29. Bölüm

326 14 0
                                    

Komiser Serkan, öldürülen Mardinli Bekir'in sahip olduğu pavyonun salonunda sağa sola koşuşturan ve hep bir ağızdan konuşan insanların arasında olan biteni izliyordu. Bütün müşterileri, pavyon çalışanlarını ve konsomatrisleri salonda toplamışlardı. İçeride ise Olay Yeri İnceleme ekibi Bekir'in odasında her yeri inceleyerek ipuçlarını topluyorlardı. Serkan, çavuşla anlaşıp salonda toplanan insanlardan öncelikle müşterilerden başlayarak teker teker konuşmak için boş olan bir odaya geçti. Gelen adamların isimlerini birer birer not defterine kaydettikten sonra telefonundaki robot resmi gösterip tanıyıp tanımadıklarını soruyordu. Bir saat kadar sonra müşterilerle olan konuşmalarından hiç birşey öğrenemeden geri salona gönderdi. Adamlar ya hiç görmediklerini ya da tanımadıklarını söylemişlerdi. Sıra ile kadınları almaya başladı. Onların da aynı şekilde isimlerini alıp, fotoğrafı göstererek bilgi almaya çalıştı ama gelen dört kadında olumsuz yanıt verdiler. Gelen kadınların kimisi ağlıyor kimisi de sinir krizinden sürekli sigara içiyordu. Beşinci olarak içeriye giren esmer  kadın, ağlamaktan gözleri şişmiş ve kıpkırmızı olmuş bir şekilde Serkan'ın karşısındaki sandalyeye oturdu. Gözlerini yere doğru çevirmiş boş boş bakıyordu. Serkan,  masanın üzerinde duran sigara paketini kadına doğru uzatarak;

-" Sigara içermisin? İstersen al bir tane yak. Biraz sakinleşirsin."

Başını kaldırıp uzatılan paketten bir tane alıp yakan kadın, dumanı içine öyle derin derin çekince Serkan, kadının uyuşturucu kullanabileceğini düşünmekten kendini alamadı.

-" Teşekkürler Komserim."

-" Adın nedir senin?"

-" Leyla, Leyla Şenyurt. "

-" Sen bir şey görebildin mi Leyla? Mesela  Bekir'i, kendisini öldüren adamla içeriye odasına  giderken görmüş olabilir misin? "

-" Hayır Komserim. Biz zaten arka taraftaki odamızda hazırlanıyorduk. Sizin geldiğinizden dahi haberimiz olmadı. Garson Cemal gelip söyledi bize 'Bekir abi öldürülmüş' diye."

Serkan'ın ümitleri yavaş yavaş kırılıyordu. En azından birilerinin görüp tanıyabileceğini düşünüyordu. Vakit geceyarısını biraz geçmiş, günün yorgunluğu kendini göstermeye başlamıştı. Masanın üzerindeki telefonundan robot resminin çizildiği Bin Halim'in fotoğrafını kadına göstererek ;

-" Yani onları görmediniz. Peki bu resimdeki adamı hiç gördünüz mü?"

Kadın telefondaki resmi görür görmez tanıdı. Resimdeki kişi, daha bir gece önce beraber olduğu adamdı . Hatta sevişirken gözü adamın sol omzunda ve karnındaki yaralara takılmış ve onların mermi yarası olduğunu anlamıştı.

-" Komserim, ben bu adamı tanıyorum. Bekir abim, ben ve Fatma'yı dün gece geç vakitte işe götürmüştü. Götürdüğü adamlardan birisi de buydu."

Serkan, aldığı cevap karşısında heyecanlanmıştı. Bunu duymayı beklemiyordu. Telefonu karşısındaki kadına biraz daha yaklaştırarak yeniden sordu.

-" Emin misin?  Bak bu çok önemli."

-" Evet Komserim, kesinlikle eminim. Beraber olduğum adamı tanımayacak mıyım.

-" Nasıl, nerede buluştunuz?"

-" Bekir abi, Zeytinburnu tarafında bir parkın yanında bizi arabayla beraber adamlara bıraktı. İki kişiydiler ve diğer adam Bekir abinin arkadaşıymış. Eskiden tanışıyorlarmış. Adamlarla beraber evlerine gittik. Gece beraber olduk ama sonra ne olduysa sabah çok erken saatte bizi taksiyle yolladılar. "

-" Şu beraber gittiğin arkadaşın, ne idi adı?"

-" Fatma."

-" Evet. Nerede şimdi?"

ÖLÜM YOLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin