Medya: Kenan
Dediğim gibi her bölüm bir okuruma ithafen yazılacaktır. Bu bölümü biricik kardeşim PlaneEsVita'ya yazıyorum. İyi okumalar canlarım <3
"Senin için bu tarih uygun mu, canım?" diye sordu Sedef karşısında oturan nişanlısına. Fakat nişanlısının sadece bedeni onunla beraberdi. Aklı Allah bilir neredeydi!
"Eymen?" derken elindeki çatalı masanın üzerine bırakmış, kaşlarını çatmıştı. Kendisi konuşup, nişanlısının öylece oturması için buluşmamışlardı değil mi?
"Eymen!" diye bağırınca Eymen dahil restoranda ki herkes genç kadına bakmıştı.
"Madem beni dinlemeyeceksin yahut konuşmayacaksın ne diye çağırıyorsun buraya?"
Genç adam nişanlısının bu öfkesi karşısında afallamıştı. Aslında dinliyordu fakat bir yerden sonra kafası gördüğü görüntüye doğru kaymıştı. Kendisi bile bunun farkında değildi. Buraya nişanlısıyla aralarını düzeltmeye gelmişti fakat aklı neden o küçük kıza kayıp duruyordu! Bedeninde neden soğuk rüzgar esiyormuş gibi üşüyordu? Kendi babasından yediği tokatlar bile canını yakmazken genç kızın tokat yemesi neden onun canını yakmıştı? Ona neydi ki!
"Affedersin. Dalmışım."
"Neye bu kadar daldın?" Ona söylemez ki içinde hissettiği boşluğu. Bu boşluğu oluşturan nedeni. Kendisi bile bilmiyorken nasıl söyleyecekti? Tekrar sessizliğine döndüğünde genç kadın derin bir nefes alıp verdi. Böyle olmayacaktı! Barışmaya, aralarını düzeltmeye gelmişti fakat adam derin düşüncelerle boğuşurken bu imkansızlaşıyordu. Onun yüzünü gördükçe öfkesi daha da artıyordu. Onu tanıyamıyordu. Garip davranıyordu. İlk defa bu kadar sessiz ve düşünceliydi. Çantasını omzuna takıp ayağa kalktı.
"Seni bu kadar düşündüren şeylerden kurtulduğunda konuşalım. Bu garip davranışların moralimi bozuyor. Sonra görüşürüz." deyip kapıya doğru yürüdü. Genç adam kadının gidişini izledikten sonra dirseklerini masaya dayadı. Yüzünü elleri arasına alıp iç çekti. Neden garip davranıyordu? Neden garip hissediyordu? Nişanlısıyla aralarındaki soğukları düzeltmek için gelmişti fakat içindeki gayenin tam tersini yapmıştı.
Kenan izlediği videoyu tekrar tekrar oynatıp gördüğü şeyin doğru olup olmadığından emin olmak istiyordu. Bu videoyu yüzlerce kez izlemişti fakat adamı daha önce görmediği için umursamamıştı. Fakat bu bir tesadüf olabilir miydi? Tesadüfen orada olmuş olabilir miydi? Bu nasıl tesadüftü! Hastanede ki adamın ifadelerini, yaptıklarını düşünmeye çalıştı. Oldukça endişeli, korkmuş ve tedirgindi. Peki neden? Canan'ın yaralanmasıyla onun bir alakası yokken o adamın endişelenmesi tuhaftı. Ya adını söylemesine ne demeli? Oturduğu koltuktan ayağa kalkıp bir ileri bir geri dolanmaya başladı.
"Hayır, hayır! Bunlar tesadüf olamaz. Olamaz. Peki kim bu adam?" Bilgisayarın ekranın görünen yüze döndü. "Sen kimsin?!" diye mırıldandı.
Canan'a bunu söylemeli miydi? Fakat hiç bir şeyden emin değildi. Adamın kim olduğundan, amacının ne olduğundan, onlardan ne istediğinden emin değilken ortalığı zelzele vermek doğru olmazdı. Canan'ı tanıyorsa biliyordu ki kıza söylediği an gidip adama bunu sorardı. Söz konusu Zeynep oldu mu düşüncesiz davranıyordu. Aklını tamamen kaybediyordu. Bunu ona söyleyip her şeyi alt üst edemezdi. İlk olarak bu patron bozuntusunun kim olduğunu, onlardan ne istediğini öğrenmeliydi. Bu videodaki pozisyonunu sorgulamalıydı. Kalktığı yere tekrar oturup ellerini birbirine bağladı. Ekrandaki adama kaşlarını çatarak baktı.
"Seymen Ertel... Sen kimsin? Amacın ne?" diye kendi kendine konuştu.
"Hayırdır, Kenan? Kiminle konuşuyorsun?" diye genç kızın sesini duyunca laptobun ekranını hızla kapattı. Yüzünü kadına çevirip yüzüne sahte bir gülümseme ekledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Bir Kadın
Storie d'amoreTrajik bir olay bir hayatı soldururken iki hayatı yaşanılmaz kıldı. Ve beraberinde duygular kalbe mühürlendi. Aşk bir insan için biterken, bir diğeri için yeni başlıyordu. Küçük bir kadın, büyük bir AŞK! Adam bir adım için her şeye hazırken, kadın t...