılmadan... neyse, burası U.A, sanırım artık böyle sürprizlere alışmam gerekecek.
.
Aizawa, okulun eğitim sistemini doğru bulmadığı hakkında konuştu. Kendisi fiziksel yöntemlerle bir sınav yapacakmış. Aizawa'nın gözleri bir anda Bakugo'ya çevrildi.
.
"Bakugo, sen uygulama sınavında 1. Oldun değil mi? Ortaokuldayken beyzbolda en uzak kaç metreye fırlatıyordun?"
.
Bakugo, bu soruya karşılık göz devirdi.
.
"67 metre..."
.
"O zamanlar şimdi de özgünlüğünü kullanarak dene. Dairenin içinde olduğun sürece istediğini yapabilirsin. Çabuk ol, göster hünerini."
.
"Pekala..."
.
Bakugo bunu söylerken ufak ısınma hareketleri yaptı. Daha sonra derin bir nefes aldı ve topu fırlattı.
.
"SHİNEE!"
.
Ney... shine mi? Geber mi dedi yani... topu atarken geber mi dedi? Hadi canım. Aman her neyse.
.
Attığı top sanki bombanın arasinda kalmış gibi fırlamıştı. Gerçekten vayy be dedirten bir performanstı yani... ben öyle her şeyi beğenen bir insan değilim fakat bu cidden iyi bir atıştı.
.
Top yere düştükten sonra aizawa bize kronometreyi gösterdi.
.
705.2m...
.
nE? Dur,dur NE?! Bu öylesine söylenen "ne" lerden değil ha. Bu baya baya bastırarak NE! Yani. Ya yavrum sen naptin, ortaokuldan sonraki tatilde full protein tozu içip spor salonunda mi yattın kalktın naptın. Yani normal bir insanın, normal diyorum bak. 3 ayda beyzbol atış mesafesini 67 metreden 705 metreye taşımasını imkanı yok. Ben mi yanlış düşünüyorum ya? Haa tabi şu klasik SHINE!! kelimesinin ekstra bir sihri yoksa. Belki de sihirli sözcükler bunlardır ha? Ne dersiniz? Neyse neyse, fazla konuşup kafanızı utulemeyeyim şimdi. Siz hikayeyi okumaya devam edin.
.
Tabii herkes şaşırdı Bakugo'nun bu performansına... aman tanrım dediler vay be dediler. Bi kiz da eğlenceli gözüküyor dedi. Aizawa hocanın surat bi anda taş kesildi.
.
"Eğlenceli mi görünüyor? Kahraman olmak için 3 yılınız var ve bu süre boyunca hep böyle mi davranacaksınız? Pekala, 8 Sınavda kim sonuncu olursa potansiyeli olmadığına hükmedilecek ve o kişi okuldan atilmakla cezalandırılacak."
.
nE? Bugün çok fazla NE dedim ben ya. E ne yapayım, şok üstüne şok. Bu kadar da beklemezdim yani, bizim hoca çetin ceviz çıktı yalnız. Sevdim.
.
.
.
Evett ekstra olarak şunu yazıyorum, sonraki bölüm önsözü gibi düşünün siz bunu, 8 aşamalı bir test sınavı, her biri birbirinden zor aşamalar... bakalım kahramanımız Hikari, bu zor aşamaları geçecek mi? Haha tabii ki de geçerim ya ben, ne sandınız siz beni?

Bu arada, hikaye hiç oy almıyor. Buna gerçekten emek veriyorum. Lütfen siz de değer verin ve bir oyu çok görmeyin. Sonraki bölümde görüşürüzzz.

𝐏𝐚𝐭𝐥𝐚𝐦𝐚𝐧𝛊𝐧 𝐯𝐞 𝐏𝐚𝐫𝛊𝐥𝐭𝛊𝐧𝛊𝐧 𝐃𝐚𝐧𝐬𝛊ꨄ|Hikari ve Bakugo'nun hikayesi...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin