4.BÖLÜM

11.1K 671 18
                                    

"Ne yapıyorum..?"

Önce yutkundu.

Yavaşça kalktı üzerimden. Sonra elini ensesine koyup ovmaya başladı.

"Neyi olacak! Beni uyandırmaya çalıştığında insan gibi uyandır!"

Bende koltuktan kalktım ve burnumu dikleştirerek konuşmaya başladım.

"Eğer kış uykusuna yatmış olmasaydın bende bunu yapmak zorunda kalmazdım. Ama ayı olduğunu daha buradan belli ettin."

"Senin dilin fazla uzadı bakıyorumda!"

"Doğruları söylemektendir belki de."

"Of Elif! Yemekleri hazırladın inşallah. Ya da yok sen onu da becerememişsindir."

"Ha! Ha! Ha!"

Mutfağa doğru giderken arkamda bana bakan Ali'ye "Ellerini yıkamadan bir metre yaklaşamazsın! Ayrıca şu televizyonu da kapat,maç sesi duymak istemiyorum!" diye bağırıp yemekleri tabaklara koymaya başladım.

Ali'nin itiraz etmeden yukarı çıkmasına şaşırmadım değil hani. Yani size kaçıran adamın sözünüzü dinlemesi de ayrı bir ironi.

Az önceki olduğumuz durum yüzümü kızartırken saçma bir şekilde panik olmuştum. Bu adam dengemi bozuyor resmen!

"Ee hadi açlıktan ölüyorum."

"Tamam otur işte masaya ben getiriyorum yemekleri."

Yemekleri masaya koyduktan sonra da suyu unuttuğumu fark edip tekrar tezgaha bakındım ama yoktu.

"Ali su?" Sorumla Ali kahkaha atarken ben kaşlarımı çatıp ne yaptığını anlamaya çalışıyordum.

"Az önce yüzüme boca ettiğin sudan mı bahsediyorsun? Valla bilemeyeceğim."

Kafamı bırakıyorsun adamda?!

"Hıı evet ya,ben unutmuşsam demek. Dolaptaydı."

Ben buzdolabından suyu alırken bir şeyler mırıldanıyordu ama sesi fısıltının da fısıltısındaydı kısacası duymadım.

Dolaptan suyu alıp masaya ilerlerken oturmadan bardakları doldurmak istedim ama dokunduğum her şey beni rezil etmek için anlaşmış gibiydi. Evet suyu döktüm.

"Dünyanın en beceriksiz ve sakar insanını kaçırdığım için kendimi tebrik ediyorum."

"Yani herkesin başına gelebilecek bir şey abartmasan!"

"Aslında haklısın biri herkesin başına gelebilir ama aynı gün hepsi sadece sakar insanların başına gelebilir."

Gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Sonuna kadar haklıydı.

"Sen yemeğini yesene ya."

"Zehir katmadın değil mi?"

"Bulamadım." güldü..

Sessizce oturup yemeğimizi yemeye başladık. Saate bakınca ikindinin okunmasına 5 dakika falan kalmıştı. Yukarı çıkmak için ayaklandım ki Ali kolumdan tuttu. 'Ne oldu?' der gibi bakıyordum ona ama o gözlerime bakmaktan başka bir şey yapmıyordu. Artık Allah katında eşim olduğu için mi bu kadar rahattım bilmiyordum ama gözlerimi gözlerinden çekmek hiç bu kadar zor olmamıştı.

"Yemek.. Yemek yemeden nereye gidiyorsun?"

"Iıı benim bir işim var da o yüzden şey ettim ya-yani kalktım."

"Ne işin var?"

"Namaz.." deyince kolumu bıraktı ve önüne döndü.

"Tamam."

ÇÖL YAĞMURUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin