Yemek biteli saatler olmuştu ve Berk kızı sanki eve gündeliğe çağırmış gibi iş yaptırıyordu. Güneş ışığından geriye kalan son kırıntılarda batmak üzereyken ben kendimi koltuğa attım ve eve şöyle bir göz gezdirdim. Ömer de hemen arkamdan kendini yan taraftaki koltuğa bıraktı.
"Çok yoruldum."
"Sen mi ben mi?" diye geveledim. "Hayatımda ilk defa bu kadar çok iş yaptığımı hatırlıyorum."
"Bundan sonra böyle."
Yan tarafımda ki yastığı kucağıma bastırdım, ben bu kadar işe gelemezdim. Kılımı kaldıracak takatim bile yoktu.
"Seni bırakmamı ister misin?"
Berkin sesini duyduğum gibi arkamı dönüp ona baktım. Gülru hanımda kıyafetlerini giymiş elinde telefonuyla mutfak tezgahının üstüne çıkıp oturmuştu. Terbiyesiz. Amerikan mutfağı bu kızım senin babanın mutfağına benzemez biz buradan her haltınızı görüyoruz diye bağırmak istesem de sesimi çıkartmadan tekrar önüme döndüm. Ömer bana sırıtarak bakıyordu.
"Ne bakıyorsun?" diye kaş göz hareketi yaptım ona.
"Ondan pek hoşlanmadın sanki."
Sırıttım. Sinsi Ömer "Hiç bir şeyde gözünden kaçmazmış abişimin" diyerek kollarımda ki yastığı ona fırlattım.
"Geri atma bu o kirli bezin intikamıydı."
"Öyle mi?" dedi bana ve yastığı tekrardan fırlattı. Bu sefer istikameti bana değilde Berk ile Gülruyaydı.
Berkin kafasına yastık tosladığı gibi kendimi bir anlığına ortadan yok etmek istesem de dönüp Ömer'e baktım.
"Bunu kim attı?" Berkin ses tonu otoriteliydi.
Benden çıt yok, Ömerde cevap vermeyince ben Ömere bakarak gülmeye başladım. Şuan içimde ki çocuk haylazlık peşindeydi fakat buna izin vermemem gerektiğini biliyordum.
"Özür dileriz" dedim kikirdeyerek.
Annem odaya girdi "Yoruldunuz mu çocuklar?"
"Evet" diye mızmızlandık biz Ömer ile beraber.
Annem bu sefer Berk ile Gülruya bakarak gülümsedi "Gidiyor musunuz?"
"Evet biraz gezeceğiz" Gülru zaten hemen lafa atlamasa olmuyordu.
"Peki tamam size iyi eğlenceler" dedi Annem.
Bende Berke bakmaya başladım. Şık giyinmiş diyemezdim ama oldukça karizmatikti. Kapıya doğru o yürürken Gülru bize doğru gelip önce benimle sonra da Ömer ile vedalaştı. O Ömer ile vedalaşırken ben Berke baktım. Yüzü bir kaç gündür hep böyle ifadesizdi ve böylede çok suratsız oluyordu.
Onlar kapıdan çıktığı gibi bende kendimi odaya atıp elime telefonumu aldım ve biricik kankam Manda Yavrusu Yağmurumu aradım.
"Azramm, naber napıyorsun bebek?"
"Ne yapayım, temizlik bitti bende şimdi odama çıktım. Sende ne var ne yok."
"Valla bende bir bok yok, olaylar sende. Anlat bakalım Yakışıklı abin ile nereleri sildiniz bugün?"
Suratım tekrar asıldı "Ben pek bir şey silmedim onunla ama Gülru bütün evi yalayıp yuttu onun için."
"Gülru kim lan?"
"Sevgilisi" diyerek noktayı koydum.
Yağmur kahkaha attı "Şaka yapıyorsun herhalde? Ulan daha geçen gün herif seni öpüyordu hangi ara karı ayarlamış bu kendisine."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Biri Bizi Durdursun (TAMAMLANDI)
General Fiction"Seni o otelin lobisinde ilk gördüğüm gün asla senin ile ilgili böyle düşüncelere sahip olabileceğimi düşünmezdim. Sadece aksi ve mızmız kızın tekiydin benim gözümde, ama birde şimdi sana bakıyorum ve karşımda kalbime asla söz geçiremediğim bir kız...
