SEN OLMADAN ASLA! Kitap Oldu!

BKG SON BLOG YORUMU ;)

bitirdik ve geldik ki Kitap Soluğu bu kitap için ne düşünüyor kısmına :)
Öncelikle belirtmeliyim ki yayınevi ile ilk tanışma kitabım ...
Tarz olarak bana uymasına rağmen bazı ön yargılarım sebebiyle tüm kitaplarından uzak duruyordum ama keşke böyle bir hata yapmasaydım !

Benim Küçük Gelinim baştan sona beni kendine esir aldı ve bitmesin diye binbir mücadele etmeme ragmen finale ulaştığımda çok yakın bir dostumdan ayrılmışım hissini bıraktı.
İşte bu hissi bana verebilen kitap bu sene malesef bir elin parmagını geçmezdi.
Ama YASEMİN YAMAN !
İşte bu yazar yazsın ben gözüm kapalı her kitabını alırım dedirtti.
An itibariyle fanı olma yolunda hızla ilerliyorum (ABARTMIYORUM!)

Gelelim bu kitap ne anlatıyor kısmına ;
Dogu diyince benim gibi ya yine mi berdel yine mi baskı evliliği diye düşüncelerinizi duyabiliyorum ama bu kitap berdel'in B 'si olmayan bir roman.
Asude  daha 16 yaşındayken karşı köyün korkulu ağası Cemal Bey'in evine gelmesi ile hayatını tamamen değiştiren bir kararla ağanın en büyük oğlu Sedat ile hızla evlenir.
Asude ; Sedat'ın annesinin begendiği gelin adayıdır ve kadının ölümüyle kundakta bebek olarak Asude'ye Songül emanet edilir.
Asude konağın hanımı ve Songül'ün ise küçük annesi olarak adımını atar ama bir türlü Sedat'ın karısı olamaz.
Yagız ,Suat (Suat benim için çok özel bir karakter )  ve Songül ; Asude'yi hiç bir zaman yanlız bırakmaz. Onun iyi kalbi tüm konagı kendisine baglar. Cemal bey her gecen gün karısının Asude'yi oglu için seçmesinin nedenini daha da iyi anlar.
Ancak o SEDAT bir türlü kabullenemez.
Ta ki ; karısının merhametli yanının bir oyun degil gerçek oldugunu fark edene kadar.

Asude ve Sedat aşkı  sayfaları büyüleyerek ilerlerken birde mutlulukları MELEK ile taclanır. Bir aga oglu olan Sedat ; kızı olması için dualar eder. Asude'ye benzeyen bir kız ve duası kabul olur.
(Açıkcası o sahneleri okurken gözlerimin doldugunu itiraf ederim. Dogu kültüründe erkek veremeyen kadının ne kadar yetersiz görüldüğünü bilmeyen yoktur sanırım )
Gel gelelim günler geçer Sedat artık askere çagrılır ve geride tek aşkı Asude'si ve kızını bırakmak zorunda kalır.
Asude günlerce aylarca kocasının hasretiyle yanar ve büyük kavuşma gelir ancak arabadan inan Sedat yalnız değildir yanında SEFER adlı bir genc kadınla beraberdir.
Asude çaresiz ...
Durumu castta kullandığım alıntı ile anlatsam daha iyi olur ...
Sözlerim yetersiz kalır bir kadın olarak o hissi anlatmaya... ( Ah Yasemin Yaman ! Kalbime hançer saplasaydında bu bölümü yazmasaydın )

Asude, Seher'in bakışlarında gördüğü inanılmaz hırs karşısında gülümsemeden edememişti. Onun gülümsemesi ise Sedat dahil herkesi şaşırmıştı.Belkide ilk kez kocasının gözlerinin içine bakarak ''Leyla ! Sor bakalım beyimize hangi odayı karısı için hazırlamamızı istiyor.Bunu zevkle kendi ellerimle yapacağım.Hanımı ile rahat edebilmesi için elimden geleni yapacağım!'' dediginde Suat ve Yağız bu kez bakışlarını şaşkınlıkla Asude'ye çevirmişti.
...
''Ama hanımım''
''Evet Agam... Hangi odayı istersiniz? İsterseniz size benim kaldığım odayı verebilirim. Orası hem rahat hem de konağın diger odalarına göre daha ferahtır.''

Asude kocası olmadan kaybettiği senelerde yaşadıkları konagın cehenneme dönmesiyle aynıydı.
Sedat'ın her an Asude için yanması ama karısına bakamaması ; Asude'nin ise artık onun gözlerine bakmayarak cezalandırması...
Peki onların sonu ne mi oldu ?
Söylemem ! :)

Gelelim Suat'a ...

Neden mi bu kadar Suat'cıyım ?

Suat ilk sayfadan son sayfaya kadar size bir sürü tokat atılmış hissi bırakıcak .
İlk onun müthiş kalbi ile sarıp sarmalanacaksınız.
Sonra onun yaşadığı aşk acısıyla kalbiniz ayrılık acısını yaşayacak.
Sonra ise YAREN !
Sonra YAĞIZ!
En son ise Songül !

Son bölümlerde yarım kalmışlık hissi düşünmüştüm yazarı sıkıştırdım ve haber alındı Suat ,Yağız ve Yaren üçlüsünün kitabı yazılıyormuş.

Eee ben daha ne diyeyim!
Okumayan kalmasın. :)