Siyah kıyafetlerimin hepsini çıkartıp rahat birseyler üzerime geçirdim. Baya yorulmuş ve uykum geliyordu. Yatağa yatıp gözümü kapattım.
Şimdi annem babam ne yapıyordur o delikte heleki kız kardeşim o nasıldı nerdeydi. Yarın sabah Taehyung ile yine konuşacaktım.
Artık kardeşimi bulsun. Gözlerimi geri açtım. Simdi konuşacaktım sabahı bekleyemezdim. "Depoya hazırla tamam mı yarın işini bitiricem" telefonla konusmasını bitirmiş bana doğru dönmüştü.
Bana ne var şeklinde baktı. Sinirliydi ve her an üzerime atlayıp beni dövecekmiş gibi geliyordu. Boğazımı temizledim.
"Taehyung kardeşim, kardeşimi ne zaman bulacaksın"ellerini saçlarına daldırdı. Sinirlenmişti işte boynunu kırtlattı, yumruğunu hemen yanıma geçirdi ve bana baktı.
"SANANE" hâlâ bana bakıyordu tam yanından gidecekken kolumu tuttu kendine çevirdi beni öpecekken elimi koydum.
"Beni sakın öpüyüm deme seni adi piç" odama geçtim. Kapıyı kilitledim birazdan bayılırdım. Nefesim kesilmeye başlamıştı.
Kapı yumruklama sesi geldi. "Jungkook aç şu kapıyı kötü olucaksın" en son duyduğum cümle buydu. ( BAYILDI )
Taehyung'un ağzından
Kapıya ayağım ile vurduğumda kapı yere düşmüştü. Yatağın orda yığılmış bedene baktım. Yüzü çökmüştü onu kucaklayıp bahçeye götürdüm.
Havuzun başına geldim nefesimi tutup havuza atladım Jungkook ile birlikte. Kendine gelmişti Jungkook. Bana sert bir şekilde baktı ve kenarda olan basamaklara basıp yukarı çıktı.
Bende havuza girmişken biraz yüzdüm. Dibe kadar girip biraz bekleyip yukarı çıktım saçımı savurdum. Havuzdan çıktım iyi gelmişti aslında kaç zamandır girmiyordum.
Odama girereken Jungkook'un yatağına yattığını gördüm. Bende kendi odama geçip eşorfman üzerime geçirdim. Kendimi yatağa bıraktım yarın bir iskencem vardı.
Sabah
Takım elbisemi giyip gravatı bağladım. Jungkook'a baktığımda uyumuş oldugunu ve yerdeki örtüyü fark ettim. Onu siktir edip evden çıktım.
Arabama atlayıp sürmeye başladım. Artık sıkılmıştım Holdingin şeklinden siyah beyaz yapıcaktım her tarafı. Jungkook'un kardeş işini de bugün bitirecektim.
Bugün ipe bağlayıp asıcaktım. Sıra Jungkook daydı. Jungkook bilmesede anne ve babasını hapishane de şişlettim. Ellerimi birbirine çarpıp holdinge girdim.
⚪⚪⚪⚪⚪⚪⚪⚪
"Hazır et birazdan geliyoruz" arabaya binip ilerlemeye başladık. Jungkook sessizdi ve arka tarafta oturmuştu. Dikiz aynasından ona baktım. Göz göze gelmiştik ama Jungkook kaşlarını çatıp dışarıya bakmaya başlamıştı.
Biraz daha hızlanıp başka bir depoya son sürat sürmeye başladım. Arabadan inip depoya büyük adımlarım ile bir giriş yaptım. Sadistmonster yine siyahlar icinde bekliyordu bu yüzden severdim onu.
Adamın yanına yaklaşıp ilk yumruğumu geçirdim. "Sen nasıl kardeşimi aldatırsın lan" bana bakamıyordu ona ilk başından kardeşimi aldatırsan bitersin demiştim ama dinlememiş yapmıştı.
"Sikerim lan belanı cevap ver" ayaklarına basmaya başladım. Cevap vermiyordu sadistmonster dan aleti istedim. Aç lan gözünü Jungkook bileklerinden bağlarken sadistmonster bantla gözleri açıyordu dibine kadar.
Aleti gözlerine püskürttüm. İcinde erimiş kurşun, katran kaynar su ve kızgın yağ vardı. Erimiş gümüşü de başka bir zamana başka kişiye saklamıştım.
Gözleri yerinden çıkacaken midesine de püskürttüm en etkili yerler oralarıydı çünkü. "Hah şimdi bu pis gözlerle başka karı kesebilecek misin, şimdi başka birisinin yaptığı bir seyi yiyebilecek misin"
yüzüne de püskürttüm yüzü yavaşça gidiyorken ayaklarına kollarına nereyi bulursam püskürtmüştüm. Aleti kafasına fırlatıp depodan çıktım. Sakin ol Taehyung sen sinirlenmiceksin.
Arbanın tekerliğine tekmemi geçirip arabaya bindim. Jungkook da sonradan gelmişti. Koşarak yanıma gelip ön koltuğa oturdu.
"Taehyung o adamın cebinde sana yazılmış bir not var" bana uzattı kağıdı açıp okumaya başladım
......
İşkence adı: Kurşun püskürtücüsü
Vote ve yorumlar please!!!