School Jongtae

3

Jonghyun telefonuna gelen mesajla gözlerini devirdi arka cebinden çıkarıp telefona baktı. Mesajın taeminden geldiğini görünce önce bakmamayı düşündü ama tuş kilidini kaydırıp şöyle göz ucuyla baktı.

'neredesin tatlım?' jonghyun bu mesaj cevaplanmayı gerçekten hak diyor mu diye değerlendirirken ikinci mesaj geldi.

'aşk olsun artık mesajlarımı da mı cevaplamıyorsun?' jonghyun altta kalmamaya daha altı yaşında yemin etmiş hemen cevap attı.

'otellerimden birindeyim işte hani şu senin havuzuna düştüğün otel. İstersen gel ikimize bir oda ayarlayayım güzellik.' Yazdı jonghyun ve yolladı. O an da bir eli omzunda hissettiğinde kafasını çevirip elin sahibine baktı. Abisi ona gülümsüyordu.

"kimle mesajlaşıyorsun da bu kadar gülümsüyorsun bakalım?"

"of jinki git başımdan ya! Hem misafir bekliyorum."

"nasıl bir misafir?" dedi jinki tüm merakıyla.

"böyle ateşli çıtır bir şey." Dedi jonghyun sırıtarak. Jinki de kardeşinin kafasını pat patlayarak sırıttı.

"benim küçük kardeşim büyümüşte pis işleri için kendi otelini kullanırmış."

"beni geçte sen niye buradasın?" dedi jonghyun gözlerini kısarak.

"yönetim de bir sıkıntı oluşmuş onu hallettim şimdi gidiyordum zaten seni görünce kardeşimi görmeden gitmeyeyim dedim-"

Tam o sırada taemin in sesi jinkinin sesini böldü.

"jonghyun geldim!" jinki şokla jonghyun a döndü.
"Beklediğin kişi taemin miydi?"
"Ne? Yok hayır tabi ki!" Dedi jonghyun hızla abisi pekte inanmış gibi durmuyordu açıkçası. Taemin yanlarına gelip önce jinkiyi selamladı sonra jonghyun a donup konuştu.
"Mesajda bahsettiğin odayı ayarlayabildin mi?" Jinki bu sefer gerçekten şok olmuş bir vaziyetteydi. Jonghyun kendini açıklamak zorunda hissediyordu.
"Saka yapıyor jinki! Neden taemin e oda açayım?"
"Niye öyle diyorsun jonghyun halbuki güzel olduğumu söylemiştin. Jinki hyung jonghyun hep kalbimi kırıyor böyle." Jinki jonghyuna bakıyor jonghyun ağzın da bir şeyler geveliyordu. O anda taemin kahkaha atmaya başladı.
"Saka yaptım jinki hyung sende hemen inanıyorsun." Jinki taemin in kafasına hafif bir fiske attı.
"ateşli bir çıtır demişti jonghyun zaten sen olmadığını bilmeliydim!" Dedi jinki taemin in suratinin düşmesine kahkaha atarken inadına devam etti. "jonghyun zevkli çocuktur çünkü."

Jonghyun abisine dirsek attı.

"bu saçma muhabbeti burada kesebilir miyiz acaba?" dedi jonghyun. Taemin her siniri bozulduğunda yaptığı gibi ellerini göğsünde kavuşturdu.

"abine söyle." Dedi. Jinki kahkaha atıp ikisiyle de vedalaştıktan sonra ikisini yalnız bırakıp gitti.

"seni kızdırmaya çalışıyordu." Dedi jonhyun abisini savunmaya çalışırken.

"ailecek bundan zevk alıyorsunuz zaten." Taemin in bu çıkışı üzerine jonghyun sırıtmaya başladı.

"eh zevkli çocuğum ne de olsa."

"cidden çok gıcıksın jonghyun." Jonghyun omzunu silkti.

"konuya gel ne istiyorsun?"

Taemin niye geldiğini hatırlamış gibi başını salladı.

"minho... beni o günden sonra hiç aramadı."

"ben ne yapabilirim taemin. Minho yu kucağına mı vermemi istiyorsun? Demek ki tavlayamamışsın. Bu kadar beceriksiz olduğunu bilseydim hiç yardım etmezdim."