Friend.

1.6K 114 29
                                    

/Taehyung\

Günlerdir aramızdan hiç eksik olmayan sessizlik bu günde devamlılığını sürdürüyordu. Sebebini tahmin etmek zor değildi gerçi. Ya utandığından ya da şu önceden görme konusu. Onu önceden görmüştüm. O da beni görmüştü ama hatırladığını sanmıyordum. Zaten tanışmamız bile benim çaresizliğimle doluydu. 

"Taehyung arkadaşın geldi."

Yoongi'nin sesiyle ona baktım. Yine söyleyeceğini söyleyip gitmişti. Ayağa kalkıp kapıya ulaştım. Kapının önünde elinde bavuluyla birlikte bekleyen yeşil saçlı birini gördüm. Arkası dönük olduğu için kim olduğu belli olmuyordu. 

"Kimsiniz?" Yavaşça arkasını döndü. 

"Ne o velet tanıyamadın mı Hyungunu?"

"Aman Tanrım! Namjoon Hyung!!" Hızla koşup üzerine atladım. 

"Evet, evet benim." Kahkaha atarak söylemişti.

"Tanrım hyung seni çok özledim!"

"Tamam bende seni özledim bırak da sarılayım." Kıkırtılarım ile birlikte kucağından indim. İnmemle birlikte bana sarılması bir oldu. 

"Büyümüşsün bücür"

"Hyung aramızda 4 yaş var bücür deme bana!"

(Taehyung: 21 - Namjoon: 25)

"Peki, peki senin dediğin olsun." Sarılma faslını bitirip içeriye doğru yürümeye başladık.

"Vay güzel ev. Ev arkadaşın bana kapıyı açan kişi olmalı." Yere bakarak gülümsedim ve kafamı salladım.

"Evet."

"Eee Suga'dan haber var mı?" Cümlesiyle birlikte kıkırdamaya başladım. Cidden bir zamanlar ona bu adı vermiştim.

"Sonra konuşalım hyung." Kafasını tamam anlamında salladı ve koltuğa yayıldı. O sırada içeriye Yoongi girdi.

"Selam." Soğuk bir şekilde verdiği selamının ardından yanıma oturdu. Ben içten içe çığlıklarımı atarken bedenimi biraz öne çektim. O da benimle birlikte öne geldi. Bu sefer koltukta yana kaydım ve o da benimle birlikte yana kaydı. Namjoon hyung bu halimize gülmemeye çalışarak etrafa bakınıyordu. Yoongi ise gözlerini bir saniye kırpmadan Namjoon hyunga bakıyordu. Bu garip havayı bozmak için konuştum.

"Yoongi?" Aynı surat ifadesiyle gözlerini bana dikti.

"Bize kahve yapar mısın?"

"Sen yap." Keskin bir tonda cevap verdiğinde sahte bir gülümsemeyle ayağa kalktım. 

"Tamam o zaman hemen yapıyorum hyung." Gözlerini tekrar Namjoon hyungla buluşturduğunda mutfağa gittim...

/Yoongi\

Ben odamda Taehyung salonda otururken zil çalmıştı. Gidip kapıyı açtığımda yeşil saçlı biri elinde valiziyle kapının önünde duruyordu.

"Kimsin?" Selam vermesinin ardından konuştu.

"Ben Taehyung'un arkadaşı." Taehyung'un tanımadığım arkadaşı ha? 

"Tamam, bekle."

Poker face suratım ile salona geçtim. Taehyung sadece oturuyordu. Bir şey düşünüyor olmalıydı.

"Taehyung arkadaşın geldi." Söyledikten hemen sonra odama geçmiştim. Arkadaşı umurumda değildi. Sadece yalnız kalmam gerekiyordu. Taehyung hakkında öğrendiğim bazı şeyler olmuştu. Ve bu benim canımı sıkmıştı. 

Biraz önce arkadaşı umurumda değil demiştim öyle değil mi? 

Sanırım artık umurumda. İçeriden durmadan kıkırtılar ve kahkahalar gelirken burada durup dinleyemem. İçeriye girecekken arkadaş olan insan konuşuyordu.

"Eee Suga'dan haber var mı?" Ardından ise Taehyung kıkırdamıştı.

"Sonra konuşalım hyung." Sessizlik oluşunca içeriye girdim. Neyse ki ayrı koltuklarda oturuyorlardı. Olabildiğince soğuk çıkan sesimle selam verdim. Ardından da Taehyung'un yanına oturdum. Ben oturunca biraz öne gitmişti bende onunla birlikte öne gittim. Sonra yana kaydı neden yaptığımı bilmiyordum ama bende onunla birlikte yana kaydım. Ardından ise kaşlarımı düz hale getirip dik dik arkadaş olan varlığa baktım. 

"Yoongi?" Söyle gülüm.

"Bize kahve yapar mısın?" Bok iç.

"Sen yap." Keskin çıkan sesimle birlikte ayağa kalktı. 

"Tamam o zaman hemen yapıyorum hyung." Gözlerimi ondan ayırıp tekrar arkadaşa baktım. Adını bile bilmiyorum ama gıcık oldum çocuğa.

"Adın ne?" Gözlerini bana dikti sonra ise belediye çukuru gibi gamzelerini sunarak cevap verdi.

"Namjoon. Sende Yoongi öyle değil mi?" İğneleyici bir ses tonuyla konuştum.

"Evet. İyi geçinelim Namjoon."

~~~~

Ne kadarda kıskanç bir Yungi. Ne kadarda ruhunu yansıtan bir KimVTae. Neys şu gat mi go kıreyze 






IT'S JUST LOVE// TaeGiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin