Günler hızla ilerliyordu okulda ilk yılımız bitmek üzereydi. Kuzey ve ben hala arkadaştık Yelda ile konuşmuş olumsuz yanıt almıştı birkaç gün üzülmüş ve unutmuştu. Okuldan kimseyle görüşmemeye karar vermişti ve ben hala Yelda'ya ilgili olduğunu düşünüyordum. İlk yılımızın son günü bir akşam eğlenmeye gitmeye karar verdik. Taksim de canlı müzik olan bir yerde eğlence ayarlamıştık tüm sınıf birlikte gittik. Ben safir yeşili dizlerimin biraz üstünde dar düz bir elbise giymiştim ve Hale ile birlikte hazırlanmıştık yer Taksim olduğu için Kuzey bizi bizim evden almaya geldi. Ben çok fazla heyecanımla aynanın karşısında saçlarıma bakıyordum makyajım ve saçım tam istediğim gibi olmuştu. Hale arkamdan;
- Hadi bakalım Katre bugün büyük gün seni bu halinle görüp aşık olmayacak adama sende bir daha bakma bence. İçinde böyle bir afet olduğunu biliyordum dedi göz kırparak. Kalbim heyecandan yerinden çıkacakmış gibi atarken kapı çaldı. Annem;
- Katre arkadaşınız geldi hadi kızım dedi. Ben ve Hale heyecanla aşağı indiğimizde üzerinde siyah kanvas pantalonu üzerine tam oturmuş mavi sweat shirtü ile muhteşemdi beni gördüğünde gözleri önce şaşkınlık sonra hayranlıkla baktı. Annem duygulanmıştı ve ben ona dönüp
- Anne henüz mezun olmuyorum sadece eğlence daha 3 yıl var o gözyaşların için dedim annem gülümsedi ve Kuzey'e dönerek.
- Kızlarım sana emanet çok dikkatli olun içki içecekseniz tadında bırakın ve kızlarımı sağ salim bana getir dedi. Kuzey gülümseyerek;
- Bu akşam bu güzel iki bayan için çok fazla ayık olmam gerekiyor bana güvenebilirsiniz dedi. Ve evden çıktık. Hale'nin uyanıklığı ile ben öne oturmuştum yol boyunca Kuzey'e bakamadım ama bana sürekli yan bakışlar attığını görebildim heyecandan ölecektim.
Mekana vardığımızda sınıfın bir çoğu gelmişti müzik çok güzeldi 90 lar çalıyordu. Biz masaya varıp oturduğumuzda sahneye genç bir çocuk çıktı ve Kayahan'dan Seni Seviyorum diyelim mi dedi. Herkesten bir alkış koptu. Çocuk tüm sevgilileri sahneye bekliyorum muhteşem danslarınızı görelim dedi. Işıklar karardı ve çocuk başladı. Bizim masadan birkaç kişi kalkmıştı kalkanlar sevgili değildi. Benim yanıma Cenk geldi ve
- Katre bu akşam inanılmaz güzel görünüyorsun. Sevgili değiliz ama bu dansta bana eşlik eder misin? Kendimi şanslı hissetmek istiyorum dedi. Ben önce şaşkın sonra da olumsuz düşüncelerdeyken kolumda bir el hissetmemle sağımdaki Kuzey ile göz göze geldim. Kuzey;
- Aslında Cenk Katre ile şimdi ben dans etmek için kalkıyorduk deyip beni sahneye doğru çekiştirdi. İçimdeki umut kırıntıları dağlara dönüştü yaşasın diyordu seni fark etti artık bir şansın var derken heyecanımı ve sevincimi belli etmemeye çalışarak Kuzey'in arkasında piste çıkmıştım. Elimi eline alıp belime dokunduğu anda heyecandan ölebilirim diye düşündüm. Ben yüzüne bakamazken dans etmeye başladık ve Kuzey;
- Hey Katre dans ederken çiftler birbirine bakabilir neden bana bakmıyorsun? dedi
- Şey bilmem kafam dalgın sanırım biraz. Deyiverdim. Kafam mı dalgın ne kadar aptalım şimdi neden diye soracak derken
- Neden? Diye sordu Kuzey çünkü sana kör kütük aşığım ve sende bir odunsun demek istesem de sakince
- 1 yıl ne çabuk bitti koca bir yaz tatili var önümüzde ve ben sizi özleyeceğim dedim.
- Evet ben yurtdışına gideceğim halamın yanına ama Hale burada diye biliyorum bensiz görüşür beni kıskandırırsınız artık, deyince ağlamak istedim. Şarkı bitti ve biz masaya döndük ben sinirlenmiştim ve masadaki bardaklardan birini kafama dikmemle boğazımın yanması bir oldu. Cenk karşıdan;
- Hey Katre yavaş ol bence alışık değilsin derken Kuzey yanımda söylendi;
- Sanane be sana mı kaldı? Tabii bunu sadece ben duydum. Başım bir hoş olmuştu Kuzey'e döndüm o güzel yüzüne baktım ve iç çektim. Kuzey tabii ki bunu fark etti.
- Katre iyi misin? Arkadaşım olmasan bana aşıksın sanacağım dediğinde içimden sayısız kötü küfürler sayarken dışımdan
- Evet sanırım oluyorum dedim ve ne dediğimi fark ettiğim an kıpkırmızı olduğum bir suratla masadan kalktım ve çıkışa doğru gitmeye çalıştım kalabalıkta bu oldukça zor oldu. Tam dışarı çıktım derken Kuzey arkamdan geldi ve:
- Katre sanırım konuşmamız gerekiyor dedi. Ben kendime söylenirken kafamı evet anlamında salladım. Ve Kuzey o an hayatımdaki en çok üzüldüğüm konuşmayı yapmaya başladı.
- Katre uzun bir süredir bana olan ilginin farkındayım ama ben seni arkadaşım olarak görüyorum gerçekten üzgünüm seninle o anlamda hiçbir ilişki düşünmedim senin ilginin de biteceğini düşünüyorum seni kırmak istemem ve arkadaşlığımıza zarar gelmesini istemiyorum. Dediğinde
- O zaman neden akşamdan beri beni Cenk'ten koruyor kıs- kıskanıyorsun diye kekeledim. Kuzey gülümsedi
- Seni kıskanmadım sadece Cenk ile ilgili hoş şeyler duymadım ve seni korumak istedim ama bu kesinlikle kıskançlık değil. Katre çok üzgünüm lütfen eğer istersen bir daha konuşmayalım ben seni daha çok üzmek istemem. O an düşündüm sevgim tek taraflıydı ve Kuzey beni hiç sevmeyecekti. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü ama ben zayıf olmaktan nefret ederim. Yüzüne baktım iyice ezberledim o gözlerini yüzünü sevdiğim adam bir daha asla seni sevdiğimi düşünmeyeceksin diye yemin ettim ve
- Tamam Kuzey asıl ben özür dilerim ama konuşmamız iyi oldu dediğin gibi ilgim geçecektir ama bu süre zarfında senden uzak olsam daha iyi olur bundan sonra sadece arkadaşız ve şimdi ben eve gitmek istiyorum ama seninle değil kendine iyi bak ve iyi bir yaz geçir hoşça kal. Dedim
- Katre seni üzmek istemiyorum sende iyi bir tatil geçir çok dikkatli ol eve gidince Hale'ye haber ver ondan öğrenirim kendine iyi bak. Dedi ve işte o gün Kuzey beni ilk kez terk etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalmak mı zor gitmek mi?
Romanceİki yaralı kalp birbirini iyileştirebilir mi? Aşk gerçekten klişelerdeki gibi tedavi eder mi? sevmeyi unutmuş iki insana sevmeyi hatırlatabilir mi?