ZERAMIN

|Giriş|

Düzenlenmiştir.
Multi;Mizgin

Zor bir çocukluk geçirmişti Mizgin. Annesi ile babası daha çocukken ayrılmışlardı.
Babası Civan Mardin'in önde gelen ağalarındandı.
Annesi Meral ise bambaşka topraklardan geliyordu. Karadeniz'den.
Çok sevmişlerdi birbirlerini ama sadece aşk yetmiyordu,anlaşamadılar ayrılmayı tercih ettiler.
Bir de abisi vardı ilk aşkı, bir tanesi. Ferzin ağabeysi.
Anne ve babası boşandığında babası, abisinin velayetini almıştı ve Mardin'de kalmışlardı.
Meral hanım ise 10 yaşında olan kızı ile İstanbul'a dönmek istemişti. Çavşin Hanım ise ses etmemiş erkek torununun yanı başında olmasıyla pek mutlu olmuştu.
Civan'ın ise gidene dur diyecek hali yoktu.

Mizgin artık 22 yaşındaydı. Yıllar geçmiş fakat babası ve abisi ile olan iletişimi hiç kopmamış, sadece annesiyle İstanbulda yaşamını sürmüştü.
Okulu bitirip hemşire olmuş,bir Mardinliye gönlünü kaptırmıştı bile hayatın ona ne getireceğinden habersiz.

Günümüz;

Perdemin hızlıca açılıp güneşin yüzüme nüfuz etmesiyle uyandım.
"Bugün erken kalkman gerekiyordu Mizgin hanım"diyen anneme bakıp hemen ayaklandım. Bugün diplomamı almak için üniversiteme gidecektim.

Tam annem odadan çıkarken,

'Zaten Behran alacak beni' annemin azarlamasını duymamak için hemen banyoya girip kendimi rahatlatıcı suya bıraktım.

'O kim kız?. Aç şu kapıyı!'

'Arkadaşşıımm' diye söylerken kalbimde kelebekler uçuşmaya başlamıştı bile.
Hızlıca hazırlanıp Behranı bekletmemek için dışarı çıktım.

İşte oradaydı. Bütün yakışıklılığıyla arabasının önüne yaslanmıştı. Hemen beni kendine çekti.

'Eşkamın!. Nedir bu halin kızmaya başlıyorum artık.' (aşkım)

Eşkamın.. Bir kelime kalbimi bu kadar hızlandırabilir miydi?

Ağzına vurdum,

'Alt tarafı bi elbise giydim konuşmuştuk bunu sevdiceğim'

'Ne yaparsın alışkanlık işte. İlin ne kadar sürecek mavi gözlüm?'

'Sadece bir saat'
Cebim titremişti, mesaj annemdendi.

'Kim?'

'Annem'
Tedirgin olmuştum . Annem pek mesaj atmazdı.

**Kızım baban aradı. Bize geliyor, hiç bana bakma neden olduğunu söylemedi. Ferzin gelmiyormuş. Nedenini söylemedi. Konuşacakları varmış. Okuldan çıkınca fazla oyalanma eve gel oldu mu kuzum**

'Ne olmuş eşkamın?.'

'Babam...
Babam geliyormuş'

BERHAN RİŞVANOĞLU

Bir adam bu kadar aşık olabilir miydi?. Olurdu işte. Ben aşıktım. Çok güzeldi, sarı saçları, mavi gözleri, fiziği. Her şeyi mükemmeldi. Ve benimdi.

'İşin bittiğinde görüşürüz eşkamın'

Dudaklarımı ona yaklaştırırken yanağımı öpüp hızlıca kaçtı. Deli ediyordu beni deli.
Ez jite dinbum be, eşkamın(Senin için delirdim be, aşkım)

Telefonumdan gelen tanıdık melodiyle düşüncelerimden uzaklaştım.

Bav yazısını görmemle şaşırdım. Hayırdır inşallah (baba)

'Roj baş oğul' (Günaydın)

'Roj baş baba. Xeré, bir şey mi oldu? (hayırdır)

'Oğul Dilok evden kaçmıştır'

'Nasıl, kime?' benim kardeşim Dilok kaçmıştı. Buna nasıl cesaret ederdi. Hele ki Bedirxan ağabeyimin yanında iken.

'Civan Askeni tanırsın değil mi oğul?. İşte onun it oğlu Ferzin Asken kaçırdı keçamini (kızımı)

Ferzin,ferzin ferzin. Bu Mizgin'in ağabeysi idi.

'Bav bu nasıl cesarettir! Rişvanoğlu ailesinden kız kaçırmak ha?. Aşiret neye karar vermiştir baba?

'Hemen buraya gelmen icap eder Behran'ım. Toplaşıp bir karar vereceğiz sonu ölüm mü yoksa berdel mi diye, haydi Emaneti xuda!' (Allaha emanet)

MİZGİN ASKEN

İşim bitince koşarak eve gitmek zorunda kalmıştım. Behran bir işi olduğunu ve beni alamayacağını söylemişti.

Zili üçüncü kez çalarken babamın bağırışmaları duyuluyordu. Yine geç kalmıştım işte. Babam bana daha bir merhaba bile demeden nefretini püskürttü

'Ferzin olacak it, kız kaçırdı'

Kız kaçırmakta ne demekte hangi devirde yaşıyorduk?. Annem elleriyle yüzünü ovuyor, sakinleşmeye çalışıyordu.

'Ve bil bakalım bu it hangi aileden kız kaçırmış?. Rişvanoğlu Aşireti!.

Dilok. Ağabeyim Behran'ın kız kardeşini kaçırmıştı.

'Valizini hazırla, keçamin. Mardin'e gideceğiz' (kızım)

Annem hızla salondan çıkarken. Neler hissettiğini anlayabiliyordum. Zaten Mardin den zor kurtulmuştu. Üstüne üstlük ağabeyim kız kaçırmıştı, resmen bir aşiretle karşı karşıyaydık.

'Aşiret yarın toplanacaktır .Bedirxan Ağa berdel mi yoksa ölüm mü olduğuna karar verecektir.'

Berdel mi?.
Mardin ile ilgili bütün gelenekleri bilmeme rağmen, tarihin tozlu sayfalarında kalmış ana başlığı unutmuştum.Ya da daha önemlisi Bedirhan kimdi?

'Bedirhan kim ki baba?'

'Bedirxan Rişvanoğlu. Mardinin en büyük Ağası. Ayrıca Deran Rişvanoğlu'nun en büyük oğludur.'

Rişvanoğlu. Demek ki Behran'ın bir ağabeyi vardı fakat neden söylememişti ki?

Hemen odama çıktım. Gerilmiştim, valizimi yatağımın üstüne koydum. Valizimi zar zor kapatıp,telefonumdan gelen bildirime baktım

Eşkamın kişisinden 4 mesaj;

****Mizgin Mardin'e gitmek zorundayım. Ağabeyin kardeşimi kaçırmış***

***Bunun hesabını gidince keseceğim ona kusura bakma eşkamın***

*** Büyük ihtimal berdel olacak. Ağabeyim kıyamaz kıymetlisine***

***Görüp de cevap vermemek yakışıyor mu eşkamın?***

Ona kızmıştım, telefonu cebime atacağım sırada bir mesaj daha geldi

***Sizde geliyorsunuzdur umarım çünkü şey, berdel için***

*Gitmek zorundayız sanırım. Bir ağabeyin olduğunu bana söylemedin. Bunu orada görüşünce konuşacağız*

***Orada sevgili gibi davranamayız eşkamın, berdel olduğu taktirde benimle veya ağabeyimle evlenmen gerekir. O yüzden seni hiç tanımıyormuşum gibi davranacağım***

Her cümlesini okuyunca yüzüm renk değiştiriyordu. Ama benimle evlenmen gerekir kısmı. Ah ağabeyim işe yarar bir şey yapmıştı

*Eşkamın evleniyoruz desene. Kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi bu şekilde evleneceğimiz*

Odaklanmak istediği cümle oydu. Oysaki ağabeyimle evlenmen gerekir kısmına dikkat bile etmemişti. Ah Mizgin Asken. Mizgin RİŞVANOĞLU olursun da nasıl olursun.