Dilek

37 6 2
                                    


EMİR

Ne demiştim ki şimdi? Neden sinirlenip gitmişti? Bu kız gerçekten tuhaftı bir daha asla işine burnumu sokmam şu işi bir çözeyim kendisinden kurtulacağım dedim kendi kendime o sırada Uğur geldi yanıma oturdu

- Abi hayırdır sabah sabah ne söyleniyorsun? Dedi

- Katre hanıma bir soru sorduk ağzımızın payını aldık dediğimde Uğur gülümsedi

- Ne sordun acaba?

- Oğlum konu eşlerden açıldı sizi sordu söyledim Sema'yı söyledim bende ona sordum hayatında biri var mı diye?

- Eeeeeee

- Yok olmadı olmayacak dedi hışımla kalktı gitti anlayamadım dediğimde Uğur ciddi anlamda düşünmeye başladı.

- Allah Allah ilginç dedi

- Neymiş o ilginç olan dedim

- Ben o çocuk erkek arkadaşı sanmıştım ama değilmiş demek dedi

- Hangi çocuk?

- Ya abi sen bu kızı araştırın dediğinde çocuklar bakarken bende baktım dayanamadım dedim ya kız kardeş abla gibi benim için çok kanım ısındı onu korumak kollamak istiyorum, deyip bana baktı devam etmesi için kafamı salladım.

- Bende kendimce araştırma yaptım Mimar Sinan'da birlikte okuduğu bir çocuk varmış abi adı Kuzey deyince beynimde şimşekler çaktı. Bana "hayır sadece arkadaşım" dediği anı düşündüm ve Uğur'u dinlemeye devam ettim. Katre bu çocuğa aşık ama çocuk sadece arkadaş kalalım demiş başka bir şey dememiş.

- Bir dakika sen bu kadar detayı nerden öğrendin Uğur'cum dedim

- E abi bırak da bende bir şeyleri kendimce halledeyim meslek sırrı deyip göz kırptı.

- Sanırım anladım dedim kafam bir kez daha bu kızla ilgili düşüncelerde kaybolmuştu Ayşe ablanın sesiyle ona döndük

- Hadi beyler sofra hazır buyurun dedi ve içeri geçtik Katre yoktu Burcu'dan çağırabilir misin diye rica ettim. Burcu beş dakika sonra Katre ile geldiğinde birbirlerine gülümseyerek bakıyorlardı bir tek biz konuşamıyorduk Katre hanım ile bir anda neden bunun bu kadar beni ilgilendirdiğini anlamadım bu işi çözüp bu kızı göndermeli hayatıma dönmeliydim.

Bütün gün telefondaydım neredeyse, işleri buradan idare etmek zordu resmen bir korkak gibi bu eve saklanmıştım ki bu adamlar eminim burada olduğumu biliyorlardı. Bir yandan bu adamların kim olduğu ve benden ne istediklerini araştırıyordum. Öğle yemeği de olaysız geçmişti ve Uğur yemekte akşam içelim demişti bende olur demiştim kafamı biraz dağıtmaya ihtiyacım vardı. Bütün gün Katre'yi bir daha görememiştim Burcu ile iyi anlaşmışlardı. Akşamüstü artık bitmiş vaziyette salondaki koltuğa kendimi bıraktığımda piyanonun sesi ile şaşırdım yavaşça yerimden kalkıp piyanonun olduğu yere ilerledim ve Katre'yi izlemeye başladım.

KATRE

Tüm gün odamda saklanmıştım Emir'e çok sert ve saçma davranmıştım adam kendini Uğur'u anlatmıştı bense onu terslemiştim. Bu kadar saklanma yeterdi aklım piyanodaydı gördüğüm andan beri çalmak istiyordum. Biliyorum onu çalınca herkes duyacaktı ama yapabileceğim bir şey yoktu uzun zamandan sonra çalmak istemiştim. Kuzey'in bana öğretişi, derslerde öğrendiklerim sayesinde çok iyi olmasam da en sevdiğim müzikleri iyi çalıyordum. Sessizce müzik odasına inip piyanonun başına oturdum yıllar sonra ilk defa tuşlara değecekti ellerim. Yavaşça kapağını kaldırdım ellerim titremeye başlamıştı ve ben kemanımı da ne kadar özlediğimi o anda fark etmiştim. Annem ve babamın kaybından sonra çalmamıştım ve bir daha hiç çalamayacakmışım gibi hissetmeye alışmıştım. Birkaç tuşa dokundum akordu çok iyiydi. Kuzey'in ilk kez beni yanına oturtup

Kalmak mı zor gitmek mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin