School Jongtae

28

Jonghyun kolunun altına arisayı almış kızın nefes alışlarını dinlemek onu sakinleştiriyor aynı anda kibum u izliyor kapının açılmasıyla oraya döndü hemşire bir saat sonra geleceğini söylemişti gelen başkası olmalıydı. Minho yu gördüğünde gülümsemeden edemedi ama minhonun suratında ki ifade pekte hoş değildi.

"biraz konuşalım mı jonghyun?" dedi minho fısıldayarak. Jonghyun bunun üzerine arisayı uyandırmamaya çalışarak oturduğu yerden kalktı. Minho kibum a baktıktan sonra odadan çıktı jonghyun da peşinden çıkmıştı hafifçe ürpermiş ellerini cebine sokmuştu. Odadan biraz uzaklaştıktan sonra jonghyun daha fazla dayanamayıp konuştu.

"yine kavga edeceksek hastanenin dışına çıkmak daha iyi olur minho." Dedi ve sırıttı. minho da dayanamayıp gülmüştü.

"güldürme geri zekalı önemli bir şey konuşacağım."

"neymiş o önemli şey?"

"evden ayrıldım."

"ne?" dedi jonghyun şaşırmıştı.

"bildiğin evden ayrıldım annemle fena birbirimize girdik ve bende yurt dışı için hep hazır tuttuğumuz valizi alıp arabaya atladığım gibi buraya geldim. Sizin otellerden birinde ayarlama yaptırabilir misin?"

"saçmalama minho bizim ev ne güne duruyor? Otel nereden çıktı?"

"olur mu öyle?"

Jonghyun gözlerini devirdi. "eve git şimdilik benim odamda yat yarın hizmetliler gelince adam gibi bir yer ayarlarız."

"sen ne yapacaksın?"

"bu gece burada kalacağım yarın nöbet değişimi yaparız." Diyerek minho ya gülümsedi. Minho ona sarıldı jonghyun da ona sarıldıktan hemen sonra ayrıldı.

"bir de kız gibi ağla istersen."

Minho onun omzuna yumruk atıp sırıttı ve sonra gitti.

***

Taemin çalan telefonuyla uyanmış gözlerini ekrana bakabilecek kadar açmamış henüz kimin aradığını görmeden açtı telefonu.

"alo?"

"günaydın taemin telefonumu açtığın için teşekkür ederim açmasaydın da gerçekten haklı olurdun." Taemin telefondaki saçmalıklara bir mana verememiş arayanın kim olduğuna baktı minho ismini görünce ise tekrar kulağına götürüp bezginlikle konuştu.

"ne istiyorsun minho dün ki terk etmen yetmedi tekrarlamak için mi aradın?"

"böyle konuşma taemin biliyorum dün hayvanlık yaptım ama özür dilemek için aradım kalbini kırdım özür dilerim... başka birine aşık olduğum içinde özür dilerim."

Taemin bu muhabbetti daha fazla çekemeyecekti hele de bu kadar uykusu varken.

"bak minho benim kalbimi kırabilecek çok nadir insan var ve emin ol sen onlardan biri değilsin. Hem başkasını sevmek konusunda yalnız değilsin benim kaç yıldır başkasını sevdiğimi bilsen dilin uçuklar şimdi kapatıyorum sana mutluluklar bana iyi uykular tatlım."

Taemin karşıdan cevap beklemeden telefonu kapatıp yatağın bir yerlerine fırlattı. Sağa döndü sonra da sola ama lanet olsun uykusu açılmıştı. Minho dan nefret ediyordu! Terk etmesi bile uykusunu açması kadar rahatsız etmemişti onu. Yorganı tekmeleyerek kalktı ve duşuna girdi. Ne demeye aramıştı ki o salak minho onu? Sıcak suyun üstünden akmasına izin verirken düşündü kesin özür dilemesi için jonghyun konuşmuştu minho ile bunu düşünmek taemin in içini ısıtmış uykusunu tamamen kaçırmıştı. Minhonun söylediklerini taklit ederek gülmeye başladı.