Andaç'ın Anlatımından
Anlam veremeyiz bazı şeylere.Neden olduğunu,neden yaşadığımızı bilemeyiz.Kendi yaşadığın hayatın içinde anlam veremediğin,çözemediğin şeyler olur.Senin kontrolün dışında gelişen,senin istemediğin şeyler.Ben onun bana gelişini çok iyi biliyordum ama benden neden gittiğini anlayamıyordum.Niye bir anda onsuz kaldığımı anlayamıyordum.Neden mutluyken acı çekmeye başladığımı anlayamıyordum.Mutluyduk.Her şey yolundaydı.Yaşadığımız o kötü olayları atlatıp tekrar kavuşmuştuk.Her şey yoluna girmeye başlamışken neden böyle olmuştu?Çoğu kez kendimi suçluyordum.Belki de ona yaşattığım kötü şeyleri unutamadı.Ama öyle olsa unutmak istiyorum demezdi.Ben acı hatıralara takılı kalmışken bana ''Unut bunları geçmiş geçmiş de kaldı şimdi birlikteyiz ve önemli olan da bu.Önemli olan biziz'' demişti.Ben de inanmıştım.Ve o unuttuğu için ben de unutmuştum.Hayır bu yüzden olamazdı.Hastane de söylediklerinden sonra,yaşadığımız onca şeyden sonra sebebi bu olamazdı.Arya beni telefonla arayıp da bittiğini söyleyecek bir kız değildi.Cesurdu o.Ne olursa olsun karşıma çıkıp söylerdi.Ya da ben kendimi kandırıyorumdur.Onun gidişini bir türlü hazmedemiyordum.Nasıl hazmedebilirdim ki?Yeterince sevmemiş miydim onu?Yeterince değer vermemiş miydim?Güzel bakmamış mıydım gözlerine?Sıkıca tutmamış mıydım ellerini?Birbirimize karışmak ister gibi sarılmamış mıydım ona?En güzel şekilde sevmeye çalıştım onu.Kendimden bile korudum.Saçının tek teline bile zarar gelir diye korktum.O ağladığı için onu üzen her şeyden nefret ettim hatta kendimden bile.Onunla güldüm.O ağlıyor diye ben de ağladım.Erkekler ağlamaz diye bir şey yok.Erkekler ağlar hem de öyle bir ağlar ki şaşırırsınız.Adam gibi seven erkek sevdiği için ağlar.Adam olan sevdiğini kaybettiği için hıçkırıklara boğulur.Erkekler duygusuz diye bir şey yok.Eğer gerçekten sevdiyse erkek en derinlerine kadar hisseder ve hissettirir.Acı çeker,üzülür,ağlar,canı yanar.Kabuğumuz biraz fazla sert ama hissiz değiliz.Sadece belli etmeyiz o kadar.Çünkü eğer bir erkeğin sevdiği üzülüyorsa kendi acılarını içine gömer onu mutlu etmeye çalışır.Ben de öyle yapmıştım.Herkesden önce ona gitmiştim ben.Canı yandığında kendi acılarımı unutup onun acılarını sarmaya çalıştım.Kendi üzüntülerimi bırakıp onun mutlu olması için elimden geleni yaptım.Bunlara rağmen sevmemiş miydi beni?Buna imkan yoktu.Sevmişti,sevmiştim,sevmiştik.Biz birbirimizi sevmiştik.Her şey yalan olsa bile mavinin en güzel tonu olan gözlerinde gördüğüm hisler yalan olamazdı.Başka bir şey vardı çözemediğim anlamlandıramadığım bir şeyler olmuştu.Her ne olduysa sonucu kötüydü.Onsuzluk kötüydü.Onu görmeden geçen günler kötüydü.Onsuzluk alışabileceğim,kaldırabileceğim bir şey değildi.Onsuzken bir hayatım yoktu.Şimdi de yoktu.Yaşamım anlamsızdı.Ölme isteğini ilk defa bu kadar içten hissediyordum.Ama bana bir şey olduğunda üzülür diye kendime zarar vermeye korkuyordum.Sırf bana bir şey olursa üzülür diye onsuzluğa dayanacak kadar çok seviyordum onu hissetmiyor muydu?Acı çekiyordum hissetmiyor muydu?En büyük korkumuz,en çok üzüldüğümüz şey birbirimizin acısı olmaktı.Şimdi korkmuyor muydu?Üzülmüyor muydu?Senin bir bakışınla dünyaları yakmaya hazır,sana bir şey olmasın diye ölümü göze alan,gözlerinde yağmur sevmediğin deniz gözlü adamının gözleri sel oldu hissediyor musun güzelim?Ruhum acıyla kavruluyor,kalbim paramparça.Hayatımda ki en önemli parçayı kaybettim.Sen olmasan tamamlanamam.Günden güne tükeniyorum güzelim.Ne olursun gel.Açıklamana bile gerek yok.Yeter ki gel.Geç olmadan gel...
