"Media da müziğimiz. Bir bölüm daha gelecek ve o Son Söz olacak. Orada belki sorularınıza cevap bulabileceksiniz belki de bulamayacaksınız. Bir şey diyemiyorum. Spoiler veremiyorum. Seviliyorsunuz. İyi Okumalar. ♥ "
------------------------
Hala dans etmeye devam ediyorlardı. Kar ince ince yağarken müzikleri onlara eşlik ediyordu.
Stay with me (Benimle Kal)
Ne bir korku vardı ne de bir üşüme hissi...
"Toprak."
"Efendim."
"Sormayacak mısın?"
"Anlat. Duymak istiyorum. Hazırım."
"Ben Korhan Karahan. Sultan ve Salim'in biricik tek evlatları. Babamdan sonra Karahan şirketinin başına geçen genç iş adamı. Anne ve babası tarafından çokça sevilen ben işleri batırdım. O gün İstanbul'dan çıkmıştım. Arabayı kendim kullanıyordum. İzmir otobanında hızla ilerliyordum. İstanbul da ki şirketimiz batmak üzereydi ve ben ihale için İzmir'e geliyordum. Bu şirket benim için çok önemliydi. Bu şirket benim hayatımdı."
"Sevgilim bir iş adamı."
"Evet. Şirketi batmak üzere olan bir iş adamı. Bir arkadaşımla beraber ortak olarak girmiştik. Her neyse. İzmir'e gelirken telefonda Yonca ile konuşuyordum. Yonca ile anlaşamıyordum. Gözü çok yükseklerdeydi."
Oldukalrı yerde durmuş ve birbirlerinden ayrılmadan Korhan'ın anlattıklarını sessizlik içerisinde dinliyordu.
"Kavga etmeye başladık. Yonca bana senden ayrılıyorum dediğinde bir anlık sadece bir anlık direksiyon hâkimiyetini kaybettim. Arabam takla atmaya başladı ve sadece hatırladığım Yonca'nın benim için bittiğiydi."
Alnını alnına yasladığında etrafları aydınlamaya başlamıştı.
"Korhan hatırlıyorum."
"Neyi?"
"Hayatımı hatırlıyorum Korhan."
"Söyle. Anlat. Bitecek bu gece bu dünya."
"Ben Toprak Deniz."
Adım soyadım ne kadar da uyumlu değil mi?
"Tunç ve Selma'nın biricik tek kızlarıyım."
Bilirsiniz ki bir ailenin bir kızı varsa en çok onun üstüne düşülür. Evet, bu durum onlarda da geçerliydi. Fakat ona rağmen o şımarık bir kız hiç olmadı. Ağır başlılığını koruyan, vakur olan, terbiyeli, akıllı, uslu bir kız oldu. Her zaman sevdi ve bazen sevildi ve bazen de kıskanıldı. Yalan mıydı? Tabi ki değildi.
"Tunç babam. Babam aslında bir öğretmen. İlkokul da sınıf öğretmenliği yapıyor. Çocuklarla içli dışlı ve çocukları çok seviyor. Tek fark babam kız çocuklarını daha çok seviyor. Bu yüzden bana ayrı bir düşkün. Selma annem. Annem de bir öğretmen."
Öğretmen, öğretmen ile evlenir mantığı doğru. Aslında hep böyle değil midir?
"Annem bana daha düşkündür. Tam bir kafa dengidir. Her şeyime ayak uydurur. Benimle her şeyi yapar. Annem benim yegânemdir. Sultanımdır. Kraliçemdir. Böyle güzel bir aile de büyüdüm. Her şey de benim kararlarım geçerliydi. Ailem çok anlayışlıydı. Bir gün Sedat ile tanıştım. Sedat ile nasıl olmuştu, çıkmaya başlamıştık. Aslında çok iyi anlaşıyorduk. Bir sorunumuz yoktu ama son zamanlar da artık yalan söylemeye başlamıştı. Bir dediği bir dediğini tutmuyordu. Kızmıştım ve bittiğini işte o gün söylemiştim. O gün, düşündüğüm son gün. Bir türlü hatırlayamadığım gün. Sedat ile ayrıldığımız ve benim evden çıkıp gitmem. Sedat bizim eve gelmişti. Kavga etmiştik. Ayrıldığımızı kabullenememişti. Kolumu tutmuştu. Canımı yakıyordu ve bir de beni çekiştiriyordu. Kolumu çekip eve girmek yerine nedense yola doğru çıkmıştım. Sedat peşimden geliyordu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinçaltı
Ciencia Ficción#3 Bilim Kurgu * Bilim Kurgu alanında Öne Çıkanlarda... ...Bilinçaltı... 1 Kız ve 4 Dünya... ------------------ 1 Dünya'nın içinde var olan 2. bir Dünya ve bundan ayrı olan 3. bir Dünya. 2. Dünya ne kadar gerçekse 1. Dünya o kadar gerçekti. 3. Dünya...