7.Bölüm

88 5 0
                                    

7.Bölüm…
KRİS…
Yok, yok, yok arkadaş uyuyamıyorum! Bu kıl gibi saçlar yüzüme batıp duruyor. Bu kadınlar nasıl uyuyor arkadaş bu kıl yığını ile anlamıyorum doğrusu. Yataktan kalkıp yüzüme değen, beni uyuz eden kıl yığınını yüzümden geriye ittim. Bu kıl yığını sorunu yetmiyormuş gibi Sei La’nın o dolgun dudakları fantezilerimi aman pardon hayallerimi süslüyordu.

Ah o dudaklara yapışmak vardı ya, şimdilik avucumu yalamakla meşgulüm. Bana bu işi nasıl başaracağımı soruyorsunuz değil mi? Ben bu günü bugün 17 senelik Kris, Eun hee sivri kafanın yani sivri zekânın kuzeniyim, ben plansız bir şey yapmam; yaptım mı da ağlatırım be! Bu biraz ideali olabilir ama olsun. Sonuçta kendine güvenen yürüyen mekik aman ne diyorsam yürüyen karizmalardan biriyim.

Böyle kendimle konuşup havalara doğru uçuşa geçerken duyduğum ses ile çok fena şekil de yere çakıldım. Nefesim de dahil hayallerim o saniye bir tarafıma kaçtı. Ellerimi ağzıma kapatıp nefes almayı bile kendime yasaklarken bir süre duyduğum mırıltılar kesildi. Ellerimi ağzımdan çekip merakla başımı aşağı sarkıttım.

Tanrım bende ki şansın en uygun tarafına tüküreyim. Kafamı aşağı sarkıttığım anda yüzümü gıdıklayarak inip yerde sarı yığını oluşturan kıl yani saçlara baktım.

Gözlerim muhtemelen şu resimlerde gördüğünüz iri gözlü sevimli sandığınız ama gece görseniz topuklayacağınız çocukların göz şeklini aldığında içimden okkalı bir küfü savurdum. Gördüğüm saç yığını belki de hayaldir diye de kafamı yoklamayı ihmal etmiyordum.

Yoklasam ne fayda, elime gelen tek şey kendi dolgun saçlarımdı. Hani hiçte fena değil saçlarım. En azından o şampuan reklamlarında oynayan kıllı lavuklardan neyim eksik ki.

Yataktan inip peruğu kafama geçirdim. Bu şeyden kurtulmanın bir yolu yok mu arkadaş. Evet, evet bir tane var, yeni den Kris olmak. Bu düşünce ile “Olmaz!” dedim kendime kendime.

Hay o koca ağzıma ben! Sei La’nın kıpırdaması ile yeniden elimi ağzıma kapatıp sessizce olduğum yerde durdum. Kız uyansa, muhtemelen kafama oturmayan sarı peruk ve elleri ağzına kapalı manyağı gördüğünde kalp krizinden öbür tarafa kısa süreli bir ziyaret düzenlerdi. Bu düşünce ile elimi ağzımdan çektim. Birde onu tavlamak için öbür tarafa yolculuğa çıkmanın alemi yoktur sanırım.

Mırıltı halinde sesi kulağıma dolduğun da Hafifçe gülümsedim. Sei La rüyasında konuşuyordu. Acaba bunu video ya kaydetsem de “Ya erkek kardeşim Krisle çık yada bunu bütün okula yayarım” diye tehdit etsem mi diye düşünürken onun kollarını göğsünde bağlayıp dik duruşu zihnime hücum etti.

Tanrı bu kız bazen kuzenim Eun hee’ye ne kadar da çok benziyor? Şuan hayallerimde üstüme üstüme yürüyor. Kucak mı açsam acaba? Ben zaten şuan ancak hayalleri kucaklarım.

Düşüncelerimden sıyrılıp Sei La’nın yanına yanaştım. Tanrım bu dudaklar beni öldürüyor. Hani Sei La’nın uykusunun ağır olduğunu bilsem anında yapışacağım ama nedense yürek ister gibi duruyor… Henüz yürek yemediğime göre bende bu imkansız şimdilik. hemen Sei La’nın yanından uzaklaşmalıyım yoksa çok fena elimden kaza çıkacak.

Kendimi yatağın kenarından güçlükle çekip kendimi banyoya attım. Elimi yüzümü yıkayıp ter basan bedenimi serinletmem lazımdı. Bu ne sıcak böyle, bizim yurtta bir tarafımız donuyor arkadaş. Bu da nesi? Benim kalbime motor mu taktılar ne, almış başını gidiyor yine.

Elimi kalbime bastırıp “Sakin ol kaplan, yakında kardiyoloji ye gözükeceksin. Bu atışlar hiç hoşuma gitmiyor çünkü…” diyip motorlara taş çıkaracak kalbimi de alıp banyodan çıkacaktım ki karşımda duran kızla birkaç adım geriye gittim.

DİKKAT! ERKEK VAR!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin