(antattıklarımın fotoları yukarda) (Tolganın daha küçüklüğünün fotosunu bulamadım.)
Nazlının ağzından
Zengin ailenin çocukları olmamıza rağmen zengin Sokakların en fakir görünümlü evi bizimdi. 2 katlı ahşap bi ev. İçerisi de şöyle girdiğinizde karşınıza çıkan kocaman bir oturma odası. Oturma odasının yan tarafında bi kapı o da mutfağa çıkıyo. Ufacık daracık bi mutfak. Mutfağın 3-4 adım ötesinde küçük bir tuvalet. Üst katta bizim üçümüzün odası. Hepimiz farklı odalardayız. Ortak bi tane tuvaletimiz var oda aşağıdaki tuvalet işte. Ev bu kadar.
Alinin ağzından
Evi Nazlı anlattı bende üçümüzün nasıl tanıştığını anlatıyım. Biz Nazlıyla zaten 3 yaşından beri arkadaşız. Evlerimiz yan yanaydı. Tuğçe ise ilkokulda taşındı bizim evin karşısına. Yani bizimki mahalle dostluğu. O zamandan beride hiç birbirimizden ayrılmadık.
Tuğçenin ağzından
Bende bizi anlatıyım. Aliden başlıyım. Ali biraz gönül çalan olmasının dışında adamın dibidir. Böyle masum bişeydir. Ama kurnazlığı da fenadır. Nazlı olgundur. Ama eğlenmeyi iyi bilir. Daha önceden aşkla ilgili ufak bi hata yaptığından dolayı ailesi ve Ali hariç her erkeğe karşı serttir. Ben ise kimseyi takmam kafaya. Ben ne istersem o. Herkese fazla güvenirim. Her bana iyi bakan erkeği beni seviyo sanarım. Ondan dolayı kendime şıpsevdi dedim.