SINIRLAR AŞMAK İÇİNDİR,KURALLAR ÇİĞNENMEK İÇİN.
HAYATTA HERŞEYİN BİR NEDENİ VARSA;
"BENDE SANA AŞIK OLABİLİRİM".
"YOL GÖSTERİCİM SANA AŞIĞIM".
YANLIŞ ROL SERİSİ-ADI AŞK OLSUN...
yeter artık! diye bağırdı ablam.sonuna kadar ısrarcılık etmeyecektim.şuan aşırı sinirliydi ve ben bu zamanlarda onun üstüne gidersem kötü geri dönüşler elde ediyordum.ılgaz cam kenarında ki gri pof pof'tan kıkır kıkır gülüyordu.tabi ablamın duymamasına özen göstererek ama ben duyuyordum ve onun gibi gülmemek için kendimi zor tutuyordum.
"peki gerçekten güzel olduğumu düşünüyorsan bu elbiseyi çıkarmayacağım."dedim.
"ben aşşağı iniyorum,kendi arkadaşlarını kendin karşılamalısın!"diye uyarıcı tonla konuşup çıktı.
gidip ılgazın yanına oturdum.ikimizde başımızı duvara yasladık.bu evde son zamanlarda,kilit sesi ve ayak sesinden başka bir şey duyulmuyordu.şimdi tüm eski,sahte dostlarım doğum günüm için aşşağı da içkilerini yudumluyor ve dedikodumu yapıyordu.yapacaklardı elbette.şirketin başına geçişim,bir serseriye aşık oluşum,eymen ve asyaya yaptıklarım bunları konuşmak için en iyi yeri seçmişlerdi.dudağımı büzdüm.
"eren bugün çok üzgündü.onu ilk defa böyle gördüm."
"neden?"dedi yüzüme doğru eğilip.
"bilmiyorum bana bir şey anlatmadı.defalarca sordum fakat hiç bir şey söylemedi.kötü bir şey olacak ve bunu çok derinden hissediyorum."dedim.
"umarım iyi bir şey olur ve yanılırsın."
"doğum günüme de gelmeyecek."
başımı iki yana sallayıp ayağa kalktım.kırmızı mini elbisemin kırışan taraflarını elimle düzeltim saçlarıma baktım aynadan.kısa saç bana kesinlikle yakışmıştı.hem ben şuna inanıyordum.
kadınlar saçlarını değil acılarını keser atar...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ılgaz ile birlikte partiye indik.beni görenler alkışlayıp ıslık çaldılar.onları uzun zaman sonra ilk görüşümdü.hatta merdivenin başında bekliyen bahar ve başağı görünce sevinçten kucaklarına atladım.geliceklerine inanmıyordum ama buradaydılar.mutluluktan dört köşe olmuştum.
"gelmişsiniz."dedim gülümseyerek.
"hey..fazla sevinme! pasta yemek için geldim."dedi başak.
tilkiye baktım masada ki yiyecekleri silip süpürmek ile meşguldü.başını kaldırıp bana soğuk bir ifade ile baktı.beni sevmek zorunda değildi ama bur da olmaları hoşuma gitmişti.
"bu ılgaz. en yakın arkadaşım."dedim.
bahar bütün içtenliği ile ona sarıldı.ılgaz çok şaşırmıştı.o bu tarz bir yaklaşımı beklemiyordu.başakta kuru bir sırıtış ile başını eğdi.
"bu yunus."dedim onu işaret ederek.
yunus,"merhaba."diyip yanımızdan geçti ve bahçeye çıktı.
sonra tilkiye döndüm,"buda..sen ona kısaca tilki de."dedim.
tilki ağzında ki lokmaları bitirip ılgazın önünde durdu. ılgaz ona elini uzatınca kibirli bir gülümsemeyle,"ben ersoyların elini sıkmam."dedi.