İki hafta geçirmiştim onsuz.Koskoca on dört gün onsuz geçmişti.Cehennem hayatı gibi geçen,ruhumun her saniye biraz daha acıyla yandığı on dört gün.İlk haftayı sessiz,sakin hiçbir şey yapmadan geçirmiştim.Olayın şokunu atlatamadığım için hiçbir şeyi sorgulayamadım.Sonra ki hafta ise toparlanmam gerektiğini ve artık bir şeyler yapmam gerektiğini düşündüm.Biz birbirimize kavuşmak için çok savaş vermiştik.Şimdi yenilgiyi bu kadar kolay kabullenemezdim.Defalarca kez aradım,evine gittim.Hiçbir aramama cevap vermedi,kapıyı hiç açmadı.Evde tekti.Ailesi abisi de dahil olmak üzere bizimkilerle beraber yurt dışına çıkmıştı.Evde tek olduğu için kapıyı açmıyordu eğer evde ondan başka birileri olsaydı içeri bir şekilde girebilirdim.Ben ona her ulaşmaya çalıştığım da reddediyordu.Beni kendinden uzaklaştırmya çalışıyordu.O ne kadar çalışsa da pes etmeyecektim.Ona ulaşmadan inandırıcı bir açıklama duymadan yenilgiyi kabul etmeyecektim.Belki benim kendimi avutma şeklimdir bilmiyorum ama bu ayrılık bana inandırıcı gelmiyordu.Altında yatan başka nedenler olmalıydı.Biz böyle bitmemeliydik.Hatta hiç bitmemeliydik.Ömrümüzün sonuna kadar beraber olmalıydık.Birbirimize böyle söz vermiştik.Sözümüzü tutmak zorundaydık.Bü yüzden pes edemezdim.En son evine dün gece gitmiştim.Alkollüydüm.Belki acım hafifler umuduyla fazlasıyla içmiştim.Çok bir şey hatırlamıyordum.Sadece neden diye sorup durduğumu hatırlıyordum.Neden?Neden böyle olmuştuk?Neden mutluyken bir anda acıyla boğulmaya başladık?Kendime nedenini sorup duruyordum.Bir türlü bir cevap alamıyordum.Cevaplar Aryadaydı ve benim ona bir şekilde ulaşmam lazımdı.Galiba bu da çok yakında olacaktı.Çünkü yarın bizimkilerin emriyle şirkette çalışmaya başlayacaktık.Aileler yurt dışında olsa da biz iş başı yapacaktık ve ben iki haftanın sonunda Aryayı görecektim.Onunla konuşacak ve her şeyin netleşmesini sağlayacaktım.Pes etmeyecektim ve biz yine kavuşacaktık.Kavuşmak zorundaydık.Onsuz devam edemezdim.Deniz gözlü adam ruhu kırık kızın yaralarını sarmak için ruhu kırık kız da deniz gözlü adamın gözlerine yağmur düşmemesi için kavuşmak zorundaydı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOR (Siyah Serisi~1~)(TAMAMLANDI)
Novela JuvenilAndaç için Arya Bayan Karışık Arya için Andaç Bay Ego Dışarıdan bakıldığında birbirleriyle zıt iki karakter gibi görünselerde içlerinde yaşattıkları karakterler birbirinin aynı.İkisininde sorunları,karanlık geçmişleri ve güven problemleri var. Andaç...