25 - Sebebi Ziyaret

1.8K 108 12
                                    


Yeni okumaya başlayan arkadaşlarıma ufak bir uyarıda bulunmak istiyorum bölümlerim baya bir uzun arayla geliyor ve hikayeyi unutuyorsunuz bundan dolayı son yayınlanan bölümü okumayıp bir sonraki bölümle okursanız olaylar oturur ya da en baştan başlayarak devam edebilirsiniz.

Iyi okumalar !

Yazarcığınız...

"Ben istanbul'a geliyorum" demişti tekrar. Benim duymadığımı zannetderek bozuntuya vermeden "ne güzel anneciğim ama ben gelecektim" dedim.

"Sen de gelirsin kızım ama önce ben geliyorum hatta yola çıkacağım birazdan" dedi. Gözlerimin yuvalarından çıkacağı uzaktan kesin gözüyle bakılıyordu ve ben bundan emindim. Telefonu kapattıktan sonra ne yapacağımı düşünmeye başlamıştım. Bana uzaktan bakan can ise üzerini değiştirmeye başlamıştı.

"Git başka yerde değiş şu üstünü!" Dedim bütün sinirlerimi üzerine salarak.

"Burada değişeceğim" dedi ukala ukala.

"Ben gidiyorum ne yapıyorsan yap" diyip hızla ayağa kalktım. Kapıya varınca kulbunu kavrayıp açmaya çalıştım ancak kapı gelmiyordu. Tekrar denedim ancak gene olmuyordu.

"Kapı açılmıyor" dedim arkama dönerek Ses tonumu azaltım.

"Nasıl açılmıyor" diyerek yanıma geldi. Üstünü giyindiği için gömleğini iliklememişti.

"Açılmıyor işte" diyerek kenara çekildim. Kapıyı o da açmaya çalıştı ancak açılmıyordu. Kapıyı zorlarken onu süzdüğümü geçte olsa fark etmiştim. Bana bakınca bakışlarımı başka yere çevirdim.

"Olmuyor" dedi.

"Olmuyor demiştim zaten" diyip ellerimi göğsümün üzerinde bağladım.

"Buradan nasıl çıkacağız onu düşün sen" dedi. Balayı çifti olduğumuz için en üst katı vermişlerdi. Aşağıya bağırsak kimse duymazdı.

"Dur arayalım" diyerek ceplerini karıştırmaya başladı. Bir oraya bir buraya baktı ancak bulamıyordu.

"Aşağıda unuttum galiba" dedi. Sinirle Gömleklerini iliklerken bir tanesi önüme düştü.

"Tamam sakin ol buradan çıkacağız" diyerek yerden düğmeyi alıp ona uzattım.

"Napacağım ben bunu" dedi eline aldığı düğmeye bakarak.

"Ne Yapılır onunla" tamda ortaya gelen düğme kopmuştu üst kısmına gelseydi öyle gidebilirdi.

"Şunu dik" dedi sinirle.

"Niye ben dikiyormuşum kendin yap buraya yaka paça sen getirdin bizi" dedim. Ima ile sonuçta üzerimizdeki kıyafetle buraya yaka paça getirmişti.

"Ben ne bilirim dikmek falan"dedi elindeki düğmeyi incelemeye devam ederek.

"Bana tuğla diz sıva yap de tamam da düğme dik ne alaka" diyerek tamamladı. Kapının önüne yaklaşıp hafifçe tıklattı.

"Kimse yok mu?" Her bir tıklatış biraz daha artıyordu ve işin komik tarafı kimse cevap vermiyordu. Kapı önünde dikilmeye devam ettikten sonra geçip koltuğa oturdum. Can'da artık cevap gelmeyeceğini anladıktan sonra çekmeceleri karıştırıp bir şeyler aramaya başlamıştı.

Nihayet aradığı şeyi görünce kendi kendime gülümsedim. Kapıyı açmakla ilgili değil gömleği dikmekle ilgileniyordu. Televizyona bakarken dikkatli bakışlarım onu da takip ediyordu. Igneyle cebelleşmesi uzaktan aşırı derecede komikti.

"Ay" diye bağrınca yerimden hızla kalkıp yanına ulaştım.

"Ver ben hallederim" dedim istemsizce. Kendini sakatlamadan halledebilirdim ben.

NİSAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin