Bölüm 55 = Sır Perdesi 1

7.1K 258 26
                                    

Üstüme siyah uclu dantelli diz üstü elbisemi giydim ve akşama kalırsak soğuk olur diye de yanıma ceketimi aldım. "Tamam hazırım çıka biliriz" diye seslendim Berke.

"Garajda seni bekliyorum" diye bağırdı.

Vay be evin içinde baş başa kaldığımızda ilerde böyle bağıra çağıra anlaşacaktık demek.

Garaja girdiğimde hızla arabaya bindim ve Berkin yanına oturdum. "Biraz beklettiysem özür dilerim. Saçımı son olarak açık bırakmaya karar verdim de sprey sıkmam gerekti."

"Bu elbise sana çok yakışmış, saçının renginde."

Gülümsedim "Teşekkür ederim ama siyah asla bir renk değildir bunu unutma."

Berk bizim bahçeden son derece kontrollü bir şekilde arabayla geri geri çıkarken "Tamamdır öğretmenim unutmam" dedi.

Sağ kulağıma tıkıştırdığım kulaklığı daha bir özenle çıkartıp tekrar taktım ve saçımı da önüne attım. Bu kulaklık meselesi ne kadar hoşuma gitmese de. Sadece Kemal ve kendisinin dinleyeceğine beni ikna ettiği için sonunda kabul etmiştim.

"Kulağınla oynayıp durma, ve sanki kulağında hiç bir şey yokmuş gibi davran."

Uzun bir of çektim. "Alışık değilim işte üstüme gelme hem bu kulaklık şuan açık mı?"

"Büyük ihtimal. Kemal bizi dinlemeye başlamıştır bile. Dinliyorsan mesaj at lan."

Lan mı? Vay be demek erkek erkeğe lanlu lunlu konuşuyorlardı.

Ding Ding.

Berkin vitesin hemen önündeki bölmede duran telefonunu hemen elime aldım ve Kemalden gelen mesajı açıp sesli okudum "Dinliyorum kalite 100% süper, ses kesilmeye başladığı an ben sana mesaj atarım sen rahat ol."

"Kulağı sende yani ona göre."

"Hı hı tamam" diyerek son bir kez daha elimle saçımı düzelttim.

Berk bir sokakta durdu ve kornaya basmaya başladı. Sonrada bana dönüp "Kapıdan geçerken senin benim kız kardeşim ve Gülru'nun da sevgilim olduğunu söyleyeceğim, beni desteklemeye geldiniz unutma" dedi.

"Ta-mam" dedim isteksizce. "Arkaya da geçmemi ister misin ağabeyciğim?"

Berk sırıtarak "Fena fikir değil" dediği an ön koltuktan arka koltuğa geçtim.

"Vay be, halbuki ben şakasına sormuştum. Beni gerçekten arka koltuğa atacağını düşünmemiştim, düşünseydim sormazdım o yelloza bırakırdım bu arka köşeyi" diyerek kollarımı birbirine doladım.

"Hadi ama Azra yapma böyle, Gülru geldiği gibi herkesin nerede olduğunu tekrar açıklayacağım. Olur da bir şey ters giderse kimin nerede olduğunu bilin. Hele ki sen. Dün biz bu planı kurarken sen üst katta tribe bağlamıştın kulakların dört aç Aşkım."

Bu bana ikinci kez Aşkım deyişiydi. Berk bana her Aşkım dediğinde ben otomatik olarak bir yumoş misali yumuşuyordum. "Tamam merak etme kurallarınıza uyacağım."

"Sana geri dön mesajı geldiğinde her ne halt yapıyorsun geri döneceksin tamam mı? O kulağında ki kulaklığı da saklaya bileceğin güzel bir yer bulursan bir oda veya toplantıların yapıldığı yer oralara saklaya bilirsin fakat bana kalırsa hiç oralara girme. Kimi görmek istiyorsan gör ve çık."

Arabanın kapısının açılmasıyla ikimizde birden sıçrayarak Ön koltuğa oturan Gülruya baktık. Beyaz pantolon ve üstüne de beyaz bir korse giymişti. Tam bir orospu yavrusu gibi bacak bacak üstüne atıp arkasına dönüp bana bakmaya başladı.

Biri Bizi Durdursun (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin