Emre
Müdür hepimizin gözünün içine baktı. Tövbe yarabbim sanki atom parçalıcaz. Biz çıkana kadar akşam olmuştu. 1 saatte toplanma falan saat 6 olmuştu.
-Hocam hadii!!!
Müdür:Tamam. Şimdi dikkatle dinleyin sonra neydi diye sormayın.
İlk görev çadırları hazırlama. Bu görevi Selen ve Ceyda, Buğra ve Murat bide Ali ve Selin yapıcak.
Zaten fazla kişi değildik. 16 kişi bide hocalar 20 kişiyiz.
Müdür:2. Görev ormandan yakacak içecek ve yiyecek toplama. Bu görevi Ülkü ve Semih bide Nazlı ve Savaşa veriyorum.
Savaş:Hocam Nazlının bileği burkuk.
Selen:Bizene yaa bizim da bacağımız ağrıyo.
Buğra:Benim de başım ağrıyo.
Müdür:Bahane yok. Herkes yapıcak. Son görev ateş yakma ve oturacakları hazırlama. Bu görevi Zehra ve Kaan,
Dinçer ve Gökay bide Emre ve Tuğçeye veriyorum.
Herkes uflaya puflaya işine gitti. Bizde başladık yerleştirmeye.
-Bence oturmak için odun kullanalım. Gökay:Odun nerden bulucaz??
-Bak şurda var. Gel kardeşim biz onu buraya taşıyalım.
Dinçer:Abi hepimiz sığmayız ki.
Zehra:Bitane daha bulalım.
Tuğçe:Siz Kaanla bulmaya çalışın. Bulduğunuzda Dinçere seslenin.
Zehra:Tamam hadi gidelim Kaan.
Biz odunu getirdik onlarda aramaya gitti.
-Eee ateş yakmayı bilen var mı?
Kimseden ses çıkmadı.
Tuğçe:Aaa dur ben biliyorum.
-Yak o zaman.
Tuğçe:Ee yakacak bişey yokk.
Gökay:Hoca diğerlerine verdi o görevi.
Tuğçe:O zaman Nazlıları bekleyelim.
Koşarak Zehra geldi.
Zehra:Kocaman bi odun bulduk. Hadi gelin peşimden.
Odunu getirdik ve yerleştirdik.
-Dinlenelim artık. Yani Savaşlar yakacak getirene kadar.
Kendimizi çimene attık. Biraz yattık.
