***Işığına Kapılan Karanlık***

1.6K 91 1
                                    


   Sabah alarmın sesiyle yataktan zar zor kalktım.Hemen elimi yüzümü yıkadım.Dolabın başına geçtim.Deri taytımla siyah bol kazağımı giydim.Saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yaptım.Botlarımı da giydikten sonra çantamı alıp ceketimi giyip aşağı indim ve evden çıktım.Arabama bindim.Kısa süre sonra okula vardım ama otoparkta Andaç'ın arabasını görememiştim.Birazdan gelirdi.Hızlı adımlarla sınıfa girip sırama oturdum.Çantamı sıraya bıraktıktan sonra Andaçı beklemeye başladım.Neredeyse derse girmek üzereydik ama gelmemişti.Kendimi garip hissediyordum.Böyle eksikmiş gibi.Onun sesiyle,her gün getirdiği çikolatalarla,gülüşleriyle,egolu tavırlarıyla güne başlamaya alışmıştım.Ben her sabah güne güzel başlamaya alışmıştım.Ve şimdi olmaması eksik hissettiriyordu.Düşüncelerimde kaybolmuşken hoca gelmişti.Test çözmemiz için bizi serbest bıraktı ama ben bir türlü sorulara odaklanamıyordum.İçim içimi kemiriyordu.Acaba bir şey mi olmuştu?Kötü düşünmemeye çalışıyordum.Uyuya kalmıştır diye kendimi teselli ediyordum ama hiç böyle yapmazdıki.Tenefüs de kesinlikle aramalıydım.Yoksa böyle habersiz bir şekilde yerimde duramayacaktım.Ben ne ara onu bu kadar önemser olmuştum ki? Ne ara ona bu kadar değer verir olmuştum?O olmadığında kendimi eksik hissediyordum.Her ne kadar itiraf etmeye korksam da ben Andaça alışmıştım.Hemde fazlasıyla.Onunla güne başlamaya,onunla bir şeyler paylaşmaya,bana iyi hissettirmesine,mutlu olmamı,gülümsememi sağlamasına alışmıştım.Ben kimseye güvenmeyen,erkeklerden nefret eden,insanlarla iletişim kurmayan,dünyadan kendini soyutlamış,duygularına buzdan duvarlar örmüş o kız.Yıllar sonra birine alışmış hatta bağlanmıştım.Bunu sadece kendime itiraf edememiştim ama bugün bunu da itiraf etmiştim.Biliyorum alışmak,bağlanmak iyi değildi ama artık çok geç.Alışırsam üzülürdüm,kırılırdım.Alışırsam hiç beklemediğim bir anda giderdi biliyorum ama Andaç'ın şu zamana kadar bana kötü bir şey yaptığını,üzdüğünü görmedim.Her zaman herşeyiyle yanımdaydı.Belkide bu yüzden ona alışmaktan korkmuyordum.Düşüncelerimin de etkisiyle ölüm gibi geçen uzun dakikaların sonunda zil çalmıştı.Hemen telefonumu alıp Andaçı aradım ilk çalışta açtı.

''Alo Andaç neredesin sen?''

''Prenses''

Sesi berbat geliyordu.Çatallı ve boğuktu.İyi olmadığı belliydi ve bu beni daha da çok endişelendirdi

''Andaç ne oldu neyin var?''

''Sakin ol prenses grip oldum sadece''

Tabi ya dün kış soğuğunda yağmurun altında kalmıştık.Hepsi benim yüzümdendi.Benim yüzümden yağmurun altında kalmıştık,benim yüzümden hasta olmuştu,benim yüzümden böyle kötüydü.Kendimi suçlu hissediyordum.Hem de fazlasıyla

''Andaç ben çok üzgünüm benim yüzümden oldu''

''Saçmalama cadı ayrıca abartma iyiyim ben''

''Sesin hiç öyle demiyor''

''Boşver sen sesimi.Benim için endişelenirmiş de.Alıştın tabi özledin hemen dayanamadın yokluğuma''

''Sadece sen hasta olmuşsun Andaç egon sapasağlam''

''Ona bir şey olmasına izin vermem güzelim''

Bu söylediğine ikimizde gülsek de sesi çok kötü geliyordu

''Neyse prenses ben kapatıyorum yarına iyileşir okula gelirim.Görüşürüz''

''Görüşürüz''

Sesi gerçekten çok kötü geliyordu ve ben böyle duramazdım.Ailesi de evde yoktu.Kim ilgilenecekti ki onunla?Zaten benim yüzümden olmuştu daha fazla duramazdım okulda.Hemen çantamı alıp sınıftan çıktım.Müdürden biraz rahatsızım bahanesiyle izin aldım ve hemen okuldan çıkıp arabama bindim.Önce bir eczaneye uğradım.Ateş düşürücü ve antibiyotik aldıktan sonra hemen arabama bindim.Kısa süre sonra Andaçlar'ın evine varmıştım.Hızla arabadan inip evlerine doğru ilerleyip zile bastım

ZOR  (Siyah Serisi~1~)(TAMAMLANDI)  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin