Bölüm - 20

321 122 2
                                    

Aradan pek de vakit geçmeden cadının kapısının kısa bir mühlet sonra yeniden tıklatılması çok da uzun sürmemiş.Bir kez daha;

"Kimdir o" diye karşılık vermiş hain cadı.

"Nineciğim biziz.Prensimiz ve ben  seni ziyarete geldik."

Cadı alelacele kapıyı açmış çünkü bir an evvel Laura' yı postalamak ve prensin yanından ayrılıp odasına döner dönmez onu bir kez daha yeniden uyutup kızın yerine tekrar geçmek için sabırsızlanıyormuş.

"Buyrun içeriye geçin yavrularım"

Laura; "Ninem iyisin değil mi? Seni çok merak ettik ninem benim" dedikten hemen sonra ninesi sandığı kötü cadının boynuna atılmış.Olan biteni nereden bilsinmiş.Aklına gelirmiymiş hiç? Nereden gelsinmiş?

Cadının kalbindeki nefretin yüzüne yansımaması imkansızmış.Belki Laura göremeyecekmiş fakat prens küçük belki çok küçücük bir an cadının yüzündeki tiksindiğini gözler önüne seren o sinir bozucu ifadeyi görmüş.Yine de konduramıyormuş.Belki de nine rahatsızmış ve yine belki de bir yerleri ağrıyormuşmuş.En nihayetinde kimbilebilirmiş.Laura'ya olup olmadığından da asla emin olamazmış fakat yine de bu kıllandığı gerçeğini çok da değiştirmiyormuş.

Prens ve Laura kısa bir süreliğine de olsa kötü kalpli büyücünün odasına geçmişler.

"Yavrum ben iyiyim." demiş cadı. "Az evvel sizden hemen evvel ziyaretime Thomas geldi. "Aman ne iyi bir insan o öyle.Benimle çok ilgilendi.Yanımda oturdu.Sohbetler ettik.Defalarca teşekkür ettikten sonra artık gitmesi ve işleriyle alakadar olması hususunda zorla ikna etmeye çalıştım."

"Aa öyledir.O harika biri." demiş Laura sevinçle. "Bu kadar iyi anlaşmanıza çok sevindim."

"O bir kız var hani. Patricia mıdır nedir?"

"Evet adı Patricia ninem.Sarayımızda hizmet işlerimizden sorumlu olarak çalışıyor." demiş prens.

"Hah işte o ne kötü bir kız o öyle.Thomas'ın hemen ardından yanımıza geldi.Onu çekiştire çekiştire zorla alıp götürdü."

"Öyle mi? Sebebi neymiş peki? Umalım da mantıklı bir açıklaması olsun." demiş prens.

"Nine sana kötü bir tavrı falan mı oldu? Üzücü bir laf etmedi değil mi?" demiş Laura çabucak.

Telaşlı görünüyormuş çünkü herhangi bir kimsenin bu kişi Patricia olsun ya da olmasın ninesini üzmesine ninesinin canını sıkmasına katlanamazmış.

"Aslına bakılırsa..."

"Ne var nine.Nolur söyle.Allahını seversen söyle.Üzülüp üzülmemem konusunda endişe etmeden söyle.
Bilmek istiyorum."

Patricia'yı yeterince iyi tanıyacak kadar bu saraydaymış Laura ve bu kızın söylediklerinin de hiç bir ayarı yokmuş işte.Ağzına ne gelirse söylemekten büyük zevk alıyormuş.Dangalaklık huyu su götürmezmiş.Ninesiyse yaşlıymış.Çok yaşlıymış üstelik.En küçük bir kötü kelime kalbine zarar verebilir ve onda kalıcı hasarlar meydana getirebilirmiş.Bu zamana kadar hep nazik olmuşmuş.Herkese her şeye karşı asla ve asla terbiyesini de bozmamışmış.Kibar ve asil olmak onun doğasında varmış.Yine de tüm bunlara rağmen demiş içinden eğer ninemi üzecek bir davranışta bulunduysa ve onu üzdüyse o kızın saçını başını yolmam kaçınılmaz olur.

Kötü büyücü ise ustalıkla yalanına devam ediyormuş ve kurduğu oyunu bütün inandırıcılığıyla sürdürmeye kararlıymış.

"Evet yavrum demiş.Seni üzmek istemiyorum fakat etti.Bana çok çok kötü laflar etti."

AYNADAN KORKAN KIZ (Büyüklere Masallar 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin