Kontrol edemeden yayınladım, problem varsa kusura bakmayın...
Vote ve yorum istiyorum!
Ah, cidden.
Nereden çıktın karşıma? Ya da seni neden eve aldım?
Bilmiyorum ama bunu için pişman olduğumu hissediyorum. Bütün hayatım altüst olmuş durumda. Kafam o kadar karışık ki ne yapmam gerektiğini kestiremiyorum.
Sen benim yakın arkadaşlarımdan birinin sevgilisisin. Bu yüzden bu tür düşünceleri kafamdan atmam gerekiyordu, ama yapamıyordum.
Nedense aklımda çoğunlukla sen oluyordun.
Dünki davranışından sonra karşına çıkmamak için büyük bir çaba verdiğim doğruydu. Uykumdan fedakarlık edip sabahın köründe kahvaltı etmiş, sonra sana görünmeden evden kaçmayı başarmıştım.
Bu yaptığımın doğru seçenek olduğunu düşünüyordum, ama diğer yanım boşuna uğraştığımı söylüyordu. Ben böyle yaparak bir şey olmamış gibi davranabilecek miydim?
Neden bu kadar çabalıyordum?
Beni rezalet bir durumun içerisine çekmiş, sonra da öylece bırakmıştın. Olan buydu.
Sınıfta sıranın üzerine kafamı gömmüş öylece otururken birinin kafamı dürtmesiyle kendime gelip, kafamı kaldırdım. Karşımdaki Hei idi.
Onu görür görmez aklımda Taehyung ve ben belirdi. Ve birleşen dudaklarımız.
Kafayı yiyor olmalıydım. Benim konuşmadığımı gördüğünde kafası karışmış gibi bir hal aldı.
'' Sen iyi misin? '' diye sordu endişeyle. Bu kıza bunu nasıl yapabilmiştim ki?
Beni çok önemsiyordu.
'' İyiyim. '' diye gülümsemeye çalıştım, bir şey anlamasını istemezdim. Anlarsa kendimi daha da kötü hissedecektim.
'' Buradan öyle görünmüyorsun ama. '' diye konuştu, yüzündeki endişeyle birlikte. '' Bir şey olmadığına emin misin? ''
'' Evet, beni boşver. '' diyerek topu ona atmaya çalıştım. '' Taehyung nerede? ''
Onu duyduğunda yüzünde hafif bir gülümseme belirdi. '' Senin yanına geleceğimi söyledim, o da gelir şimdi. ''
Bu cümlenin üzerine kapıda beliren Taehyung kafamın içerisinde koca bir ağrıya sebep olmuştu. Gözlerimiz kısa bir süreliğine birbiriyle buluştuğunda kalbimin ortasına çöken o tuhaf duyguyu gözardı etmeye çalıştım.
Ve anında kafamı Hei' ye çevirdim. Vicdan azabı hissediyorum.
Yavaş adımlarla yanımıza geldiğini görebiliyordum. Hei' nin yanında durduğunda elini Hei' nin beline sardı, ve o da anında dudaklarını Taehyung' un yanaklarına bastırdı.
Neden böyle tuhaf hissediyordum ki?
Hei' nin her zamanki geçici sevgililerinden biri olduğunu biliyordum. O sık sık böyle yapardı, ki Taehyung kaçıncıydı bilmiyordum bile.
Ama yine de kendimi ihanet etmiş gibi hissediyordum.
'' Choon-Hee! '' diye karşımda bana seslenen Hei' ye gözlerimi diktim. '' Ha? ''
'' Ha? mı? Biraz önce daldın gittin ne söylesem duymuyorsun. '' diye seslendi. '' Bu akşam birlikte bir şeyler yapalım diyecektim ama.. ''
'' Bak, siz gidin tamam mı? Böyle şeyleri sevmediğimi biliyorsun. ''
Bunu konuşurken üzerime dikilen bakışları hissetmemek mümkün değildi. Bana bakıyordu.
