Ayı gibi olmuşsun diyerek ilk görüşte sinirlerimi bozmuştu bay ukala. Onu içeriye davet ettim. Furkan'larda zaten evlerine gitmişti. Ufuğun elindeki küçük bavulu alarak misafir odasına bıraktım.
-Eee? Neler yapıyor bizim kaçak anne?
dedi kanepeye yayılırken.
-İyi işte. Sizin söylemediğiniz gerçekleri öğrendi Antalya'ya taşındı.
dedim iğneleyerek.
-Deme öyle kızım ya! Ne yapsaydık? Valla sen üzülme diye söylemedik. Hem Demir'lede konuşmuştuk biz. Vazgeçtiğini söyledi anlaşmadan.
diye cevap verdi.
-Yaa. Ne vazgeçmiş ama. Duyduk ikimizde.
dedim. Sonrada konuyu değiştirdim.
-Eee? Anlat bakalım Şeyma'yla ne oldu aranız? Düzeldiniz mi?
Birden sırıtıverdi.
-Evet. Düzeldi. Çok güzel oldu valla. Hem onu kıskanmam hoşuna gitmiş. İstemem yan cebime koy yapmış bana.
Söyledikleriyle kahkaha atmıştım. Anlatış tarzı o kadar komikti ki.
-Senin ufaklık ne alemde bakalım?
dedi karnımı göstererek.
-İyi gibi.
dedim sadece.
-Aman iyi olsunda.
dedi ve ayağa kalktı.
-Nereye?
diye sordum ama bana cevap vermedi ve bavulunu nereye koyduğumu sordu.
******
Elinde üç tane rengarenk paketle döndü içeriye.
-Hediye mi aldın? Hediye mi aldın?
dedim hemen onun yanına oturarak. Kim hediye almayı sevmezdi ki?
-Sana değil bayan kaçak. Aslan yeğenime.
dedi böbürlenerek.
Kollarımı birbirine bağladım.
-Aslan yeğenin değil bu bir. Belki kız olur. İkinciside yeğenin kapora olarak anneye hediye alınmazsa hiçbir hediyeyi kabul etmiyor.
Söylediklerime gülme sırası ondaydı.
-Gel buraya deli anne.
dedi ve beni kolunun altına sıkıştırdı. Yüzümü göğsüne gömmüş,beni sıkıyordu.
-Ulaaan! Hamileyim artık!
dedim boğuk çıkan sesimle. Beni serbest bıraktığında kırmızı paketi uzattı.
-Bu senin. Ama mavi olanla yeşil olan kesinlikle yeğenimin.
dedi gülümseyerek. Hemen hediyemi açtım.
-Aptaaal.
dedim. Duygulanarak,sevecen bir 'aptal'dı bu. Bana bir çerçeve almıştı. Büyük ve üç bölümden oluşan bir çerçeve. İlk bölümünde Deniz,Ufuk ve benim daha dokuz yaşındaki halimiz vardı. İkinci bölümde üçümüzün on beş yaşındaki,lisenin ilk senesinde çekildiğimiz fotoğraf vardı.Üçüncü bölümde de daha bir ay önce çekildiğimiz fotoğrafımız vardı.
-Eylül inanmıyorum. Hamilelik seni cidden değiştirmiş. Kızım sen ağlıyorsun.
dedi Ufuk. Evet. Belki biraz ağlıyordum. Ama bu onlara olan sevgimdendi. Benim bunca zamana kadar tek yanımda olan onlardı. Babam bile değildi.
Yanımdaki yastığı alıp üzerine attım.
-Ver çocuğumun hediyelerini!
dedim yüzümü silerek.
****
Bir tane oyuncak. Şu gıcık bir şekilde ötenlerden. Plastik ve sıkınca ötüyor. Ufuk oyuncağı eline alıp bana gösterdiğinde çıkan gıcık sesten fena halde rahatsız olmuştum. Bebeğim doğunca ise sabır dilemekten başka çaremin olmayacağı kesindi.
İkinci paketten ise küçüçük bir bebek takımı çıkmıştı. Sarıydı ama çok güzeldi. Çok tatlıydı. Küçücüktü.
-Çok küçük.
dedim elimle aldığı takımı incelerken.
-Doğru aslında ya. Çok küçük bu. Sen böyle yemeye devam edersen bir altı kilo çıkarırsın.
-Pisliiiik!
diyerek onu yastıkla dövmeye başlamıştım.
Hamileliğin iyi bir yönüde dövdüğünüz kişinin size karşılık veremiyor olmasıydı sanırım.
*****
Boşanma davasını açmıştım. Avukatımı da tutmuştum. Demir imza attığı an işlemler başlayacaktı. Tabikide bebeğim o dolandırıcının soyadını taşıyamazdı. Dolandırıcıydı çünkü beni kandırmıştı. Zaten bizi bırakıp gidecekti. Gitseydide asla bebeğime onun soyadını vermezdim zaten.
*****
Demir!den;
Günlerdir gram uyuyamadım. Eylül'ün kokusuna,şakalarına,varlığına o kadar çok alışmışım ki. Melekte yok artık. Annemlerde kalıyor. Bu koca evde tek başıma kaldım. O kadar çok yalnız hissediyorum ki. Sanki günlerdir yaşamıyor gibi hissediyorum. Eylül'ün yokluğu çok koyuyor.
Posta gelmişti. Bu eve taşındığımızdan beri ilk defa gelmişti hemde. Merakla açtım. Kağıt ellerimde buruşmuştu. Eylül boşanma davası açmış. Bu kız insanı inanılmaz derecede kızdırıyordu. Ne olduğunu bile sormadı daha bana. Evet. Anlaşma yapmıştım ilk başta. Hisselerden istemiştim. Ama o zamanla Eylül'ü değil,Azrail lakaplı olanı tanıyordum. Hesabımda ona aşık olacağım yoktu ki.
Ah be Eylül. Keşke beni bir kerecik dinleseydinde Hakan amcaya o gün vereceğim tam cevabı duysaydın.
''Tamam. Gideceğim. Ama Eylül ve bebeğimde benimle gelecek!''
![](https://img.wattpad.com/cover/44487163-288-k717243.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AZRAİL İLE KRAL(TAMAMLANDI)
HumorKız değilde tam bir canavar gibiydi. Lakabı AZRAİL'di. Diğer erkekler gibi değilde tam bir yufka yürekti. Lakabı KRAL'dı. Eylül'ün yaptığı şımarıklıklar babası dahil herkesin ondan nefret etmesini sağlıyordu. Demir'in yaptığı centilmenlikler ise Ey...