Gözleri acıyordu. Sanki uzun bir uykudan uyanıyor gibiydi. Uğultular duyuyordu. Başı. Ah başı gerçekten çatlayacak gibiydi. Göz kapakları yapışmış gibiydiler. Bir el hissetti, o anda şiddetli bir ışık huzmesi beyninde şimşekler çaktırmıştı. Başını çekip gözlerini kapadı. Ellerini hareket ettiremiyordu. Her yanı sızlıyordu. Yine karanlıkla buluşuyordu...
Göz kapaklarını aralayıp baktığında bir hastane odasındaydı. Artık ellerini hareket ettirebiliyordu. Elleriyle yüzünü kapattı. Yüzünü kontrol etti. Sonra ellerine baktı. Kollarını hareket ettirdi. Başını çevirip odanın içine bakmaya başladı ve Christina yanındaydı. Ona bakıyordu. Gözlerini kocaman açmıştı ve Toprak ona düz ifadeyle bakıyordu. Yutkundu. Boğazı kurumuştu. Anlamış olacak ki bir bardak suyla yanına gelip onu sırtından destekleyip suyu içirdi ve onu yavaşça yatırdı. Ufak tefek olmasına rağmen gayet güçlüydü. Bir kez daha yutkundu.
"Christina."
Sesi çok boğuk geliyordu ve sersem gibiydi.
"Günaydın efendim."
Yine tiz ses. Bu ne sevinç Christina.
"Neler oldu?"
"Efendim sizin gördüğünüz başka bir hayat varmış. Rüya gibiymiş sanırım. Ama bir o kadar da gerçek."
Ağzını açmış dinliyordu çünkü anlamıyordu. O konuşmaya devam ederken Korhan geldi aklına. Duraksadı ve o anda sustuğunu da fark etti.
"Christina ne kadar zamandır uyuyorum ben."
"Yaklaşık bir senedir. Yaşam destek ve teknolojiyle beraber bir senedir buradasınız."
"Bir sene. O kadar olmadı ben buradaydım. Oldu mu?"
"Oldu efendim."
Aklı iyice allak bullak olmuştu.
"Christina lütfen bana efendim deme."
"Doktorun kesin emri var efendim."
"Doktor?"
Tek kaşı havada bakıyordu. Kapıdan birinin girmesiyle irkildi ve kapıya baktığında onun yakışıklı kapıda duruyordu.
"Korhan."
Saçları kısaydı. Yüzünde bir top sakal vardı. Bu değişik hali onu tanımasına engel olamazdı.
"Adımı nereden biliyorsunuz?"
"Bilmeme ihtimalim var mı ki?"
Yüzüne bakıyordu.
"Christina sen mi söyledin?"
"Hayır."
Yine o ince tiz ses. Ah beynimin içinde çınlıyordu bu kızın sesi. Genel de böyle değildi ama kendi yapıyor diye düşünmüyor değildi. Sonunda şu Efendim takısı da yoktu.
"Aa bak kimse senin adını filan söylemedi."
Bu cümle Toprak'a aitti.
"Çok garip bir kızsın sen. Gerçekten çok garipsin."
Duraksadı. Christina'ya döndü.
"Christina sen bana kimse bulunamamıştı demiştin. Korhan da Türk değil mi?"
Christina ona bakıyordu.
"Evet. Öyle söylemiştim ama senden sonra Harun ve Korhan'ı bulduk. İkisi de evet yaşama tutundu. Şu anda aslında sadece üçünüz varsınız. Korhan hasta bakımı konusunda gerçekten çok başarılıdır. Harun ise aslında şu ara bizimle değil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinçaltı
Science Fiction#3 Bilim Kurgu * Bilim Kurgu alanında Öne Çıkanlarda... ...Bilinçaltı... 1 Kız ve 4 Dünya... ------------------ 1 Dünya'nın içinde var olan 2. bir Dünya ve bundan ayrı olan 3. bir Dünya. 2. Dünya ne kadar gerçekse 1. Dünya o kadar gerçekti. 3. Dünya...