[BTS] OUR STORY ✔

PART7 NAMJOON&MI KYONG

Nam Joon'dan

Evet kesinlikle herkes Soo Jung ve Jin'in gitmesini bekliyormuş. Mi Kyong ile Sae Jin şirkete geldikten sonra Jungkook Sae Jin ile kaçar gibi gitmişti. Mi Kyong ile gergindik ve şirkette bir odada tıkılı kalmak bunu daha çok tetikliyordu.

  Daha fazla dayanamamıştım. Kendimizi şirketten dışarı attığımızda yürüyüş boyunca suskunduk Mi Kyong çekingen ve sessiz bir kızdı ve bu yüzden onunla ne konuşmam gerektiği hakkında pek fikrim yoktu . Güzel bir kızdı siyah uzun saçları biçimli dudakları  ve ona çok yakışan güzel bir gülüşe sahipti ve her şey düzelmeye başladığında oldukça yakın olmuştuk. Ona alışmıştım , sakinliğini seviyordum. Mi Kyong kendi içinde yaşıyordu ve bu onu tanımam için bir his oluşturuyordu ve bu his içimde beslediğim duyguları da daha çok canlandırıyordu ama nasıl açılmam gerektiği hakkında pek bir fikrim yoktu.

"Oturalım mı? "Dediğinde ona döndüm

"İçecek bir şeyler alıp geliyorum" dediğimde başını sallayıp bir banka oturdu.

Onu bekletmemek için adımlarımı hızlandırdım, kahve dükkanına girip iki tane kahve söyledim beklerken bir yandan Mi Kyong'a bakıyordum olurda giderse diye korkuyordum neden bilmiyorum ama hep gözümün önünde olmasını istiyordum.

Kahveleri alıp su birikintilerine basmamaya özen gösterip Mi Kyong'un yanına ulaştım.

Kahveyi uzattığımda gülümseyip parmaklarının arasına aldı. Yanına oturduğumda oturduğu yerde diklendi.

"Hava çok güzel" demişti. Belli ki o da benim gibi konu bulamayanlardan. Çünkü hava pekte iyi değil çıkmadan önce yağmur çiselemişti ve görünürde kara bulutlar vardı

"Yağmur yağacak gibi"

"Yağsın, bir zararı yokki. Yağmurun bile bizi götürdüğü duygular başka verdiği hissi seviyorum"

Dediğinde gülümsedim konuşmayı cidden iyi beceriyordu.

"Kendinden bahsetsene biraz"

"Adım Lee Mi Kyong yirmi bir yaşındayım. Kitap okumayı ve resim yapmayı severim"

"Temel şeyler değil de içindekilerden daha çok bahsetsen "

"Öğrenmek istemezsin, çünkü ben de nasıl olduğunu bilmiyorum. Aslında Bang Pdni bize bu oyunu söylediğinde başta pek istemedim çünkü insanları kandırmayı sevmem sonra kabul ettim işte belki de hayatıma bir renk katar diye sonra her şey eskisinden de iyi oldu yani sizinle tanışmak kızlarla tanışmak bana çok özel şeyler kattı.'