Herkese merhaba :) yeni bölüm geldi. Umarım beğenirsiniz. Bir arkadaşımızla bir konuşma geçti aramızda. İlham kaynağım soruldu. İtiraf ediyorum ; bir t-rap hastası olarak ilham kaynağım SANCAK ❤️ evet onun şarkılarını dinleyerek çıkıyor bu bölümler ortaya. Neyse yine çok konuştum. İyi okumalar. Bu arada facebook grubumuza katılmayı unutmayın...
Facebook ; Zoraki Mafya - WattpadMulti ; Mr. Erdem ❤️
Bölüm şarkısı ; Sancak / Gün olur beni unutursan başkalarında...
---------------------------------------------🚬 Ezra Erdem 🚬
İnsanlar, sevdikleri ve değer verdikleri şeyleri korumak adına herşeylerini ortaya koyardı. Onlara zarar gelmesindense kendi canlarını alınmasına razı gelirlerdi. Çünkü, onları kaybetme korkusunu en derinlerinde yaşarlardı.
Benim sahip olduğum en değerli şey ise ne şanım ne de şöhretimdi. Benim sahip olduğum, uğurunda canımı düşünmeden vereceğim en değerli şey Şebefruzumdu. Karanlığımın aydınlık ışığı. Cennetimin en güzel köşesi, cehennemimin en yakıcı ateşiydi. Bir yandan yüreğimi yakıp kavuran, diğer yandan içimi ferahlatan güzelliği.
Bıraksalar, son nefesimi verene kadar izleyeceğim kadını, elimden almaya çalışıyorlardı. İzin vermeyeceğimi bile bile hemde. Böyle bir aptallığı yapan aptal, kendi çok iyi saklıyordu. Ama ne demiş atalarımı ; çekirge bir zıplar iki zıplar üçüncüde Ezra Erdemin kucağına düşer. O zaman o çekirgeyi alıp, un ufak edeceğim ellerimde. Yavaş, yavaş.
Hiranın yüzüne düşen saç tutamını kulağının arkasına iterken gülümsedim. O sırada çalınan kapı ile hızla yerimden kalkıp silahı elime aldım. Kapıya nişan alırken, kapı tekrar çalındı ve Ayhanın sesini duydum.
"Ezra, benim Ayhan. Aç kapıyı." Hızla silahı belime yerleştirip kapının önündeki koltuğu çektim. Kapıyı açıp Ayhanı ve getirdiği bir düzine adamı gördüm.
"Adamları ormana yerleştirdim, peşinizdeki adamlardan iz var mı bakıyorlar. Ne olur ne olmaz diye eve de fazladan adam diktim."
"Ayhan sıkılmaya başladım artık. Bana o piçi bul. Leyl-i Târık olmak istemediğim halde, zorla olmamı istiyorlar galiba. Ortalığı kan gölüne çevirmeden bana bul onları !"
"Sen merak etme. O piçler her kimse hepsini tek tek önünde diz çöktüreceğim." Dedi gülümseyerek. Ve biliyordum, ne dediyse yapardı o.
"Hadi gidelim artık." Başımla onaylayıp içeri yöneldim. Hirayı kucağıma aldığımda irkildi, kulağına yaklaşıp "Şştt, gidiyoruz. Uyu." Dedim ve kendime daha çok çektim. Bedeni rahatlarken bir elini boynuma dolayıp, kafasını göğsüme yasladı.
Seri adımlarla barakadan çıkıp, hazırda bekleyen arabaya bindim. Korumalarda arabalarına yerleşince yola çıktık. Bakışlarım kucağımda mışıl mışıl uyuyan Hiraya kaydı. Bana bir şans vereceğini söylemişti. Tek bir şans. Ve ben bu şansın tek bir zerresini bile ziyan etmeyecektim. Asla.
"Abi geldik." Korumanın açık tuttuğu kapıdan bana seslenmesi ile kendime gelip arabadan indim. Eve girip, Hirayı odasına götürdüm. Yavaşça yatağına bırakıp ayağındaki ayakkabıları çıkardım. Üzerine pikesini de örtüp çıktım odadan.
Salona girdikten kısa bir süre sonra Ayhanda girdi.
"Bir şeyler bulabildin mi ?"
"Şimdilik bir şey yok ama adamlar araştırıyor. Sen şimdi git dinlen, sabah önüne koyacağım o itleri." Sinirle yüzümü sıvazladım.
"Ne dinlenmesinden bahsediyorsun Ayhan ? Yer altının en karanlık mafyası tehdit ediliyor. Ama ben, o sikik herif kim onu bile bulamıyorum !" Ayhan gülümseyerek elini omzuma koydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şebefruz
General FictionEzra Erdem, karanlığın adamı değildi. O tam olarak karanlığın kendisiydi. Bizim hikayemiz toz pembe değil, grinin en sisli haliyle başlamıştı. Babamın borcuna karşılık, Türkiyenin gelmiş geçmiş en acımasız mafyasına verilmekti kaderim. Çok ilkel...