Özet: Sergei aşı tüpünü başka yerden temin etmek için Tatyana'nın istediği sözü vermek zorunda kalmıştı. Tatyana'nın kanını içtiğinde kusmamış, aksine kendini enerji dolu hissetmişti. Aşıyı alması gereken yerdeki adamları öldürerek, zorla da olsa aşıyı elde etmişti. Fakat klinikten çıktığında hiç ummadığı bir manzara ile karşılaşmıştı.
*** Yeni Bölüm ***
Kliniği terk edip, Tatyana'nın beni beklediği yere doğru yürürken, aniden gördüğüm manzara karşısında durakladım.
Yuri, Tatyana'yı boğazından yakalamış, bana bakarak zevkle sırıtıyordu. "Küçük kaltağın benim elimde Sergei. En son görüştüğümüzde çok cesurca sözler etmişti. Şimdi aynı sözleri edebilecek mi diye merak ediyorum."
Yuri'nin üzerine doğru hareketlendiğimde, bir düzine adam Tatyana ve Yuri ile arama girdi. "Geçen sefer yeteri kadar hazırlıklı gelmediğimi fark ettim. Bu sefer ikinizin de kafasını koparmaya kararlıyım. Tabi aşıyı kibarca verirsen yaşamana izin verebilirim."
Aşıyı versem bile yaşamama izin vermeyeceğini biliyordum. Beni sağ bırakması durumunda kendisi hiçbir zaman güvende olmayacaktı.
Önümde bekleşen bir düzine vampir huzursuzca kıpırdanıyorlardı. İlk hareketi yapanın ilk ölen olacağını biliyorlardı. Eğer aynı anda harekete geçerlerse şansları daha yüksek olurdu. Yuri sabırsızlanmaya başladığı için adamlarına harekete geçmeleri için emir verdi.
"Sergei'yi öldüreni elmasa boğarım. Ömrünüz boyunca çalışmak zorunda kalmazsınız."
"Sende o kadar elmas olamaz. Yoksa ben görmeden elmas madeni mi keşfettin?" diye dalga geçtim. Adamların şüpheye düşmesine yetecek kadar etki bırakmıştım. Tereddüt içinde kaldıklarını görünce Tatyana'nın boynunu kırıp kenara fırlattı.
Kadının ölmeyeceğini bildiğim için önemsemeden dikkatimi Yuri'ye verdim. Adamlarına örnek olmak için önüme geçip gösteriş yapmaya başladı.
"Hep beraber saldıracağız, bir kişi hepimizle baş edemez."
"Eğer o kişi Sergei Sokolov'sa bir daha düşün derim."
Adamlardan bazıları adımı duymuştu. Birbirlerine bakışlarından tereddütlerinin had safhada olduğunu görebiliyordum.
"Şimdi giden gitsin, kalanlar bir daha kan içemeyecek" dedim.
"Neden" diye sordu Yuri dalga geçme niyetiyle.
"Çünkü ölü vampirler kan içemez aptal" dedim. Bu onu kızdırmaya yetmişti. Bana doğru ilk harekete geçen o olmuştu. Tatyana'nın kanının verdiği enerjiyle ondan neredeyse iki kat hızlı hareket edebiliyordum. Boğa gibi kafası önde saldırınca, kafasından tutup yarım tur etrafımda dönüp uzağa doğru fırlattım.
Sayıları bir düzine bile olsa, liderlerini devre dışı bırakırsam grubun dağılacağına inanıyordum. Vampirler arasında sadakat duygusu yoktur. Elmas için savaşır, kan içmek için yaşarlardı.
Yuri düştüğü yerden kalkarken, "saldırın daha ne bekliyorsunuz" diye bağırdı. Adamları harekete geçiren iki arada kalmış olmalarıydı. Benden çekindikleri kadar Yuri'den de çekiniyorlardı.
Sayılarına güvenip üzerime geldiklerinde hesap etmedikleri şey, kalabalığın benim avantajıma dönüşebileceğiydi. Savurduğum hiçbir yumruk veya tekme boşa gitmiyordu. Düşenin yerine bir başkası geçiyordu ama hız avantajımla saldırılarından kaçıp karşılık vererek, kısa zamanda birçoğunun canını yakmıştım.
Henüz hiç birini öldürmemiştim ama biraz daha uzarsa, hayatta kalmam için hepsini harcamak zorunda kalacaktım.
"Yaşamak için son şansınız" dedim. "Ben merhamet bilmem ama kendinizi kullandırdığınız için size acıyorum. Giden gitsin, kalan ölsün."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kiralık Dişler (SY)
VampiroMerhamet kelimesinin anlamını bile bilmeyen benim gibi bir adam, bu iş için biçilmiş kaftandı. Benim yaptığım işi yapanlara Kiralık Dişler derlerdi. Bizim meslekte dişlerini kullanmak normaldi. Hem vampir hem de katilsen dişlerinle öldürmek en doğru...