## Bölüm 30: Kitabın Sırlarını Çözmek

5 3 2
                                    



---

Lina, ailesiyle ilgili öğrendiklerini sindirmeye çalışırken, büyünün onları bir araya getirdiği gerçeğini kabullenmeye başlamıştı. Aric ve ailesiyle birlikte, artık büyük bir sorumluluğun yükü omuzlarındaydı. Büyünün Kayıp Kitabı'nın sırları çözülmeden, Gölge Krallığı'nı durdurmak imkansız olacaktı. Lina, Aric ve ailesi, krallığın büyü kütüphanesine gitmeye karar verdiler. Orada kitabın son kilidini açabilecek bir cevap olabileceğini umuyorlardı.

Yolculuk sessiz ve gergin geçti. Yıldızlar gökyüzünde dans ederken, karanlık ufukta görünmeye başlamıştı. Aric, atını sürerken Lina'ya doğru eğildi.

"Bu yolculukta belki de son kez huzur buluyoruz," dedi. "Sonra karanlık her şeyi kaplayacak."

Lina, onun gözlerine bakarak başını salladı.

"Evet, ama bu sefer karanlığa boyun eğmeyeceğiz."

Kütüphaneye vardıklarında, eski taş yapıların arasında dolanırken, her adımda tarih ve büyü hissediliyordu. Kütüphane kapısı büyük bir güçle açıldığında, içerideki büyü dalgası onları sarstı. Yüzyıllardır burada saklanan bilgeliğin ağırlığı hemen hissediliyordu.

Eldor, onları kapıda karşılayarak içeriye buyur etti.

"Kitabın son sırlarını çözmek için doğru yerdesiniz," dedi. "Ama dikkatli olun, çünkü her bilgelik tehlikelerle birlikte gelir."

Lina, kitabı masanın üzerine dikkatlice yerleştirerek açtı. İçinde sayfalar birer birer büyünün etkisiyle hareket ediyordu, sanki kitap kendi kendine canlı gibiydi. Kitabın içinde parıldayan sembollerle dolu bir harita belirdi. Harita, Gölge Krallığı'nın kalbine giden yolu gösteriyordu. Ama haritanın ortasında büyük bir işaret vardı: Ejderha ve Yıldız sembolü.

"Bu sembol... ejderhanın kutsal alanını gösteriyor olabilir," diye mırıldandı Lina. "İlk bölümde bulduğumuz işaret burada bir anlam kazanıyor."

Aric, haritaya daha yakından bakarak bir şey fark etti.

"Bu sembol, krallığın en derin ormanlarında saklı. Burası bizim gitmemiz gereken yer. Kitabın gerçek gücü orada açığa çıkacak."

Lina, haritayı incelemeye devam ederken içindeki tedirginlik büyüyordu. Yolculuk her ne kadar ilerlemiş olsa da, tehlikenin büyüklüğünü daha net hissediyordu.

"Ama oraya gitmek... Gölge Krallığı'nın sınırlarına çok yakın," dedi.

Eldor başını sallayarak onayladı.

"Evet, ama bu risk alınmalı. Ejderha Yıldızı'nın tam gücü ancak orada açığa çıkabilir. Bu kitap sizin soyunuzun sembolü, Lina. Ve senin kaderin de bu sembolün gücünü açığa çıkarmak."

Aric, Lina'ya bakarak derin bir nefes aldı.

"Seninle sonuna kadar bu yolda yürüyeceğim, Lina. Krallığın kaderi artık senin ellerinde, ama yalnız değilsin."

Lina, Aric'in desteğiyle kendini daha güçlü hissediyordu.

"Tamam," dedi. "Bu kitabın ve kaderimizin sırlarını çözmek için o ejderhanın kutsal alanına gitmeliyiz. Ne olursa olsun."

Hızlıca hazırlıklarını tamamladılar ve bir kez daha yola çıktılar. Ancak bu kez hedefleri belliydi. Yolculuk uzun ve zorlu olacaktı, ama Lina, Aric ve ailesi için geri dönüş yoktu. Krallığı kurtarmak için bu son adımı atmak zorundaydılar.

Yol boyunca sessizlik hakim oldu. Karanlık, adeta gökyüzünden onlara doğru uzanıyordu. Her adımda Lina'nın içindeki büyü daha fazla hissediliyor, kitabın sırlarıyla bağlantısı güçleniyordu. Ailesi, sessizce onu izlerken, onun soyundaki büyüyü ilk kez bu kadar açıkça görüyordu.

Sonunda kutsal alana vardıklarında, ormanın derinliklerinde bir mağara keşfettiler. Mağaranın girişinde büyük bir ejderha heykeli vardı ve yıldız sembolleriyle çevrelenmişti. Lina, kitabı çıkarıp heykelin önüne koydu.

Aniden mağaranın içinden bir ışık parladı ve kitabın sayfaları hızla çevrilmeye başladı. Mağara, Lina'nın etrafında dönüyor gibi hissettiriyordu. Işıkların içinden bir ses duyuldu:

"Ejderhanın Yıldızı, soyunun gücünü açığa çıkar. Karanlığı yenecek tek ışık senin elindedir."

Lina, bu sözlerin anlamını çözmeye çalışırken, kitabın içinde yeni bir sayfa açıldı. Sayfada eski dillerle yazılmış büyüler ve semboller vardı. Bu büyü, Ejderha Yıldızı'nın tam gücünü açığa çıkaracak son büyüydü. Ama Lina bunun tehlikesinin farkındaydı.

"Bu büyü çok güçlü," diye fısıldadı. "Eğer kontrol edemezsem..."

Aric, elini onun omzuna koyarak güven verici bir şekilde gülümsedi.

"Sana inanıyorum. Bu gücü kontrol edebilirsin, Lina. Çünkü sen Ejderha Yıldızı'nın gerçek sahibisin."

Lina derin bir nefes alarak büyüye odaklandı. Kitabın gücü, damarlarında dolaşıyor gibiydi. Ejderha Yıldızı'nın ışığı parlamaya başladığında, Lina büyüyü okumaya başladı. Mağaranın içinde yankılanan sözler, Lina'nın gücünü daha da açığa çıkarıyordu. Bir anda, mağara içindeki ejderha heykeli canlandı ve bir enerji dalgası dışarıya yayıldı.

Gölge Krallığı'na karşı son savaşa hazırlık başlamıştı. Ancak Lina ve Aric'in bundan sonra karşılaşacakları tehlikeler, daha önce gördüklerinden çok daha büyük olacaktı.

---

Büyünün Kayıp KitabıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin