ÇIKMAZIMDAKİ BOZKURT

46.Bölüm

Karan Bozkurt

Gülün güzelliği karşısında mest olduğun kadar dikenlerinin de canını acıtmasına engel olamazdın sevdiğinin yüzünde ki gülümseme sana dünyaları bahşederken ansızın sen den kopup alınması da yüreğinin paramparça olmasına neden olurdu .

Derinler de gizli saklı saklanan en büyük düşmanın kapalı kapılar ardın da sana karşı beslediği kinin ve nefretinin bedelini ne yazıkki sevdiğinin varlığıyla sınanmak zorunda kalırsın şuan yaşadığın zamanın bundan sonra ona ait olduğunu bir kılıç kadar keskin nefretinin bir an bile sakınma dan sana göstermesiyle senin sınavın olacağını ise karşına çıktığı an anlardın.

Zamanın çarkları işlerken kimsenin durdurmaya hükmü olmadığı kadar işleyişine devam ettiği anda yaşaman gereken gerçekleri de sana gösterir tek yapman gereken ise dönen çarkın kontrolünü eline alıp iktidarının tek hakimi olan kişinin sen olduğunu karşı tarafa göstermendir.

Ecrin'in giyinme odamız da ablasıyla birlikte hararetli bir şekilde konuşmasına her ne kadar tanık olsam da yine de ona bu konuda müdahale etmemiştim biliyordum ki eğer ona bu konuda müdahale edersem daima ablasına karşı duyduğu nefreti içinde büyütmeye devam edecekti.

Buda yüreğin de derin yaralar açılmasına neden olacaktı en azından biz Mardin'e gidene kadar yüreğin de biriktirdiği acıların birazını bir nebze de olsa içinden atması bile ona iyi gelecekti henüz benim varlığımı hissetmediğin den kendin den emin bir şekilde konuşması bile beni ona hayran bırakmıştı.

Özellikle Bozkurt aşiretinin hanım ağasının kendisinin olduğunu söylemesi bile yüreğim de ki ona karşı olan sevgimin biraz daha büyümesine neden olmuştu o böyle kendin den emin konuştukça onun ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha anlıyordum.

Ecrin'in giyinme odamız dan çıkıp biran önce giyinmem için beni yanlız bıraktığın da hiç vakit kaybetmeden giyinip cep telefonumu daha önce bıraktığım kısma gidip elime alıp sağ kolum Emir'i arayıp bir iki gün içersinde özel uçağımı hazırlatmasını söylemiştim ardın dan şirketim de ki sekreterimi de arayıp Mardin'e bir kaç gün içersinde gideceğimi ona göre burda ki işlerimi ertemesini söyledim.

Ben den aldığı emirle derhal hazırlanması için gerekli talimatları vereceğini söyleyip kapatmıştı nasıl olsa Mert'i arayıp karısının biran önce ayağını denk alması için uyarmasını söylememe hiç gerek yoktu sonuçta Mardin'e gittiğim de herkesin yerini hatırlattığım gibi Bozkurt aşiretinin tek hanım ağasının Ecrin'in olduğunu söylediğim de baş kaldıranların sonu olacaktım.

Yatak odamıza girip Ecrin'i bebeklerimizin beşiklerinin başında görünce anneliğin bir kez daha ona ne kadar çok yakıştığını anladım ona ve bebeklerimize sahip olduğum için kendimi çok şanslı hissediyordum karanlık dünyamın ışığı olduğu kadar bana verdiği bu eşsiz armağanla da baba olmamı sağlamıştı.

Ecrin'in bana doğru hayran gözlerle bakması bile istemsiz bir şekilde dudağımın sol tarafının kıvrılmasına neden oldu bu kibir den değil aksine onun bana karşı beslediği sevginin ne kadar büyük olduğundandı hemen yanına gidip söylediklerimle onu kızdırmış olsam da bedenime onu hapsedip ona karşı sevgimin sonsuz olduğunu adeta ona ispatlamak için dudaklarına kapanıp onu kendime kattım.

Bir süre sonra onu bıraktığım da bebeklerimizin ağlamasıyla ona yardım edip onları emzirmesini izledim bir süre sonra uyuyan bebeklerimizi dikkatli bir şekilde onun kollarının arasından alıp beşiklerine yatırdım her ne kadar Ecrin bu konuda kendini suçlu hissedip bebeklerimize belirli bir süre den sonra yetemeyeceğini bana söylese de benim gözümde bunun hiçbir önemi yoktu .