)(10)(

8K 505 68
                                    

Yazarın Ağzından

Bu konuşma olayından sonra  Jungkook uyumuştu. Ama genç hiç iyi değildi. Odasında bir gelip bir gidiyordu. Nasıl sevebilirdi diye düşünüyordu.

Aşk'tı bu heran herşey olabilirdi. Genç masadaki bütün herşeyi yere fırlatmıştı. Sinirlenince kendini kaybediyor ve siniri geçince hiçbişey hatırlamıyordu.

Yani Jungkook'a sinirliyken zarar verse siniri geçtiğinde o zararı kendisi mi verdi diye kafayı yerdi. Dolabındaki bütün herşeyi dökmeye başlamıştı. Sesleri duyan Jungkook korkak adımlarla odaya yaklaşmış ama girememişti.

Korkuyordu kızıcak diye ama kendine de bişey yapabilirdi. Hiç bişey düşünmeden metal kulpu indirdi. O güzelim takım elbisesi yırtılmıştı ve gencin yüzünde tırnak izleri.

Sanki bir kadın o tapılası yüzü çizmişti ama bir kadın değil kendisiydi. Jungkook ağzı açık gence bakarken düşündü hepsi onun yüzündendi. Yanına gitti. Ama genç onu itmişti.

İtmemin etksiyle ayağı kayıp dolabın sivri köşesine sert bir şekilde çarptı. "Ahhh" genç hemen Jungkook'a bakmış ve yanına gitmişti. "Öz-zür diler-rim Taeh.." devamını getiremeden kanlar içinde kafası arkaya düşmüştü.

Genç hemen telefonu alıp dokunmatik ekrana parmaklarını bastırdı. Karşısına ilk geçen kişiyi arıyacaktı. Hoseok yazısını görünce hemen arama butonuna bastı.

Saniyeler içinde açmıştı. "Hoseok çabuk gel" deyip kapatmıştı. Genç de herşeyi kendisi yüzünden olduğunu düşünüyordu. Aslında bir nokta vardı Jimin. İkiside Jimin yüzünden bu hale gelmişti ama Jimin'in hiç birşeyden haberi bile yoktu o evinde uyuyordu şimdi.

Zil çalınca genç Jungkook'un kafasını yavaşça yere bırakıp kapıya koştu. Hoseok yüzü kıpkırmızı bir şekilde gelmişti. Hava esiyordu ve Hoseok koşmuştu.

Patronuydu ona bişey olsa sorunlu o olurdu. İkiside yukarıya çıktı. Hoseok,Jungkook'u böyle görünce gözlerini büyüttü. "T-Taehyung ne yaptın sen?" Hoseok'un sorusuyla genç daha korkmuş ve ellerini kafasında birleştirmişti.

Hoseok patronunu ilk defa böyle acınası görüyordu. İlk defa ağlarken ve ilk defa korkarken.  "Bak Taehyung sen burda kal ben Jungkook'u hastaneye götürcem" genç sadece kafa sallamıştı başka yapabileceği şey yoktu.

Hoseok kollarının arasına kaslı bedeni alıp kaldırdı. Genç çaresiz bir şekilde kendi sandalyesine oturdu. Yere fırlattığı çerceveyi eline aldı. Kendi yansımasına baktı.

"Böyle olmicaksın Taehyung sen güçlüsün, sen korkusuzsun, sen bir mafyasın" deyip çerçeveyi kapıya fırlattı.

Kendisine kadar cam parcaları gelmişti umursamayıp dolabındaki içkiyi çıkartıp bardağa boşalttı. İçki icesi de yoktu onu da bir frizbi atarcasına  kenara fırlattı.

2 Gün Sonra

"Evet Jungkook taburcu olabilirsin" Jungkook sırıtıp yatakta doğruldu. İki gün boyunca Hoseok hep yanında kalmış ve uyumamıştı. Göz altları mosmordu.

Jungkook'un kolundan tutup ayağa kalkmasını sağladı. Üzerini değiştirip hastaneden çıktılar.

Hoseok, gence saatine saatine rapor vermiş Jungkook'un halini sormuştu bu yüzden de şoför gelmişti. Jungkook'u yavaşça arabaya koyup kendisi de arabaya bindi.

⚪⚪⚪⚪⚪⚪⚪⚪⚪

Hoseok zili çaldığı an kapı açılmıştı. Karşısında eski güzelliğini kazanmış Taehyung vardı. İkiside içeriye geçti.

Genç, Jungkook'un ona dargın olduğunu düşünüyordu ama tam tersiydi. Jungkook kolunu Hoseok'tan kurtarıp gence sarıldı. Genç bu ani davranışın etkisiyle bir kaç saniye bekleyip o da sarıldı.

"Hoseok orda  onlara yaşlı gözlerle bakarken uykusu da geliyordu. Koltuğa yattı ve uykuya kucak açtı. İkisi birbirinden ayrıldığı zaman birbirinin yüzüne baktılar. "İyi misin Taehyung" genç güldü.

"Asıl sen iyi misin" Jungkook kafasını salladı. Ne yaptığının farkına gelince Jungkook hemen Taehyung'dan ayrılıp koşarak odasına çıktı.

Taehyung ise sadece arkadasından  ensesini kaşıyip gülümsemek oldu.








Of ya çok sıkıcı gidiyor. Ama siz vote ve yorum vermeyi unutmayın :)
































Puppet ⚪Vkook⚪Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin