Ece
Arabaya bindiğimizde eren hâlâ kendindeydi ve bu iyi bir şey olmalıydı.hakan abi telefonda birileriyle konuşup kapatıyor daha sonra tekrar başkasına dönüş yapıyordu.tilki ile göz göze geldik o kadar kızgın ve nefret dolu bakıyordu ki suçlu hissetmekten başka bir şey yapamıyorum.araba, arka sokaklardan birinde kepenkleri kapalı dükkanın önünde durdu.hep beraber arabadan indik.yunus kepenklere üç defa aralıksız vurdu.az sonra kepenk girebiliceğimiz şekilde açılmıştı.hakan abi gözlerini kısarak baktı etrafa daha sonra ışığı yaktı yeterince aydınlanmıştı.ereni kahverengi eski deri koltuğa bıraktılar.alçı tozu yüzünden nefes almak ve göz göze gelmek zordu.kepengi açan kişi hakan abiyle konuşup çıktı.etrafa bakınıp ceketimi çıkardım.burasi yeni inşa edilen bar olmalıydı.çok geniş bir alandı başka bir bölmeye geçerek tozdan kurtulduk.hemen önümde ışık veren bir spotun aydınlattığı üzeri örtüyle kapatılmış mermer duruyordu.hakan abi yunusa başıyla işaret verdi.yunus tek kelime etmeden örtüyü Aşşağı çekti.bir anda gözlerim irileşti.heykele şaşkınlıkla baka kaldım. Hatta gördüğüme inanamadım.bir süre merakla inceledim.hakan abi sırıtarak bana döndü."Ee ece nasıl buldun heykeli?"
Ona baktım.ama cevap vermedim devam etti.
"Ne olduğunu biliyormusun?"
"Evet.bu Yunanlı atlet krotonlu milo.ama burda ne işi var? Babam bunu tam on bir yıl önce evimize getirmişti.hatta bir adam-
Derken duraksadım.anılar beynime hücum etti o günü bugün kadar net hatırlamıştım.o adam hakandı!
"Vay be! Bakar bakmaz tanıdın."
Parmaklarıyla sakalını kaşıyıp bana yaklaştı.
"Erenide hatırladınmı?"
Hakan babamla sadece bir iş değil bir çok iş yapmıştı.çocukluğuma dair kalıcı anlardan biriside merdivenlerden düştüğümde gördüğüm çocuktu.tek hatırladığım bu değildi bir anda çok daha fazlasını hatırladığımı farkettim.ellerim ve dizlerim titriyordu.
"Abi bunun eceyle ne alakası var?"
"Başımıza gelen herseyin mutlaka bu kızla alakası oluyor tilki.şaşırmaktan vazgeç!"diye homurdandı başak.
Hakanın yanındaki küçük çocuk erendi.beni çok iyi tanıyordu ama bunu pekte umursamaz bir şekilde tanımıyormuş gibi sürdürmeye devam etti.işin aslı biz pek fazla vakit geçirmedik.sadece iki kare içinde bir araya geldik.ilkini hatırlamasamda ikincisi çok netti.hakan babama bu heykeli satmış olabilirdi ve o gün annem ile beni okula bırakması için evden ayrılacaktık.ereni ikinci kez orada görmüştüm.o yeşil gözlerin tanıdık olduğunu biliyordum, o soğuk ve korkunç bakışların sahibi oydu.
"Gerçekten önemli meselelere odaklanamazmıyız?"
"Ne gibi bahar?"
"Uluç ersoy davası ne olacak abi? Bence ece ve heykel olayından daha önemli."
Bahar hafifçe parmaklarıma dokundu konuyu kapatmak amaçlı beni destekledi.
"Bu heykel ne için sizde?"dedim.
"Şöyleki bunu babandan tehdit ile aldım."
"Babamı tehdit mi ettin?"
"Aynen öyle yaptım."
"Neden?"
"Çünkü ersoylarla işbirliği yaparsa asıl rakibimi ortadan kaldırabilirim.baban suan sayende ersoy şirketiyle şirketini birlestirecek.buna engel olmam gerekti çünkü amacım sirketin uluça geçmesi değil sana geçmesiydi.buda biraz durumu karıştırdı.ayrıca senin bizim çeteye dahil olacağın planlar arasında değildi."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANLIŞ ROL SERİSİ *ADI AŞK OLSUN*(DÜZENLENİYOR)
RomanceSINIRLAR AŞMAK İÇİNDİR,KURALLAR ÇİĞNENMEK İÇİN. HAYATTA HERŞEYİN BİR NEDENİ VARSA; "BENDE SANA AŞIK OLABİLİRİM". "YOL GÖSTERİCİM SANA AŞIĞIM". YANLIŞ ROL SERİSİ-ADI AŞK OLSUN...