Yeni Aile Üyesi Fluffy

152 12 10
                                    

1 HAFTA SONRA

FREEN'İN GÖZÜNDEN

O günden sonra hastaneye son kez kontroller için gitmiş ve bandajlardan kurtulmuştuk. Eve dönüyorken yolda bir köpek yavrusu dikkatimi çekti.

Mahsun mahsun etrafına bakıyordu.
Bir anlığına rüyamdaki köpeğe benzettim.

"Nam durur musun?" diyerek seslendim. Gözlerimle köpeği takip ediyordum.

"Ne oldu Freen?" diyerek sorarken göz ucuyla bana baktı.

"Yoldaki köpeği almak istiyorum." dedim yumuşak ses tonuyla.

Nam durur durmaz Becky ile indik ve köpeğin yanına gittik.

Beni görür görmez kucağıma çıkmak için hareketlendi.

"Çok tatlısın ama seeen!" diyerek sevinçle köpeğin başını sevdi Becky.

"Fluffy bak annecikte seni çok sevdi." diyerek başına öpücük kondururken Becky'nin de elinin üstünü öptüm.

Söylediğim şeyle Becky utanmıştı.

"Böyle tatlı tatlı utanmaya devam edersen ulu orta yerde yerim seni." diyerek fısıldadım ve dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım.

"Yaaa Freen!" diyerek daha da utanmıştı Becky.

Ahhh bu kadın beni öldürecek. Her haliyle kalbimin ritmini değiştirip kendine aşık etmesini nasıl beceriyor bilmiyorum.

Bizim romantizmimizi bozana kadar her şey çok iyiydi. Veee bilin bakalım kim bozdu bu güzel anı. Nam!

"Öhhöö öhööö! Aile var aileee. Çok ayıp çok. Gençlik ölmüş, gençlik bitmiş." diyerek söyleniyordu.

"Güzel anlar katili, birazdan sen öleceksin haberin yok!" diyerek kaşlarımı çattım ve Fluffy kucağımda üçümüzde kalktık.

"Al aşkım çocuğumuzu. Ben katil olmaya gidiyorum." diyip Becky'e uzattım Fluffy'i.

O an nasıl gözüküyorsam Nam korkmuştu.

"Aaa! Karını çocuğunu tek başına mı bırakacaksın. Hapse düşmeye değer mi be!" diyerek geri geri gidiyordu.

"Karım ve çocuğum tek değiller. Faye ile Yoko var. İkisi de bakar.

"Ya sen bana kıyacak mısın şimdi ciddi ciddi? Çocukluk arkadaşına, kardeşim dediğin bana kıyacak mısın?" diyerek duygu sömürüsü yapıyordu şimdi de.

"O kişi karımla benim romantizmimizi bozuyorsa kıyarım. Kıyma makinesine koyar çakallara veririm." diyerek korkutucu olduğunu düşündüğüm şekilde baktım ve sertçe konuştum.

"Ya valla söz! Bir daha aranıza giren Nam'ı arı soksun." diyerek yemin etmişti. Nam için arı sokması ölümdü çünkü alerjisi vardı. Bu yüzden de sürekli çantasında, çantalarımızda ve hepimizin evinde veya arabalarımızda alerji iğnesi bulunurdu muhakkak.

Bulunduğumuz, konaklayacağımız yerleri bile bu yüzden hastaneye yakın yerleri tercih ediyorduk. Hastane uzaksa kestirme yolları keşfetmeye çalışıyorduk.

Nam bizim kıymetlimizdi.

Grubun annesi gibiydi.

"Tamam kurtuldun ama yemin ettin bak bir daha romantizmimizi bozarsan arı sokacak seni ona göre." diyip kahkaha attım. Becky'de gülüyordu halimize.

Ben gülünce rahatlamış olacak ki Nam'da güldü.

Fluffy'yi de alıp hayvan eşyaları satan bir dükkana geçtik ve gerekli tüm malzemeleri aldık.

Becky, Fluffy ve ben arkada yolculuk ediyorduk.

"Camları açar mısın? İçeri yanıyor şu an." diyerek hafif bir isyan ettim.

"Olmaz! İçeri arı felan girer gelir beni sokar sonra al başına belayı. Hiiiç uğraşamam." diyip klimayı çalıştırmak için düğmeye bastı.

"Klimayı açtım, şimdi serinler rahatlarsınız." diyerek tekrar yola dikkatini verdi.

"Camları açıpta arı girmesin istiyorsun çünkü olurda romantizm yaşarsak bozmak istiyorsun dimiii! Yemezler Nam hanım." diyerek bir kaşımı kaldırdım.

"Yiooo ne alakası var canım. Gören de beni kötü biri sanacak. Unutmayın ki sizi birleştiren kısmen benim ben!" diyerek kendini savunmaya geçti.

Bir bakıma doğruydu. O inat etmeseydi ben Becky'nin olduğu hastaneye gidip ameliyat olmayacaktım ve biz kavuşmayacaktık.

"Haklı şimdi Nam. Onun sayesinde şu an böyleyiz." demişti, Becky yumuşak bir şekilde gülümseyerek.

"Aslan yengem benim beee! Helal olsun sana helal!" diyerek sevinmişti.

"Yengem?" diyerek şaşırdık ikimizde.

Bu kelimeyi ilk defa kullanıyordu.

"Kardelen ve Dilek öğretmişti Türkiye'deyken." dedi, gülerek.

"Hmm. Onlar öğrettiyse güzel bir kelimedir." diyerek Nam'a gülümsedim.

25 Dakika sonra eve varmış ve Fluffy için aldıklarımızı uygun bir oda bulup yerleştirmiştik.

Fluffy evi de bizi çok sevmişti. Koşturup durdu hep.

Biz artık küçük çekirdek bir aile idik. Chankimha ailesi...

Doktorum Ol ( G!P) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin