Namaz

4.6K 278 18
                                    

Arkadaşlar sizin oy ve yorumlarınıza ihtiyacım var. Lütfen ufacık da olsa yorum bırakın :) 


Zeynep'ler de temizlik vardı. Akşama Musab ve ailesi gelecekti. Zeynep heyecanlıydı. Annesi, babasına ne anlattı bilmiyordu ama konunun hepsini anlatmamasını umuyordu Zeynep.

Fatma, Zeynep'ten de heyecanlıydı. O da mutfağı temizliyordu. Bu sefer ablası hakkında olumlu şeyler olacağını düşünüyordu. Öyle hissetmek için çabalamıyordu. Direkt öyle hissediyordu.

Hatice Hanım biricik kızının heyecanını yüzünden okuyordu. Bir öncekinde yine heyecan vardı ama heyecanını engelleyen bir şey vardı. Bu sefer farklıydı.

Akşam olunca misafirler zile basmıştı. Fatma kapıyı açmıştı. Kapıda herkese 'hoş geldiniz' diyordu. Enişte adayını görünce ne yalan vardı beğenmişti. Gıcır gıcır giyinmişti. Kirli sakallarını düzenlettiği bariz belli oluyordu. Ablasına da bu yakışırdı. Dışı gibi içi de güzel, temiz olursa bu iş tamamdı.

Salona tek tek oturan kişiler şöyleydi. Musab kapıya en yakın yerde oturmuştu. U şeklinde olan evin düzeninde Musab'ın yanında Betül ve onun yanında Soner vardı. Tam karşılarında Soner'in annesi Safiye ve Hatice vardı. Musab ailesi olarak onları getirmişti. Babasına söylemişti ama gelemeyeceğini açıkça belirtmişti. Musab yıllardır biriktirdiği hıncı o gün çıkarmıştı babasından. Zamanında ablasının yaşadığını şimdi anlıyordu.

Kapının tam karşısında tekli koltuklardan birinde Zeynep'in babası Murat ve Soner'in babası Ahmet Bey vardı. Bu şekilde herkes birbirini görüyordu. Konuşmalar havadan sudan başlamıştı başta. Ahmet Bey ve Murat Bey iki siyaset aşığı insanlar çıkmıştı. Hatice Hanım ve Safiye Hanım da kendi aralarında konuşuyorlardı. Bir ara Safiye Hanım sessizlikten faydalanarak herkesin duyacağı şekilde konuşmuştu.

'' Biz sizi ailecek beğendik. Değil mi Bey?'' böylece top Ahmet Beye geçmişti. Uyarıyı anlayan Ahmet devam etti.

'' Evet hanım. Ben Musab'ın öz babası değilim. Hatun da öz annesi değil. Ama biz onu Soner'den ayrı görmüyoruz. Belki öz olmadı ama özden bir farkı yok yani. Sağ olsun o da bizi babası olarak görüyor ki bu günde bizi yanında istedi. Demem odur ki biz gençleri bir görüştürelim derim Murat kardeş. '' Murat Bey sözü almıştı şimdide.

'' Biz de sizi sevdik. Bizim önümüze kim aile olarak gelirse biz onu aile biliriz. Sizi de bir aile olarak beğendik. Zaten insanı şimdi hemen anlayamazsın. Bu yaşlara gelmiş insanlarız. Yıllardır yanımızda arkadaş dediklerimizi bile bazen tanıyamıyoruz. Allah iyilerle karşılaştırsın herkesi. Yalnız Ahmet kardeş biz sadece aileyiz. Son kararı gençler verir. Onların kararına saygı duymak gerekir. Değil mi?''

''Tabi ki Allah yazdıysa olur. Allah yazmadıysa biz ne kadar uğraşırsak uğraşalım olmaz. Allah herkese hayırlı kısmetler yazsın...'' Konuşma böyle devam etmişti. Musab salondan çıkınca Zeynep'i dünya gözüyle tekrar görebilmişti. İlk geldiklerinde hoş geldiniz demek için gelmişti. Başka bir kere daha gelmişti herhalde başka görmemişti. Şimdi Zeynep onu oturma odası olduğunu düşündüğü yere götürmüştü. Kendisi bir köşeye oturunca sonra Zeynep oturmuştu. İlk Musab başlamıştı konuşmaya. Elleri titriyordu heyecandan. Bana ne oluyor diyordu arada.

Nasılsınız, iyiyim, siz nasılsınız, ben de iyiyim gibi durumlardan sonra asıl konulara gelinmişti. Musab da Zeynep de ilk heyecanını atmıştı. Zeynep, Musab' dan da heyecanlıydı. Ama ikisi de yavaş yavaş normale dönüyordu.

'' Malum seninle evlenmek istiyorum. Ne düşünüyorsun?'' Musab ilk defa böyle bir durum yaşadığı için tam bir acemiydi. Onun çevresinde herkes gider kıza teklif yapardı. Ona göre hemen düğün hazırlıkları falan hop evli iki kişi olunurdu. Ablası biraz tam bu duruma uymamıştı o kadar.

Suskun Gözler (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin