Bölüm-20

46 5 0
                                    


5 yıl geçmişti olanların üstünden. Hayatım en ince detayına kadar değişmişti. Belki yaşadıklarım belki zamandı bunun sebebi ama kayıplarıma üzülmemeyi öğrenmiştim.
Hastanede çalışıyordum. Okulum bitmesine 1 sene kalmıştı. İkra ile birlikte yaşıyorduk. Aynı yeri kazanmış aynı hastanede çalışıyorduk. Ve şimdi koşuşturma içerisindeydik.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"Yaprak bence çıkışta bana ayırabileceğin yarım saatin vardır."

Cevap vermemiştim.

"Neden böyle yapıyorsun Yaprak?"

"İşim var gördüğün gibi."

"Her an meşgul olamazsın. Bir insan bu kadar yoğun olamaz."

"Eğer bu hayatta tek başınaysan olursun. Şimdi izin verirsen işime dönmem gerek."

Bu sırada İkra gelmişti.

"Yine mi Caner?"

"Hiç sekmeden devam ediyor"

"Acaba Zeynep Hoca'ya..."

"Hocaya asla olmaz."

"Ne zamana kadar böyle devam edecek?"

"Elbet vazgeçecek."

"2 sene Yaprak 2 senedir sürekli böyle."

"Kızlar ne konuşuyorsunuz bakalım?"(Zeynep Hoca)

"Akşama annemler gelecek onun haberini veriyordum hocam."

"O zaman ben de güzel bir haber vereyim. Erken çıkabilirsiniz."

"Teşekkürler hocam"

"Gerçekten gelecekler mi?"(İkra)

"Evet"

"Ee ne duruyoruz o zaman hazırlık yapalım."

Başımı salladım.

Alışveriş yapıp eve geldik. İkra etrafı toparlarken ben de yemek için birşeyler yapıp masayı hazırladım. Bu sırada zil çalmıştı.

Hızla kapıya koştuğumda karşım da hiç görmeyi beklemediğim biri vardı.

"Banu!"

Koşarak boynuma atlamıştı. O kadar özlemiştim ki. İkra ve Banu liseden bu yana yakın arkadaşlarımdı.

Onları içeri davet edip kapıyı kapattım. Yemek ve çayın ardından annemler kalkmak için ayaklandılar. Ama Banu kalacaktı. 1 haftalık iznini bizimle geçirecekti.

O geceyi oldukça eğlenceli geçirmiştik. Sabah uyanmaya çalışma çabası dışında her şey güzeldi. İkra ile hazırlanıp çıkmadan önce Banu'ya güzel bir kahvaltı hazırlamıştık.

Yolda ilerlerken birinin bizi takip ettiğini hissettim. İkra da benden farksız düşünmüyordu. Arkama baktığımda pel şaşırdığım söylenemezdi. Hiçbir şey olmamış gibi yoluma devam ettim.

Hastaneye girip işe başladığımızda Caner her zamanki gibi yanımızda duruyordu.

"Bugünkü teklifi ne acaba?"

Sinir bozucuydu artık olanlar. İkra ise gülmeye başlamıştı. Haklıydı. Gülünç bir durumdu.

"Neden arkandan geldiğimi görmene rağmen beklemedin?"

"Anlamadım?"

"Neden beklemedin? ,dedim."

"Birincisi sesini yükseltme, ikincisi böyle bir zorunluluğum yok, üçüncüsü-.."

"Yaprak Zeynep Hoca seni çağırıyor."

İHANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin