Dikkat bu odada erkek var. Evet, ben varım; Kris! Gözüme bir nokta kadar uyku girse iki gün uyuyacağım ama uyuyamıyorum. Sakın bana pişmanlık mı çöktü Kris demeyin yaptığım hiç bir şeyden dolayı pişman değilim; yani teknik olarak.
Sei La’ya kendimi fark ettirebilmek için önce kız olup sonrada o kızın abisi mi olmam lazımdı? Sizde bana hak vermişsinizdir sanırım. Bu kadar zoru oynamasaydı bende onun iyi niyeti ile oynamak zorunda kalmazdım. Ah tanrım şimdi siz söyleyin ne yapmam gerek?
…
Sabah olması ile kris yataktan hızla doğrulup kendini ranzadan aşağı sarkıttı. Sei La’nın her zaman ki gibi erkenden kalkmadığını fark ettiği için her şeyin yolunda olup olmadığını kontrol etmek istiyordu. Gözüne de bir gram uyku girmemişti; bu yüzden gözlerinin altı morarmış, yüzü şişmişti.
Sei La’nın derin bir uykuda olduğunu fark edip kendini banyoya attı. İçine düştüğü aptal durumdan ancak bu şekil de kurtulabileceğini düşünüyordu. Kafasına yerleştirdiği peruğu çıkarıp lavabonun içine attı. Üzerindeki sevimli ayıcık pijamasını da çıkarıp musluktan akan suyun altına girdi. Kaskatı kesilen kaslarını ovalamaya başlasa da rahatlamak yerine daha çok kasılıyordu.
Bu yöntemin de işe yaramayacağını anlayıp hızla suyun altından çıktı. Hızla kurulandığı gibi giyinip bir süredir profesyonelliğe ulaştığı peruk takma operasyonunu da gerçekleştirip lavabodan dışarı çıktı. O saniye kolu başının altında tavana bakan Sei La’yı gördü. Onun bu kadar geç uyanmasına alışık olmadığı için olduğu yerde bir süreliğine gerilemişti.
Sei La ya dikkatli bir bakış attığında üzerinde mini bir gecelik olduğunu fark etti. Bir anlığına yutkunmaya çalıştı Kris ama ağzında biriken tükürük bir türlü boğazından geçip gitmiyordu. Sanki yutkunmayı unutmuş gibi öylece kala kaldı. Gözleri kısa süreli sei La’nın kaslı bacaklarına kaydı. Sütun gibi bacaklar kusursuz ve tatlı duruyordu.
Biraz daha yukarı çıktığın da Sei La’nın tatlı vücut kıvrımlarını gördü. Aldığı nefesi içinde hapsetti bir süre Kris. Eli ayağına dolaştı. Sağa baksa da sola baksa da arkasını dönmek istese de bakmak istediği tek yer Sei La’nın gelişmeye başlayan vücut kıvrımları olacaktı. Hızla arkasını dönüp “Ben makyajımı yapmayı unuttum…” diye ağzında bir şeyler geveledi ve hızla odanın sonlarına doğru olan aynalı komedinin önüne oturdu.
Aynadan yansıyan hatlarla eline aldığı ilk fırçayı yüzene değdirdi. Ne olduğuna bile bakmıyordu. Yüzüne gelişine güzel sürerken onun siyah far olduğunu fark etti. O şaşkınlıkla oturduğu yerden hızla kalkıp “Kahretsin!” diye söylendi. Yanağında burnunun üst kısımlarında hatta alnında bile siyah çizgiler oluşmuştu. Sinirli bakışlarını kendine çevirdi aynadan. O saniye Sei La’nın tatlı kahkahaları kulaklarına dolmuştu. Öfkeli bakışları onun gözleriyle buluştu aynadan. Dolgun dudakları ilk kez dikkate almamıştı kris.
O gözler; siyah kalemle belirginleştirilmiş gözler… Nutku tutuldu bir an Kris’in. Elindeki ıslak mendil ellerinden kayıp masanın üzerine gelişine güzel düştü. Sei La bir kadın gibi duruyordu karşısında. Seksi hareketlerle yataktan kalkan kızla bir kez daha nefes almayı unuttu. Kendine doğru geldiğini fark etmiş olmasına rağmen algılamıyordu hiçbir şeyi zavallı kris. Bakışları sadece kendine doğru gelen kızı takip ediyordu.
Sei La’nın seksi hareketlerle ıslak mendile uzandığını fark etti; kendine eğilen genç kızın neresine bakacağını şaşırdı kris o an. Kiraz’ı anımsatan dudaklara mı bakmalıydı yoksa gelişmeye yüz tutmuş göğüslerine mi… Kris bir anda kendine geldi. Çekici kızın tek bir yerine bakmak istiyordu; gözlerine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİKKAT! ERKEK VAR!
RomanceVar mısın Kris İddaya? bu kız sana bakmaz. Kris bir idda uğruna kız kılığına girip yatılı kız lisesine giderse ne olur? kalbinin peşine düşer ve orada çakılı mı kalır, yoksa kalbini arkasında bırakıp kaçar mı? buyurun siz keşfedin :)