♧KIRMIZI KAFTAN♧

16K 791 179
                                    

Arkadaşlar verdiğiniz oylar beni çok memnun ediyor fakat okunma oranına göre yorumlar sizce de çok düşük değil mi ?Lütfen düşüncelerinizi söyleyin sizin yorum olarak yazdığınız her şey benim için çok önemli,şimdiden teşekkür ediyorum size...İyi okumalar.

İthaf sevgi pıtırcığına :D

Medyadaki kına gecesinin şarkısı ;)

Yıldızları parlatıp düşüncelerinizi yazmayı unutmayın...

************************************************************************************************************************

Aşk diye bir şey yaşıyorum.Ne tek taraflı demeye dilim var , ne de karşılıklı olduğuna ispatım...

-Elif ŞAFAK-

***********************************************************************************************************

Her insanın kalbinin bir köşesinde bıraktığı özlemi vardı. Uzaklaştıkça, unutmaya başladıkça sızım sızım sızlayan bir özlem... Bazen yaralardı, bazen ise en büyük ilacın olurdu. Özlem, sevgiyi arttırıp aşkına güç verirdi. Kalbini özlemle kavuracak kavurduğun yerleri getirdiği aşkla saracaktın... Özlemin derdin, sevgin dermanın olacaktı. Hayat bizi böyle öğretmişti, bizde böyle yaşıyorduk.

Bir parçamı geride bırakalı günler oluyordu. Canımın parçası yanımda bile olmayacaktı belki de kendi yaptığı harabeyi görmek istemiyordu. Harabede olmamıştı oysa seven bir kalp ile sevgiyi unutmuş bir kalp vardı ortada... Hangisi sağlam hangisi harabe belli değildi. Bir serüven vardı her yolu farklı bir hayata açılan fakat tek bir yol seçilmişti. En zor yol bize kalmıştı, en büyük bedeli biz ödüyorduk. Hayatımızdan, hayallerimizden vazgeçmiştik iki can kurtarıyorduk. Pişman olmamıştım hiçbir zaman yine olsa yine yapardım, yine kabul ederdim. Olmasaydı böyle ayrılıklar gün doğar mıydı güzelliğiyle? Yine bir soru ve yine bir belirsizlik vardı.

Gözlerim odamda gezindi, bu sıralar çok oluyordu sanki ezberlemek ister gibi hiç dönmeyecek gibi bakıyordum her şeye... Sanki gittiğim gün her şey bitecek gibi bakıyordum. Odanın köşesinde duran kaftan takıldı gözlerime ve aldığım an zihnime düştü.

Aynanın karşısındaki kıza bakıyordum, kırmızı kaftan içinde duran kıza... Ben ben değildim sanki uzaktım bulunduğum yerden, kendimi dışarıdan izler gibi hissettim. Düşüncelerim ağırlaşırken çalınan kabin kapısı düşüncelerimi toz bulutu misali dağıtmıştı.

"Hazır mısınız, Buğlem Hanım? "

Son kez derin bir nefes aldım.

"Hazırım."

Kapıyı aralayıp çıktığımda ilk olarak annemi görmüştüm, yüzünde buruk bir sevinç vardı. Bu defa gözlerim Havin Hanım'ı bulmuştu, kendi kızına bakar gibiydi. Benimsemişti beni. Sevdiğim adam benliğine almazken ailesi kucağını açmış sonuna kadar kabul etmişti... Çevremde bir kez dönmemi istediklerinde yavaşça dediklerini yaptım. Tekrar aynı konuma geldiğimde donup kalmıştım, bir çift yeşil göze hapsoldum. Yüzündeki hafif tebessümle izliyordu, beni fark etmemişti. Gözleri gözlerimi bulduğunda yüzünü eski haline getirip annesine döndü. Gözlerindeki nefretin kırıldığını kısa bir anlığına kendiden habersiz göstermişti...

Yüzümdeki gülümseme ile kaftana tekrar dokundum. Cihan ağabeyim gittiğinden beri evde bir sessizlik vardı. Mirza ile bıraktığımızda ben ağabeyime sarılırken kardeşine söyledikleri tekrar kulaklarımda çınladı.

"Neden bağladın elimi kolumu Beyhan, niye güzelim? İstiyorum ağabey desen ne olurdu be ağabeycim, şimdi bırakıp gitmezdin beni..."

Gözlerim dolu dolu ağabeyime sarılmışken söylediği sözlerle gözyaşlarım prangalarını kırıp akmıştı. Ağabeyime dönüp ilk defa konuşmuştu o gün... Konuştuğunu gören kardeşinin yüzündeki buruk sevinçle bir kez daha güldü gözleri ama yine kırık bir gülüştü, kaybettiğinin göstergesi olan bir gülüştü. Belki de kaybettiğimiz kadar kazanıyorduk. Bir yerden alıp bir yerden veren Allah'a şükrettim. Şükürlerimin sebepleri vardı, şükrederek kazandıklarım vardı.

AŞEKA(Doğunun Güçlü Kadınlarına)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin