KATRE
Gözlerimi açtığımda bir sandalye de oturduğumu anladım boynum fena şekilde ağrıyordu ters bir şekilde durduğum belliydi ellerim arkamdan bağlanmıştı ve ayaklarımda sandalyenin ayaklarına bağlanmıştı ve tabii ağzımda bir bez bağlıydı. Hemen etrafa bakmaya başladım nerede olduğumu anlamaya çalıştım. Küçük kulübe gibi bir yerdi duvarlar ahşap lambriydi küçük bir pencere vardı solumda bir çekyat küçük bir soba vardı, sağ tarafımda bir kapı vardı ufak penceresinde havlu asılıydı. Ana giriş sağ arka tarafımda kalıyordu tahminen tam dönemiyordum. Neden burada olduğumu biliyordum bunlar Emir'in peşindeki adamlardı ve ben kolay olandım. Ölümden korkmadığım için sanırım, inanılmaz bir sakinlik vardı üzerimde. Acaba saat kaçtı Emir fark etmiş miydi? Diye düşünürken bir tane adam geldi içeri yüzünde kar maskesi vardı.
- Merhaba Katre hanım umarım rahat uyumuşsundur deyip iğrenç bir şekilde güldü. Espri yaptığını mı sanıyordu? Eşofmanımın üstünü çıkarmışlardı kısa kollu badimden adamlarının bende bıraktığı izler görünüyordu.
- Adamlarımla iyi dövüşmüşsün senden ne kadar nefret ettiklerini anlatmama gerek yok sanırım birkaç tanesi yanında durmak için benimle baya tartıştılar dedi. Alaycı bir ifadeyle yüzüne baktım
- Çok fazla film izliyorsun sanırım ama beni korkutamadın diyerek gülümsememle yüzüme patlayan tokat bir oldu. İşte bu canımı acıtmıştı ama yapacak bir şey yoktu ellerim kollarım bağlıydı yüzüne tükürdüm. Hırsla sandalyemi tuttuğu gibi beni yan olarak yere savurdu yanağımı bir de yere çarpmıştım ve sol kolumun üstüne düşmüştüm bu canımı daha da çok yakmıştı. Sakinliğimi bir kenara bırakıp acı çığlığı kaçmıştı ağzımdan çünkü kolum en hassas noktamdı.
- Ne oldu küçük hanım? Sol kolunuz çok mu acıdı deyip sert bir şekilde beni tutup sandalyeyle birlikte kaldırdı gerçekten kollarımı koparmaktı niyeti.
- Yaramazlık yapma uslu dur yoksa hiç acımam sana acı yaşatmaktan zevk alırım dedi
- Ne istiyorsun be adam diye bağırdım.
- Sevgilin tüm işlerimi elimden alıyor söyle bakalım nasıl engel olurum ona?
- Birincisi biz sevgili değiliz, ikincisi Emir hakkında hiç bir şey bilmiyorum (bilsem de sana söylemezdim) diye içimden söylendim.
- Onu göreceğiz bakalım, deyip elini boynuma sarıp yüzüme yaklaştı nefesi iğrençti ve boğazımı biraz fazla sıkıyordu sence fark etmişler midir artık? Bir bakıyorlar yoksun ne kadar sevgili değiliz desende bence öylesiniz arayalım bakalım deyip boğazımı bıraktı ve arkadaki kapıdan çıktı.
Allah'ım neredeyim acaba diye düşünüyordum nereye getirilmiştim? Başım ne kadar dertteydi? Sol kolum gerçekten çok fazla acıyordu şimdi de boğazım yanmaya başlamıştı hayvan herif çok kötü sıkmıştı. Birden kapı açıldı ve adam telefonu bana uzattı.
- hey Katre bak seninki burada dedi ve Emir'in fazlaca yüksek olan sesiyle
- aloooo Katre orda mısın? İyi misin? Sana bir şey yapıyorlar mı diye bağırışını duydum
- i- iyi- yim Emir merak etme bana bir şey yapamadılar dedim ama boğazımdan dolayı sesim çok kötü çıkıyordu ve bir anda bir tokat yüzümde patladı sesimi çıkarmamak için kendimi çok fazla sıktım Emir'in acı çığlığımı duymasına gerek yoktu ama o telefona öyle bir bağırdı ki yanımdaki psikopat sadece kahkaha atmaya başladı bence o da korkmuştu bu haykırıştan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalmak mı zor gitmek mi?
Romantizmİki yaralı kalp birbirini iyileştirebilir mi? Aşk gerçekten klişelerdeki gibi tedavi eder mi? sevmeyi unutmuş iki insana sevmeyi hatırlatabilir mi?