İHANET

Bölüm-11

Uyandığımda kızlar hala denizdeydiler. Başım çatlıyordu. Enes ve Barış ise etrafta yoktu. Yağmur'a seslendim. Yanıma gelip oturdu.

"Bizimkiler nerde?"

"Yer bulmaya gittiler."

"Ne yeri?"

"Senin haberin yok mu? 2 gece boyunca burdayız."

Nasıl tepki vereceğimi düşünemeden Barışlar geldi.

"Buldunuz mu yer?" (Gamze)

"Bulduk ama 4 oda varmış 8 kişiyiz zaten ikişerli yatarız."

Daha yeni uyanmıştım ve sersem gibiydim. Ne konuştuklarını anlamıyordum. Onlar nasıl yatılacağına karar verirken üstümdekileri çıkardım ve suya daldım. 18 yıl olmuştu dünyaya geleli. Doğum günümse herşeyden çok güzeldi. Herşey çok güzel gidiyordu. Ve ben bu durumdan çok mutluydum. Ama ya herşey bozulursa diye düşünmeden edemedim. İyice açılmıştım. Yüzmek iyi gelmişti. Kıyıya geldiğimde Enes havluyla bekliyordu.

Yağmur'la kalacakmışız. Bu arada odalara yerleşmek için arabaya bindik. Enes gelip yanıma oturdu.

"Günaydın aldın mı uykunu?"

"Eveet' dedim sevinçle' Burada kalacağız da annemler?"

"Yağmur halletti"

"İşte benim kankam" gülüştük.

Koluna girip omzuna yattım. Her an yanımda olmuştu. İyi kötü her anımda. 'Çok şanslısın be kızım' dedim kendi kendime. Tabi bunu içimden söylesem daha iyi olacaktı ama neyse.

"Ne şansıymış bakalım o"

"Sen varsın ya canım ondan şey ettim ben" niye sesli söylerim ki.

"Nasıl yani anlatsan keşke"

"Sonraa" dedim ve yattım tekrar omzuna. Neden iyi gelir bilmem ama onun yanında olmam herşeyi unutturuyor bana. Kulaklıklarımı taktım ve gözlerimi kapattım. Huzur buydu işte. Tam anlamıyla buydu.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Geldiğimizde çıkardım kulaklıkları ama bu sefer de Enes uyumuştu. Uyandırmak için öptüm yanağından ama bana mısın demedi tabi. Takii gülmemek için kendini tutmaya çalışana kadar. Bir kez daha öptüm ve kalktım yanından. Biraz bekledim. O da bir müddet sonra açtı gözlerini.

"Günaaydıın" dedim imalı şekilde. Yüzü kızardı. Şuan ne kadar tatlı olduğunu bir bilsen.

"Iıı şeey aslındaa..."

"Odalara gitmiyor muyuz?" (Yağmur)

"Gidiyoruz canım. Enesciğimiz uyuyakalmış onu kaldırayım dedim"

Sinsi sinsi gülüyordum. Başını öne eğdi. Yağmur'u yollayım yüzünü iki elimin arasına aldım. Ufak bir gülümseme belirdi suratında. Sakallarının üstünden öptüm. Ayağa kalkıp elinden tuttum ve indik arabadan. Nasıl da kızardı yüzü. Bunun sebebi olmak bile çok güzel bir his.

Odalara girdiğimizde kendimi yatağa nasıl atacağımı bilemedim. Koca gün uyudum diyebilirim ama deniz havası yormuştu beni. Yağmur da diğer yatağa yattıktan sonra ışığı kapattık. Saat 20:00 dı. Biraz kestirsem fena olmazdı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Telefonun arama sesiyle uyandım. 21:45 civarıydı. Beril arıyordu. Uykulu bir sesle

"Efendim" dedim.

"Canım biz sahile gidiyoruz gelmek ister misiniz?"

"Yağmur uyuyor ben de yeni uyandım canım bizi bu gece mazur görün."