34.BÖLÜM
Aşk...Bir insanı sürgünede yollayabilir,
mutluluktan ayaklarını yerden kesip gökyüzüne de uçurabilir. Şu anda benim için ikinci seçenek geçerliydi.Bir kadın aşık olduğunda bedeninden önce ruhunu ve kalbini teslim edermiş karşısındaki erkeğe... İşte tam olarak o haldeyim. Aleksi ben onunla tartışırken yavaşça içime ruhuma ve kalbime sızmıştı.Ağırlığını bedenimin üzerinde hissettiğimde gözlerimi yavaşça açtım. Okyanusları andıran mavi gözlerinde kendimi kaybettiğimi sandım. O kadar büyük bir arzuyla bana bakıyordu ki. İlk kez, hayatımda tam anlamıyla ilk kez kendimi çekici bir kadın olarak hissettim. Öpüşmekten şişmiş dudaklarımı zorlukla araladım ve adını fısıldadım.
"Aleksi" diye fısıldadım. Başını eğdi ve burnumun ucuna bir öpücük bıraktı.
"Adımın kulağıma bu kadar güzel geleceğini bilmiyordum." dedi boğuk bir sesle. Küt küt atan kalbimle içimdeki korkuyu hissettim.
"Korkuyorum." diye fısıldadım. Güçlü parmakları ile yüzümü okşadı.
"Neden sevgilim."dedi.
"Beni bırakıp gitmenden." dedim. Bu kez beni kaşlarımın arasından öptü.
"Ya sen beni bırakırsan." dedi. Şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırdım. Ardından hızla başımı sağa sola salladım.
"Ben seni bırakamam ki."dedim yavaşça.
"Pelin." dedi gözlerimin içine bakarak. Ama devam ettim.
"Bırakamam, çünkü seni seviyorum." Bir an bana baktı. Ardından elini enseme koydu ve başımı hafifçe kaldırdı.
"Sen sevgilim." dedi.
"Ruhuma işleniyorsun."Dudaklarını dudaklarımda hissettiğimde daha fazla karşı koyamayacağımı biliyordum. Koymak istemediğimide... Arzuyla ama çoğunlukla aşkla ona cevap verdim... Anlayamadığım tüm duygular bedenimi hızla ele geçirirken mırıldandı... "Bu geceyi sevgilim,asla ama asla unutmayacağız..." Unutmayacağımı biliyordum... Tenimde alevden izler bırakan bu dokunuşları nasıl unutabilmiştim....
Beni tutkuyla öperken eli elbisemin düğmelerine gitti ve tek tek açmaya başladı. Önden düğmeli olan elbisemin düğmeleri ile uğraşırken söylendi.
"Lanet olsun." Ardından tek bir hareketle elbiseye asıldı ve kopan düğmeler etrafa yayılırken üzerimden ağırlığını kaldırdı. Açık camdan içeri giren rüzgar bedenimi yaladı ve bu heyecanımı daha çok arttırdı.
"Aleksi." dedim endişeyle. Bakışlarını bana çevirdi.
"Üzgünüm tatlım, kendimi kontol etmeye çalışıyorum ama seni o kadar çok istiyorum ki." dedi bakışlarını iç çamaşırlarımla kaptı vucudumda dolaştırarak. Utandım, biliyorum saçma.Onunla hatırlamasamda yattım . Ama yinede utanıyorum. Hafifçe doğruldu ve üzerindeki gömleği parçalarcasına çıkardı.
"Sana dokunmak için çıldırıyorum.Bunu daha önce yaşadığımızı biliyorum ama hatırlamamak beni delirtiyor."
Şaşkınca ona baktım.Elbisemden geriye kalanları kollarımdan sıyırdım.
"Bana hatırladığını söylemiştin." dedim. Dudağının kenarı kıvrıldı ve kalbim daha hızla atmaya başladı.
"Hayallerimi anlatmış olabilirim." Gözlerimi kıstım.
"Yalancısın." dedim. Alltındanki pantalondan kurtuldu ve iç çamaşırı ile ayakta dikildiğinde bir an nefes almayı kestim.
Podyumda gezinen bir çok mankene taş çıkarabilirdi. O kadar kusursuz ve bir erkek için okadar güzeldiki.