[BTS] OUR STORY ✔

BUZLAR ERİDİ

Soo Jung

Tüm gün iş arama işlerinden sonra Jin gelen telefonla şirkete gitmiş, ben de kızları bir kafede buluşmaya çağırmıştım.

Kızlar gelmeden kafede bir masa tutup garsona yerimizi ayarlattıktan sonra oturup kızları beklemeye başladım. Çok geçmeden Ji Hyun ve Sae Jin gelmişti.

"Buldunuz mu iş? " diye sorduğumda

"Yok yaa, bize iş falan yok yani" demişti Sae Jin

"Aynen ya iş geçmişimiz olmadığı için almıyorlar ya da ilanı kaldırmayı unutmuşuz diyorlar" demişti Ji hyun

"Biz ancak garsonluk yaparız da biliyosun o da senle olmuyor" demiştim Ji Hyun'a

Mi kyong ve Kyung Mi'de gelmişti masada yerlerini alırken,

"Buldunuz mu?" Diye sorduğumda olumsuzca başlarını salladılar.

"Yani ülkede sanırım çalışan elemana ihtiyaç kalmamış anlamadım ki" demişti Mi Kyong

"Şimdi ne yapacağız?" Diye soran Kyung Mi'nin sorusuyla hepimiz derin düşüncelere dalmıştık.

Kapıdan Taehyung  ve HaNeul girdiğinde bakışlarımız onlara döndü.

"Sevgilim size emanet" diyen Taehyung ile hepimiz gülümsemiştik.

"Ne de kıymetli sevgilin varmış, merak etme o benim kaç yıllık arkadaşım " demişti Mi kyong

"Lütfen kıskanmayın" demişti Taehyung ,

"Tamam merak etme git artık" demişti Ha Neul

"Taehyung ! Abilerine ve küçük kardeşine söyle akşam bize gelsinler bu konuyu tartışmak için" Dediğimde

Başını sallayıp Ha Neul'un yanağına bir öpücük koyduktan sonra gitmişti

"Çok romantik" demişti Mi kyong, üzgün bir şekilde.

"Birileri kıskanıyor" demişti Ji hyun  ki öyle görünüyordu.

"Ne kıskancam ya " demişti imalı bir ses tonuyla.

"Bir şeyler yiyelim sonra eve geçeriz. Hem Cho Hee'ye de bakarız ne durumda diye."

"Arayıp konuştum ama eve döndüğünü düşünmüyorum " demişti Kyung Mi

"Peki nerde olabilir ki?" Diye soran Sae Jin'e bakıp

"Söylemedi ama aklımdan bir yer geçiyor" dediğinde aklıma bir fikir gelmişti.

Jin'den

Üyelerle şirkete gelmiştik. Jhope şarkısını tamamlamış bize dinletmek için bizi odaya çağırmıştı ama henüz gelmeyen Taehyung ile onu beklemeye karar verdik.

Suga morali bozuk bir şekilde içeri girerken bakışlarımız onun üstünteydi. Gelip koltuğa oturmuş hiçbir reaksiyon vermemişti.

"Hyung takma bu kadar kafana" diyen Jungkook'a bakmıştı.

"Hayatında bu kadar zorluk çekerken benim yaptığım onu tehdit edip üzmekti hayat ona bu kadar kötü davranırken benim anlayışlı olmam gerekirdi." demişti ve böyle güzel cümleyi bir anda kurmasına şaşırmıştım.