Bölüm 53 = İlk Tartışma

6.8K 281 27
                                    

Ders çıkışında Zeynepin yanından ayrılıp hızla Berkin sınıfına doğru yürüdüm. Öğle molasından sonra geriye kalan bütün derslerde sürekli içim sıkıntılı ve düşünceli modunda geçirmiştim. Muratın küçük kızkardeşinin Berk ile benim aramda geçenlere bile isteye kulak misafiri olmuş olduğunu bilmem beni rahaysız ediyordu. Muratın öğrenecek olması neden bilmiyorum ama fazlasıyla beni tedirgin etmişti.

Artık bunları düşünmemeliydim tek odaklanmam gereken eve gidip bizimkilerle yarın akşam ne yapacağımız ile ilgili plan yapmaktı. Berkin bugün dersi biraz geç bitecekti ve başka bir plan yapmadan eve gelmesi gerekiyordu. Aslında mesajda ata bilirdim fakat onu görmek varken mesajlaşmak bana üşengeçlik gibi gelmişti.

Hukukçuların bölümüne girdim ve son sınıfların takıldıkları bölgede gözlerimi gezdirerek yürüdüm. Berkin sınıfı koridorun en ücra köşesindeydi ve oraya yürüyene kadar bir sürü değişik tiple karşılaşmıştım. Hukuk değil sanki tiyatro yada şaklabanlık bölümüydü mübarek. Benim bildiğim hukukçuların zeki tipler olması gerekirdi ama burada zekadan çok insanlıktan çıkmış emocu gençlik tadında takılıyorlardı.

Berklerin sınıfına girdim ve bizim sınıfın iki katı büyüklüğünde ki salonda göz gezdirdim. Sınıfın en arka ve uç köşesinde Berk Gülru ile oturuyordu. Bu kız moda tasarım bölümünde değilmiydi ya, onun burada ne işi vardı. Hemde Berk ile baş başa. Gülru'nun kahkaha attığını gördüm ve Berke baktığımda oda gülüyordu. Vay be ne ihanet ama.

Ellerimi yumruk yaptım ve Berk ile Gülru'nun yanına gidip rezillik çıkartmamak için kendimi zor tuttum. Bunlar benimle dalgamı geçiyordu ya. Berk bana Gülru ile işinin bittiğini söylemişti, yalan mıydı yani? Piç Kurusu, bu seferde benim işim bitti seninle.

"Pardon birine mi bakmıştınız?"

Sınıftan çıkan birisi beni kapıda öylece dikili görünce gelip sorma gereği hissetti herhalde.

"Hayır, ben sadece birine bakmıştım ama göremedim kendisini de zaten. Kusura bakmayın" diyerek arkamı döndüm ve hızla oradan ayrıldım.

Bundan sonra en azından Berke güvenmemem gerektiğini biliyordum. Birde babasının karşısına çıkıp beni sevdiğini söylemişti. Eğer beni gerçekten sevseydi Gülru ile gizli saklı bir şekilde buluşup görüşmezdi. İllaki görüşmek istiyorsa, ondan vaz geçemiyorsa neden benimle çıkıyordu ki. Ben bu tarz ahlaksız bir olayın içinde olmak zorundamıydım.

Lanet olsun.. Salaklık bende, ona değil Murata güvenmeliydim. Hemde en başından beri.

Cebimden telefonumu çıkartım ve rehberde Muratın telefon numarasının üstünde durdum. Onu şimdi aramalı mıydım yoksa biraz sakinleştikten sonra mı arayayım?

"Off" diyerek telefonu geri cebime koydum. "Neden her şey bu kadar zor olmak zorunda ki."

"Zor olan ne?"

Aliyi hemen yanımda görünce birden irkildim. "Yok bir şey."

Ali boynundaki atkısını düzeltip "Öyle olsun. Bugün herkes sende toplanıyoruz" dedi.

"Evet, herkesin haberi var."

"Berke de haber verdin mi?"

"Ne?" dedim şaşırarak. "Berk ne alaka?"

Ali geldiğim tarafa doğru bakarak "E hukuk binasından çıktın ya" dedi.

"Bulamadım onu, o bilmese de olur hem, biz gidelim. Zeynep Yağmurlarla gidecekti, bize gelirken yiyecek bir şeyler alacaklarmış ve sanırım Yağmurda paketi almaya gidecek"

Ali başta bana şüpheli gözüyle baksa da hiç üstelemeden "Tamam" dedi ve beraber otoparka yürüdük.

Arabaya bindiğimizde ikimizde konuşmuyorduk. Birden telefonum çaldı ve oturduğum yerde sıçradım. Telefonu cebimden çıkartım ve Annemin aradığını görünce hemen açtım.

Biri Bizi Durdursun (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin