"Seninle yemek yersem bunun gitmen için yeterli olacağını söylemiştin.Yanılıyor muyum?"
"Söylemiştim prenses ama bana hala inanmadın ve ben de sana kendimi yeterince anlatamadım."
Laura pek başaramasa da yüzüne duygudan yoksun bir ifade yerleştirmeye çalışarak devam etmiş.Karşısındaki genç adamın gözlerinin içine doğrudan bakmaktan kaçınarak konuşmasını sürdürmüş.
"Yanımda kaldığın her saniye canımı ne denli yaktığını göremiyormusun? Birbirimizden uzak olmamız ikimiz için de daha iyi prensim."
"Benden bunu isteme prenses çünkü yapamam.Senden uzak duramam."
Bu sözler Laura'nın mesafeli ve soğuk bir tavır yerleştirmeye zorladığı o güzel yüzündeki maskeyi bir an için indirmesine sebep olmuş ve istemesede Kevin'e duyduğu özlem duygusu ağır basmış.
"Yalnızca kısacık bir dans." demiş Kevin. "Söz veriyorum." diye eklemiş fısıltıyla.Cevap bekleyen gözlerle kızın gözlerinin içine bakmayı sürdürüyormuş.
"Tamam." demiş Laura.Hemen ardından gitmesi için yalvarır gibi devam etmiş.
"Siz gidin.Lüften şimdi bana biraz izin verin.Hemen arkanızdan şölene geleceğim.Söz veriyorum."
"Beni yanlış anladın Laura.Ben hemen burada, seninle bu odada dans etmek istiyorum.Tüm gözlerden uzak.Eğlenceye inmemiz gerekmiyor."
Laura'nın hem panik hem de aynı zamanda rahatlama hissini aynı anda yaşadığı her halinden anlaşılıyormuş.Açık konuşması gerekseymiş eğer; kalabalığa, tüm saray halkının içine, girmenin üstelikte bir de orada prensle dans ederek tüm dikkatleri bir kez daha üzerinde toplamanın ona hiç cazip görünmediğini tüm açık yüreklilikle itiraf edebilirmiş.
Kevin'in dudakları onu mükemmel gösterecek şekilde bir kez daha yukarıya kıvrılmış ve dudaklarına ne kadar mutlu olduğunu belli eden bir gülümseme yerleşmiş.Laura adamın gülüşünün baş döndürebilecek kadar güzel olduğunu düşünmüş.
"Sana da uygun mu prensesim?"
Laura çok kısa bir tereddüt anından sonra prensin kendisine yönelttiği ellerine uzanmış ve bir anda hayretler içinde farkederek sormuş.
"Müzik olmadan mı dansedeceğiz?"
Kevin'in yüzüne bu defa iyiden iyiye belli olan geniş bir gülümseme yayılmış.
"Evet birtanem." Göz kırparak devam etmiş Kevin; "Sessizlikte dans.Güzel olacak.Güven bana."
Kızın şaşkın gözlerle ona baktığını görünce eklemiş. "Müziğe ihtiyacımız yok bizim.Aramızda muhteşem bir uyum var ve uyumla yaptığın her dans muhteşemdir.
Laura gözlerini yummuş.Kızın gergin olduğunu hisseden prens;
"İstersen ışıkları söndürebiliriz.İstermisin?" diye sormuş.
"Bu beni rahatlacak ise neden olmasın." diye yanıt vermiş Laura.
Kevin ışıkları söndürdüğünde zifiri karanlıkta kalmamalarını sağlayan tek şey denize ve sonra da pencereye yansıyarak içeriye dolan ay ışığıymış.Kevin sol eliyle Laura'nın sağ elini tutmuş ve sağ elini onun beline yerleştirmiş.
"Şimdi müziği ruhunda hisset prenses ve ritme kendini bırak."
Laura oldukça ürkek ve bir o kadar da mahcup görünüyormuş ve bu haliyle ender bulunan kırılgan bir vazoyu andırdığı rahatlıkla söylenebilirmiş.Kevin bakışlarını bir an olsun kızdan ayırmamış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYNADAN KORKAN KIZ (Büyüklere Masallar 1)
FantasyBir varmış, bir yokmuş.Evvel zaman içinde, dünyalar tatlısı, güzel mi güzel bir kız çocuğu dünyaya gelmiştir günlerden bir gün.Bu minik bebeğin adı Laura' dır.Fakat aynı zamanda çok da talihsiz bir bebektir.Laura bebeği evlatlık alan kadın kötü kalp...